Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/5566 E. 2023/5221 K. 21.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5566
KARAR NO : 2023/5221
KARAR TARİHİ : 21.09.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/370 Esas, 2022/729 Karar
HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; …’nun ilerleyen yaşı ve bozulan sağlık durumu nedeni ile 2005 yılından itibaren akıl sağlığı yönünden tedavi gördüğünü, her geçen gün sağlık durumunun bozulduğunu, …’na kızı …’ün vasi olarak atandığını, bu nedenle de …’nun 18.02.1980 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapımını taahhüt ettiği…’e ait … Mahallesi … ada 21 ve 22 parsel sayılı taşınmazlar üzerine yapılan otel ve binanın 31.12.2007 tarihinde davalı şirkete satıldığını, davalı alıcı tarafından …’na satış bedeli olarak KDV dahil 585.280 TL ödendiğini, tapu kayıt malikine de ayrıca bedel ödendiğini, arsa sahibi ile %50 pay oranında anlaşma yapıldığını, taşınmazın tamamına yakın bölümünün yapıldığını, yapılan işlemler sırasında …’nun hukuki ehliyetinin olmadığını, otel binasının 1/2 payının 585.280,00 TL olamayacağını, hukuki ehliyeti olmayan …’nun aynı zamanda kandırılıp sömürüldüğünü, bildirerek … ili … ilçesi … Mahallesi 9 pafta … ada 21 ve 22 parsel sayılı (yeni kayıt 4208 ada 1 parsel) taşınmazın devrinin önlenmesi için tedbir konulmasını, ayrıca denkleştirici adalet ilkesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 500.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin … ve…arasında imzalandığını, ibranamenin de … … ile imzalandığını, gabine dayalı davanın zamanaşımına uğradığını, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin oluşmayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen İlk Karar
Mahkemece 18.07.2018 tarih ve 2018/781 E. 2018/1056 K. sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

B. Bozma Kararı
Dairemizin 18.12.2020 tarih 2020/5280 E., 2020/5971 K. sayılı kararıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 28 inci maddesi gereğince davacının sözleşme ile bağlı olmadığını ve edimin geri verilmesini isteyebileceği gibi edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini de isteyebileceği gözetilmeden ve inşaatın davalıya satıldığı tarih itibariyle değeri belirlenerek davacının iddiası bu yönden değerlendirilme yapılması gereğine işaret edilerek bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararı ile, müteveffa …’nun müteahhit sıfatıyla, dava dışı arsa sahibi…ile yasal şekil şartlarına uygun olmayan, geçersiz nitelikte bir “kat karşılığı inşaat sözleşmesi” akdettiği, otel inşaatına ilişkin bu sözleşmenin ifasına başlanmış olmakla birlikte çok uzun süre inşaatın tamamlanamadığı, inşaat tamamlanmadan yapı ve arsasının davalı şirkete satıldığı, taşınmaz, üzerinde natamam yapı ile birlikte satıldığından, bedelin bir kısmı olan 585.280,00 TL 31.12.2007 tarihinde …’na verildiği, davacı tarafın …’nun kat karşılığı payının %50 olduğunu, yapının değerine göre bu bedelin düşük olduğunu, aklî melekeleri zayıflamış olan …’nun sömürüldüğünü düşündüğü, o halde satış işlemi sırasında …’nun tamamladığı kısım itibariyle yapının rayiç değerinin belirlenmesi gerektiği, davacı tarafın …’nun son zamanlarında bunamaya başladığını, işlem sırasında da hukuki ehliyetinin bulunmadığını ileri sürdüğü, iddiaya göre aldatılıp sömürülmesinin altında yatan sebebin bu olduğu, nitekim adı geçenin işlem tarihindeki ehliyetinin araştırılması için İstanbul Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesinden alınan 28.03.2014 tarihli raporda …’nun hukuki ehliyetini ortadan kaldıracak ölçüde bunama tespit edildiği, bunun işlem tarihinde de mevcut olduğunun bildirildiği, ancak davacı tarafın ehliyetsizlik sebebiyle işlemin iptalini istemediği, talebin, ilave semen ödenmek suretiyle ehliyetsizlikten istifade ile oluşturulan sömürünün giderilmesi olduğu, taşınmazın satış tarihinde …’na ödenmesi gereken bedelin 1.563.218,74 TL hesaplandığı, aradaki farkın dava tarihindeki değerinin ise 1.715.130,80 TL olduğunun belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; gabinin şartlarının oluşmadığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacı vasinin uzun süre sessiz kaldıktan sonra dava açmasının kötü niyetli olduğunu, protokolün borcun nakli niteliğinde olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, birim fiyatın yanlış hesaplandığını, yıpranma bedeli düşülmediğini, itirazlarının dikkate alınmadığını, mahkemece yeterli araştırma yapılmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında tanzim olunan satış ve ibra protokolünün davacının kısıtlılığı nedeniyle esasen geçerli olmadığı, sözleşmenin gabin ile maluk bulunduğu iddiasıyla açılan sözleşme bedelinin tespiti ve oluşacak farkın tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Kanun’un 28 inci maddesi.

3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.