Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/5510 E. 2023/5116 K. 19.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5510
KARAR NO : 2023/5116
KARAR TARİHİ : 19.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2021/275 Esas, 2022/180Karar
HÜKÜM : Davanın kısmen kabülü

Taraflar arasındaki eser sahipliğinden kaynaklanan hakların ihlal edildiği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davacı … davalı şirket vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirkette foto muhabiri olarak çalıştığını, 22.05.2011 tarihinde bir parti tarafından tertip edilen seçim mitingini takip etmek üzere Kocaeli’nin Gebze ilçesine gittiğini, miting alanı dışında sokaktaki vatandaşın yaşamına dair kareler yakalamak isteyen müvekkilinin seçim afişlerinin altındaki çöpleri karıştıp toplayan vatandaşların bulunduğu bir fotoğraf çektiğini ve davalı gazeteye gönderdiğini, davalı gazetenin de 23.05.2011 günlü nüshasında tam sayfa olarak “İşte Başbakan’ın KALKINMIŞ Türkiye’si” manşeti ile fotoğrafı yayınladığını, haberde fotoğrafın müvekkili tarafından çekildiğinin belirtildiğini, bilahare bu fotoğrafın diğer davalı … tarafından davalı gazeteden satın alındığını, ancak bu alım satım ilişkisinde müvekkilinden izin alınmadığını, bilahare bu fotoğrafın anılan davalı partinin 28.05.2011 tarihindeki İzmit mitingini duyuran broşürlerinde kullanıldığını, söz konusu fotoğrafın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun (5846 sayılı Kanun) 4 üncü maddesinde belirtilen eser niteliğinde olduğunu, müvekkiline ait söz konusu fotoğrafın bir eser olarak korunması gerektiği gibi aynı Yasa hükmünün 84 üncü maddesi hükmüne göre haksız rekabet hükümlerine dayalı olarak da korunması gerektiğini, davalıların söz konusu fotoğrafı hiç bir izin almadan ve bedel ödemeden kullandıklarını, gelir ve fayda elde ettiklerini, ayrıca fotoğrafın bir siyasi partinin duyuru broşüründe, fotoğrafçının izni olmaksızın ve ismi belirtilmeden yayımlanması ile fotoğrafın görsel bütünlüğünün bozacak şekilde ortasına ve sol üst kısmına yazı bantları atılarak parti propagandası yapılması nedeniyle zikredilen Yasa’nın 71 inci maddesi gereğince manevi tazminata da hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek 75.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın, 28.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı Siyasi Parti vekili cevap dilekçesinde; 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun (2820 sayılı Kanun) 71 inci ve … Tüzüğü’nün 111. maddesi gereğince iş bu davaya konu talepler bakımımdan müvekkilinin pasif husumet ehliyetine sahip olmadığını ve davacı ile müvekkili parti arasında borç ilişkisi doğuran herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; davacının, taraflar arasında 27.09.2010 tarihinde akdedilen hizmet sözleşmesi tahtında müvekkili şirket nezdinde fikir işçisi olarak çalıştığını, söz konusu sözleşme hükümlerine göre davaya konu resmin tüm haklarının müvekkiline ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemenin 25.03.2014 tarih, 2011/352 E. ve 2014/145 K. sayılı kararı ile davaya konu fotoğrafın bir güzel sanat eseri niteliğinde olduğu, sözü edilen fotoğrafın, davalı şirket tarafından davacıdan izin alınmaksızın diğer davalıya satıldığı ve bu davalı tarafından düzenlenen mitingde kullanıldığı, davalı şirketçe, her ne kadar davacıyla akdetmiş olduğu hizmet sözleşmesi gereğince mali hakların kendisine ait olduğu iddia edilmiş ise de söz konusu sözleşmede, resim, röportaj, haber gibi eser niteliğindeki ürünlerin üçüncü kişilere satılıp satılmayacağı konusunda açık bir hükmün mevcut olmadığı, bu nedenle sözleşmenin sadece fotoğrafın davalıya ait gazetede yayınlanmasına cevaz verdiğinin kabulü gerektiği, davaya konu fotoğrafın, davalı partiye satıldıktan sonra broşürler halinde çoğaltıldığı, bütünlüğünü bozacak şekilde üzerine yazı yazıldığı ve sözü edilen kullanımda davacının isminin belirtilmediği, yapılan bu eylemlerle davacının eser sahipliğinden kaynaklı haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6.000,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

