Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/5603 E. 2023/5208 K. 21.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5603
KARAR NO : 2023/5208
KARAR TARİHİ : 21.09.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/259 Esas, 2022/373 Karar
HÜKÜM : Davalı Katar Taş. Pet. Ür. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı … yönünden davanın reddine

Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın davalı Katar Taş. Pet. Ür. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili nezdinde nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigorta örtüsü altında bulunan dava dışı Atlantik Gıda Paz ve Tic. A.Ş’ye ait emtianın davalılardan Katar Taşımacılık Petrol Ürünleri San. ve Dış. Tic. Ltd. Şti’nin maliki ve diğer davalının sürücüsü olduğu araca yüklendiğini, 06.02.2011 tarihinde araç seyir halindeyken balatalarının ısınması ve dorsenin lastiğinin patlaması sonucunda çıkan yangın nedeni ile emtianın tamamının zayi olduğunu, emtia bedelinin 211.209,75 TL olarak sigortalı Atlantik Gıda Paz. ve Tic. A.Ş’ye ödendiğini, müvekkilinin sigortalısının halefi durumuna geldiğini ileri sürerek 211.209,75 TL’nin faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı Katar Taş. Pet. Ür. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; dava dışı sigortalı ile müvekkili arasında herhangi bir sözleşmesel ilişki kurulmadığını, taşıma sözleşmesini akdeden asıl taşıyan Netlog Lojistik Hizmetleri A.Ş. olup müvekkilinin sadece taşımanın yapıldığı çekicinin ruhsat sahibi olduğunu, kazanın mücbir sebepten meydana geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; gerekçeli kararda bilirkişi raporunun hükme esas alındığı belirtilmesine karşın bilirkişi raporunda davalıya herhangi bir kusur yüklenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemece 02.02.2017 tarih, 2016/671 E. ve 2017/91 K. sayılı kararı ile davalı Katar Taşımacılık Petrol Ürünleri San. ve Dış. Tic. Ltd. Şti’nin alt taşıyan olduğu, davacının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı Kanun) 787 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca davasını son taşıyıcıya karşı açtığı, davalı Katar Taşımacılık Petrol Ürünleri San. ve Dış. Tic. Ltd. Şti’nin yangının meydana geldiği aracın maliki ve işleteni olup diğer davalının ise aracın sürücüsü olduğu, 6102 sayılı Kanun’un 781 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca taşıyıcının hasarın kendi kusurundan kaynaklanmayan bir sebepten ileri geldiğini ispat etmediği sürece taşımayı üstlendiği eşyaya gelen hasarı tazmin borcu altında olduğu, davalıların hasarın meydana gelmesinde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun (2918 sayılı Kanun) 30 uncu maddesi hükmüne uyulmadığından asli ve %100 kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 211.209,75 TL’nin faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, davalı … vekilince temyiz edilmiştir.

B. Bozma Kararı
Dairemizin 07.02.2019 tarih, 2017/1828 E. ve 2019/966 K. sayılı kararıyla haksız fiil sorumluluğu kapsamında davalı sürücü …’un dava konusu aracın bakım ve onarımından sorumlu olup olmadığı, araçta teknik bakım eksikliği bulunup bulunmadığı, davalı sürücünün sevk ve idarede kusuru olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu alınıp sonucuna göre karar verilmek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmeyerek Mahkeme kararı bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı … yönünden yapılan değerlendirmede, yangının patlayan lastiğin bulunduğu bölümde etkili olduğu, olası bir fren sistemi arızası nedeniyle meydana geldiği, tasarımları gereği yüksek güvenilirlikte ve dayanıklı yapıda olan ağır vasıtaların fren sistemlerinin periyodik bakımlarda yapılan kontroller ve temizlik dışında bakım gereksinimleri bulunmadığı, gerekli görülen sistem elemanlarının değişim kararının ise uzman teknik personelin aracı kanala alarak aracın altından yapacağı gözle kontroller ve fonksiyonel kontroller sonrası tespit edildiği, dava konusu römorktaki fren sisteminde bir bakım eksikliğini doğrulayacak araç üzerinde incelemeye dayalı bir tespite rastlanmadığı gibi 26.04.2011 tarihine kadar geçerli fenni muayenesinin bulunduğunun anlaşıldığı, yangının aracın sürücüsünün sevk ve idaresinden kaynaklanmadığı, davalı araç sürücüsünün yola çıkmadan önce yapabileceği kontrollerin sistemde hava kaçağı bulunup bulunmadığı, servis ve park frenlerini kontrol ederek frenlerin işlevini yerine getirip getirmediği gibi kısıtlı kontroller olacağı, fenni muayeneden geçmiş yarı römorkta bakım eksikliğine dair somut bir veri bulunmadığından davalı sürücünün kusurundan bahsedilemeyeceği teknik bilirkişi raporu ile belirlendiği, davalı Katar Taşımacılık Petrol Ürünleri Sanayi ve Dış Tic. Ltd.Şti. yönünden verilen ilk karar temyiz edilmeksizin kesinleştiği gerekçesiyle davalı Katar Taş. Pet. Ür. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas aldığı bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, bilirkişi raporuna karşı itirazlarının karşılanmaksızın ve bozma öncesi rapor ile aradaki çelişki giderilmeksizin eksik inceleme ile karar verildiğini, davalı … şüpheli sıfatıyla vermiş olduğu ifade tutanağında “araç ile seyir halinde iken sol arka dingil lastiğinin patlayarak yandığı, aracı sağa çekerek kendi imkanları ile söndürmeye çalıştığı” açık ve net bir şekilde ifade ettiğini, bizzat davalının bu beyan ve ikrarının değerlendirme dışı tutulduğunu, lastiğin patlama nedeninin bakım eksikliğinden kaynaklandığı nitekim bilirkişi raporunda lastik basınçlarının düşük olmasının uzun yolda aşırı ısınma ve patlama ile sonuçlanabildiği ifade edildiği, her ne kadar bilirkişi bu olasılığın zayıf olduğunu ifade etse de davalının yorum gerektirmeyen net beyanlarından bu olasılığın gerçekleştiğinin anlaşıldığını, aracın fenni muayeneden geçmiş olması aracın bakımının yapıldığı yönünden yeterli görüldüğünü, araç lastiklerinin sürekli olarak kontrol edilmesi gerektiğini, davalı, aracın fren aksam ve balataları ile tekerleklerinin yola elverişli olduğunu gösterir ve periyodik bakımının yapıldığına dair herhangi bir servis raporu ibraz edemediğini, bu nedenlerle davalının aracın bakım ve onarım yükümlülüğünü yerine getirdiğinden söz edilmeyeceğini, davalı sürücünün aracı, fren balatalarının lastiği tutuşturacak dereceye kadar sürmesi de bariz şekilde kusurlu olduğunu gösterdiğini, hasarın lastiğin patlaması, balatalarının ısınması nedenleriyle yangın çıkması şeklinde oluştuğunu ve bunun nedeninin aracın bakım eksikliği olduğunu, bu nedenlerle de davalı sürücünün de hasarın oluşumunda kusurlu olduğunu, araçta yangın söndürmek için gerekli alet ve edevatın olup olmadığı yönünden hiçbir inceleme yapılmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, nakliyat emtia sigorta poliçesine dayalı rücuan tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 vd. maddeleri.

3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.