Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/81 E. 2023/3875 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/81
KARAR NO : 2023/3875
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/1487 Esas, 2021/1141 Karar
HÜKÜM : Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
(Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2017/485 E., 2019/214 K.

Taraflar arasındaki markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, meni, refi ve maddi manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 2010/85522 sayılı, “KAYBEDENLER KULÜBÜ” ibareli markanın 43 üncü nice sınıfında davacı adına tescilli olduğunu, müvekkilinin bu markanın tanıtımını sosyal paylaşım sitelerinde yaptığını, marka kullanımına ilişkin üçüncü kişilerle sözleşmeler imzaladığını, Türkiye çapında tanınan ve talep gören bir marka haline geldiğini, davalı tarafından bu markanın iş yerinde haksız olarak kullanıldığını, bu durumun delil tespiti yolu ile de belirlendiğini, davalının söz konusu kullanımlarının markaya tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu, müvekkilinin bu eylemler nedeniyle maddi ve manevi zarar gördüğünü ileri sürerek davalının tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespitine, durdurulmasına, tecavüze konu eşyalara el konulmasına ve imhasına, markanın kullanıldığı ruhsat, resmi belge, internet sitesi, sosyal paylaşım sitesi, ticaret sicili, meslek odası gibi kayıtlardan uluslararası yayın ve belgelerden silinmesine, hükmün ilanına, şimdilik 1.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 2010/85522 sayılı “”KAYBEDENLER KULÜBÜ” ibareli markanın 03.08.2011 tarihinde davacı adına tescil edilmiş olduğunu, davalının bu markadan haberdar olmadan “… KAYBEDELER KLUBÜ” ibareli markanın tescili için Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuruda bulunduğunu, marka yayınına davacının itirazı üzerine Türk Patent Marka Dairesi Başkanlığı tarafından başvuru kapsamından 43 üncü sınıf hizmetlerin çıkarıldığını ve kalan nice sınıfları bakımından markanın tesciline karar verildiğini, bunun üzerine davalının bu markadan vazgeçerek 2017/77566 sayılı “The Losers Club” ibareli markayı adına tescil ettirdiğini ve faaliyetlerine bu marka altında devam ettiğini, marka başvurusunun neticelenmesine kadar başvuru sahibinin markanın sağladığı tüm haklardan yararlanmasının doğal olduğunu, marka başvurusunun ilgili sınıfta iptali ile birlikte davalının kullanımına son verdiğini, önceki markayı 5-6 ay gibi bir süre kullandığını, davalının davacı markasından habersiz olması nedeniyle markaya tecavüzden söz edilemeyeceğini, müvekkilinin iyi niyetli hareket ettiğini, davacının maddi ve manevi zararının doğmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu davalının KAYBEDENLER KULÜBÜ şeklindeki kullanımı ile davacının 2010/85522 sayılı KAYBEDENLER KULÜBÜ şeklindeki kullanımları arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğu gibi davalı kullanımına konu hizmetler ile aynı hizmetlerin davacı markasının kapsamında yer aldığının tespit edildiği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun(6102 sayılı Kanun) 55 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin dördüncü alt bendi kapsamında haksız rekabet oluşturan kullanım olduğunun anlaşıldığı, maddi tazminat talepleri bakımından yapılan değerlendirmede ise davacı vekili tarafından dosyaya sunulmuş olan franchise sözleşmesine göre matbu bir lisans bedelinin tespit edilmesinin mümkün olmadığı, piyasada uygulanan kâra ve/veya ciroya endeksli nispi lisans bedeli belirleme yöntemi ile bulunan bedelin hakkaniyete uygun olduğu, davacı tarafın 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun(6769 sayılı Kanun) 151 inci maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendini tercih etmiş olması gözetilerek davalının davacıya ödemesi gereken lisans bedelinin 8.172,07 TL olduğu ve bu miktarın maddi tazminat bedeli olarak hükmedilmesi gerektiği, manevi tazminat yönünden ise davaya konu olayın özellikleri, zarar görenin konumu, markaya tecavüz ve haksız rekabet fiilinin boyutu ve olay tarihi nazara alındığında mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu maddi tazminat miktarının bulunan değeri de göz önüne alınarak manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerektiği gerekçesiyle davalının davacıya ait 2010/85522 sayılı ile tescilli KAYBEDENLER KULÜBÜ markasını işyerinde kullanması nedeniyle bu kullanımının tecavüz teşkil ettiğinden davalının tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, davalının tecavüz ve haksız rekabetinin durdurulmasına, tecavüze konu eşyalara el konulmasına ve imhasına, davacı markasının kullanıldığı ruhsat, resmi belge, internet sitesi, sosyal paylaşım sitesi, ticaret sicili, meslek odaları gibi kayıtlardan ayrıca uluslararası yayın ve belgelerden silinmesine, kesinleşen mahkeme kararının masrafları davalıdan alınarak ulusal gazetelerden birinde ilanına, maddi tazminat talebinin kabulü ile 1.000,00 TL maddi tazminatın tecavüzün ilk defa tespitine yönelik bilirkişi raporunun verildiği 05.