B. Bozma Kararı
Dairemizin 26.01.2021 tarih, 2020/145 E. ve 2021/469 K. sayılı kararı ile ” 5846 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi gereğince estetik değere sahip olan fotoğrafik eserlerin güzel sanat eserlerinden olduğu, davaya konu fotoğrafın, bu madde kapsamında güzel sanat eseri olarak kabul edilip korunabilmesi için öncelikle fikri bir ürün olması, kişilerce algılanabilmesi, estetik değere (bedii vasfa) sahip olması ve sahibinin de hususiyetini taşıması gerektiği, dava konusu fotoğraf incelenediğinde, fotoğrafta, seçim afişlerinin altında ve duvar önünde bulunan ve gelişi güzel atılmış çöp poşetlerini karıştıran bir takım kişilerin göründüğü, bu kişilerden birisinin belediye temizlik görevlisi olduğunun üzerinde bulunan üniformadan anlaşıldığı, fotoğrafta yer alan kişilerden birinin belediye personeli olması ve çöplerin, atık toplama ve yiyecek arama gibi nedenlerle karıştırıldığının bilindiği gözetildiğinde, söz konusu fotoğrafın; günlük alelade bir vakıanın objektif ile saptanması vasfında olup, sahibinin hususiyetini taşıma ve estetik değere sahip olma unsurlarını taşımadığı, bu nedenle eser mahiyetinde olmayıp eser niteliğine bağlı korumadan yararlanamayacağı ancak 5846 sayılı Kanun’un 84 üncü maddesi gereğince genel hükümler, yani haksız rekabet hükümlerine göre korunması gerektiği, bu hale göre, Mahkemece, davaya konu fotoğrafın eser mahiyetinde olmadığı ve ancak haksız rekabet hükümlerine göre korunacağı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak karar verilmesinin doğru olmadığı, diğer taraftan, davalı siyasi Parti’nin, 2820 sayılı Kanun’un 71 inci maddesi ve Parti Tüzüğü’nün 111 inci maddesi uyarınca kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunduğu, bu hale göre Mahkemece, sözü edilen Yasa ve Tüzük hükmü gözetilip anılan savunma üzerinde durularak fotoğrafın temlikine ilişkin davalılar arasında yapılan sözleşmenin Parti Merkez Yönetim Kurulu tarafından verilen yetkiye istinaden yapılıp yapılmadığı, böyle bir yetki verilmemesi durumunda ise sözleşmenin onaylanması yönünde alınmış bir karar bulunup bulunmadığının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesinin doğru olmadığı, bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmediği” gerekçesiyle hükmün bozulmasına ve dosyanın Mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozma İlamına Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, bozma ilamı doğrultusunda davalı Parti’ye müzekkere yazılarak fotoğrafın temlikine ilişkin davalılar arasında yapılan sözleşmenin Parti Merkez Yönetim Kurulu tarafından verilen yetkiye istinaden yapılıp yapılmadığı, böyle bir yetki verilmemesi durumunda ise sözleşmenin onaylanması yönünde alınmış bir karar bulunup bulunmadığı hususunda bilgi istenildiği, davalı Parti Merkez Yönetim Kurulu tarafından verilen cevabi yazıda, sözleşme yapılması hususunda yetki verilmediği gibi yapılmış olan sözleşmenin onaylanması yönünde bir karar da alınmadığının belirtildiği, bu nedenle davalı Parti’nin somut uyuşmazlık bakımından pasif husumet ehliyeti bulunmadığı ancak davacının parti tüzel kişiliği organları arasındaki muvafakat durumunu bilmesinin mümkün olmadığı gözetilerek davalı Parti hakkındaki davanın reddi sebebiyle davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmediği, davaya konu fotoğrafın davacının hususiyetini yansıtmaması sebebiyle eser niteliğinde olmadığı, bu nedenle eser olarak korunamayacak olmakla birlikte haksız rekabet hükümlerine dayalı olarak korunacağı, davalı şirket eyleminin haksız rekabet teşkil ettiği gerekçesiyle davalı Parti hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalı şirket hakkındaki davanın ise kısmen kabulü ile 6.000,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın adı geçen davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı … davalı şirket vekilleri temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı şirket vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının, taraflar arasında 27.09.2010 tarihinde akdedilen hizmet sözleşmesi tahtında müvekkili şirket nezdinde fikir işçisi olarak çalıştığını, söz konusu sözleşme hükümlerine göre davaya konu resmin tüm haklarının müvekkiline ait olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece, yazılı gerekçeyle davalı Parti hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de müvekkilinin parti içerisindeki olaylardan haberdar olmasının mümkün olmadığını, bu nedenle Mahkemeye hitaben sundukları 16.03.2022 tarihli dilekçeyle, davalı Parti’nin defter ve kayıtları incelenerek davalılar arasında fotoğrafın temlikine ilişkin olarak yapılan sözleşmenin davalı Parti adına kimler tarafından yapıldığının tespit edilmesi ve bu tespitin sonuca göre iradi taraf değişikliği yapmaları için kendilerine süre verilmesini talep ettiklerini ancak Mahkemenin aynı tarihli ara kararı ile bu taleplerinin reddine karar verildiğini, sözü edilen ara kararın, müvekkilinin mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlali niteliğinde olduğunu, davaya konu fotoğrafın, müvekkilinin hususiyeti yansıtan orijinal bir eser olduğunu, Mahkemenin bu fotoğrafın eser olmadığına ilişkin aksi yöndeki değerlendirmesinde isabet bulunmadığını, davalıların eyleminin ağırlığı gözetildiğinde Mahkemece hükmedilen maddi ve manevi tazminatın hakkaniyete aykırı ve müvekkilinin uğradığı zararı tazmin noktasında yetersiz olduğunu, kaldı ki müvekkilinin, aleyhine hükmedilen vekalet ücretleri sebebiyle iş bu davadan hiç bir menfaat elde edemediğini, davalı şirket yararına hükmedilen vekalet ücretinin müvekkilinin mülkiyet hakkının özünü yok ettiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, işbu davaya konu talepler bakımından davalı Parti’ye husumet yöneltilip yönetilemeyeceği, davaya konu fotoğrafın eser niteliğinde olup olmadığı, buradan varılacak sonuca göre eser olarak mı yoksa haksız rekabet hükümlerine göre mi korunacağı ve davacının tazmini gereken bir maddi ve manevi zararı bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
5846 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 84 üncü maddeleri, 2820 sayılı Kanun’un 71 inci maddesi.

3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı … davalı şirket vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı … davalı şirket vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.