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, davacı tarafın manevi tazminat talebinin kısmen kabul, kısmen reddine, 8.172,00 TL manevi tazminatın tecavüzün ilk defa tespitine yönelik bilirkişi raporunun verildiği 05.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının 2010/85522 sayılı markanın adına tescili için 15.05.2010 tarihinde başvuruda bulunduğunu, davalının ise davacı markasından habersiz olarak 15.04.2017 tarihinde 2017/34701 sayılı “… KAYBEDELER KLUBÜ” ibareli marka başvurusunu yaptığını, bu başvuruya davacının itirazı üzerine 43 üncü sınıf hizmetlerin başvuru kapsamından çıkarıldığını ve kalan emtia bakımından markanın tescil edildiğini, bunun üzerine müvekkilinin başka bir işareti marka olarak tescil ettirdiğini ve faaliyetlerine de bu marka altında devam ettiğini, marka hakkının sonlanmasına kadar tüm haklardan başvuru sahibinin faydalanmasının doğal olduğunu, söz konusu markanın 5-6 ay kullanılmasından dolayı davalının bir kâr elde etmediğini, davacının da maddi manevi bir zararının doğmadığını, müvekkilinin markaya tecavüz sayılan hiçbir fiili işlemediğini, davalının iyi niyetli hareket ettiğini, davacı ile müvekkilinin faaliyetlerinin birbirlerinden farklı olduğunu, tecavüzün durdurulmasına karar verilmesinin yerinde olmadığını, buna bağlı olarak davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin de doğru bulunmadığını savunarak kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6769 sayılı Kanun’un yedinci maddesinin birinci fıkrası uyarınca marka korumasının tescil yoluyla elde edildiği, davalının “… KAYBEDELER KLUBÜ” ibareli marka başvurusunun 43 üncü sınıf hizmetler yönünden tescilli olmadığı, davacı adına tescilli “KAYBEDENLER KULÜBÜ” ibareli markanın ayırt edilemeyecek derecede benzeri olan “KAYBEDENLER KULÜBÜ cafe bistro” ibaresinin davalı tarafından markasal olarak kullanıldığının anlaşıldığı, davalının bu ibareyi 43 üncü sınıfta yer alan yiyecek ve içecek sağlanması hizmetlerinde kullandığı, davacı markasının da aynı sınıfta tescilli olduğu, bu nedenle davalının, tarafların iştigal sahalarının farklı olduğuna ilişkin savunmasının yerinde olmadığı, davalının tespit edilen dava konusu kullanımı, davacının marka tescilinden doğan haklarına tecavüz teşkil ettiği gibi haksız rekabet de oluşturduğu, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, ancak tazminat hesaplanması için Dairece davalının “KAYBEDENLER KULÜBÜ” ibaresini hangi tarihe kadar kullandığının araştırıldığı, Kayseri Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği tarafından Daireye gönderilen 12.07.2021 tarihli yazıda, davalının 04.05.2017 tarihinde “Kaybedenler Kulübü Restaurant/Cafe” unvanı ile kayıt yaptırdığı, 16.02.2018 tarihinde ise iş yeri unvanını “The Losers” olarak değiştirdiğinin bildirildiği, bu durumda, dava konusu kullanımın dava tarihinden önce 28.08.2017 tarihinde sonlandığına dair davalı savunmasının ispatlanamadığı, aksine resmi kayıtlarda davalı unvanının dava tarihinden sonra değiştirildiğinin tespit edildiği, davalı tarafça manevi tazminat miktarına ilişkin açık bir istinaf itirazının bulunulmadığı, bu nedenle bu yönden bir inceleme yapılmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabulüne, davalının, davacıya ait 2010/85522 sayılı markaya tecavüzünün ve haksız rekabetin tespitine, davalının tecavüz ve haksız rekabetinin durdurulmasına, tecavüze konu eşyalara el konulmasına ve imhasına, davacı markasının kullanıldığı ruhsat, resmi belge, internet sitesi, sosyal paylaşım sitesi, ticaret sicili, meslek odaları gibi kayıtlardan ayrıca uluslararası yayın ve belgelerden silinmesine, kesinleşen mahkeme kararının masrafları davalıdan alınarak ulusal gazetelerden birinde ilanına, 1.000,00 TL maddi tazminatın 05.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, davacı tarafın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 8.172,00 TL manevi tazminatın 05.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebeplerini tekrar ederek ve ceza mahkemesinde yapılan yargılamada beraat ettiğini savunarak kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2010/85522 sayılı, “KAYBEDENLER KULÜBÜ” ibareli ve 43 üncü nice sınıfında davacı adına tescilli olan markanın, davalı tarafından işletmesinde ve sair yerlerde markasal kullanımının davacının marka hakkına tecavüz oluşturup oluşturmadığı, haksız rekabet teşkil edip etmediği, maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
6769 sayılı Kanun’un yedinci maddesinin birinci fıkrası ile 149 uncu maddesi, 6102 sayılı Kanun’un 55 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.