Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/5270 E. 2023/5115 K. 19.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5270
KARAR NO : 2023/5115
KARAR TARİHİ : 19.09.2023

MAHKEMESİ :Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/406 Esas, 2022/179 Karar
HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen markaya ve ticaret unvanına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, sonuçlarının ortadan kaldırılması ve ticaret unvanının terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 1978 yılında Ankara’da kurulduğunu, o tarihten beri “HİDROMEK” kelimesinin, unvanının ve markasının çekirdek unsuru olarak kullanıldığını, iş makinaları ve ataşmanları imalatı ve satışı, yedek parça ve servis hizmetleri sektöründe faaliyet gösterdiğini, tanınmış marka niteliğini haiz olduğunu, davalının ticaret unvanı ile davacı ticaret unvanının sektörle ilgili mevcut ve potansiyel müşterilerce karıştırılması, iki firma arasında bağlantı kurulması ve karıştırılması ihtimalinin bulunduğunu, davalının davacı hakkında bilgi sahibi olmadığının düşünülemeyeceğini, davacının tanınmışlığından, piyasada sahip olduğu güven ve kalite algısından yararlanmak ve haksız kazanç sağlamak için, kötü niyetli olarak, davacının ticaret unvanının temel unsuru olan “HİDROMEK” ibaresini, kendi ticaret unvanında “HİDROMER” olarak kullandığını, davalının da davacı gibi, genel anlamıyla inşaat ve iş makineleri ve bunlara takılan ataşmanlar konusunda faaliyet gösterdiğini ileri sürerek, davalının ticaret unvanı kullanımının davacının ticaret unvanına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabet yarattığının tespitine, davalı unvanının sicilden terkinine, haksız rekabetin men ve ortadan kaldırılmasını, “HİDROMER” ibaresinin davalının tüm tanıtıcı enstrümanlarından çıkartılmasına ve hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı şirket, cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.09.2018 tarih, 2017/414 E. ve 2018/326 K. sayılı kararıyla, davalının ticaret unvanının usulüne uygun şekilde tescil edildiği, davalı ticaret unvanının unvan biçiminde değil fakat kılavuz unsurunun öne çıkarılarak kullanıldığı yönünde bir iddia ileri sürülmediği, bu yönde bir delil de sunulmadığı, bu nedenle, davalı ticaret unvanı terkin edilmediği sürece, usulüne uygun olarak tescilinin ve tescilli olduğu şekilde unvan biçiminde kullanımının davacının ticaret unvanına tecavüz ya da haksız rekabet oluşturmadığı, davacı adına tescilli olan, davacı tarafından uzun süredir kullanılan, tanınmış marka olarak tescil edilmiş bulunan, ayrıca davacı ticaret unvanının eki olarak kılavuz unsuru oluşturan “HİDROMEK” ibaresi ile davalı ticaret unvanının ekinin asli kılavuz unsuru olan “HİDROMER” ibaresi arasında güçlü bir benzerlik bulunduğu, davalı ticaret unvanının ekinde kullanılan “YENİ ANKARA” ibarelerinin tanımlayıcı ve zayıf ibareler olduğu, ayrıca ticaret unvanlarının konusunu gösteren “HİDROLİK”, “MAKİNA” ve “İMALAT” kelimelerinin de her iki ticaret unvanında kullanıldığı, davacı adına tescilli markaların tescil kapsamında ve davacı ticaret unvanının faaliyet alanında yer alan mal ve hizmetlerle davalının ana sözleşmesinde belirtilen faaliyet alanının da aynı ve benzer olduğu dikkate alındığında, davacı adına tescilli markalar ve davacı ticaret unvanı ile davalı ticaret unvanı arasında karışıklığa neden olma ihtimalinin yüksek olduğu ve davalının ticaret unvanının terkini koşullarının mevcut bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı Kanun) 52 inci maddesinin birinci fıkrası gereğince davalı şirketin ticaret unvanın sicilden terkinine, hükmün ilanına ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 19.06.2020 tarih, 2019/87 E. ve 2020/512 K. sayılı kararıyla, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 15.02.2022 tarih, 2020/6994 E. ve 2022/1112 K. sayılı kararı ile “davacının, davalının ticaret unvanındaki “Hidromer” ibaresinin ünvandan çıkarılmasını istemesine ve ticaret unvanına yönelik tecavüzün refi için sadece “Hidromer” ibaresinin davalının ticaret unvanından çıkarılması yeterli olmasına rağmen talep aşılarak davalının ticaret unvanının tümden terkinine karar verilmesinin doğru olmayıp hükmün resen bozulmasını gerektirdiği” gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı iledavalının ticaret unvanının usulüne uygun şekilde tescil edildiği, davalı ticaret unvanının unvan biçiminde değil fakat kılavuz unsurunun öne çıkarılarak kullanıldığı yönünde bir iddia ileri sürülmediği, bu yönde bir delil de sunulmadığı, bu nedenle, davalı ticaret unvanı terkin edilmediği sürece, usulüne uygun olarak tescilinin ve tescilli olduğu şekilde unvan biçiminde kullanımının davacının ticaret unvanına tecavüz ya da haksız rekabet oluşturmadığı, davacı adına tescilli olan, davacı tarafından uzun süredir kullanılan, tanınmış marka olarak tescil edilmiş bulunan, ayrıca davacı ticaret unvanının eki olarak kılavuz unsuru oluşturan “HİDROMEK” ibaresi ile davalı ticaret unvanının ekinin asli kılavuz unsuru olan “HİDROMER” ibaresi arasında güçlü bir benzerlik bulunduğu, davalı ticaret unvanının ekinde kullanılan “YENİ ANKARA” ibarelerinin tanımlayıcı ve zayıf ibareler olduğu, ayrıca ticaret unvanlarının konusunu gösteren “HİDROLİK”, “MAKİNA” ve “İMALAT” kelimelerinin de her iki ticaret unvanında kullanıldığı, davacı adına tescilli markaların tescil kapsamında ve davacı ticaret unvanının faaliyet alanında yer alan mal ve hizmetlerle davalının ana sözleşmesinde belirtilen faaliyet alanının da aynı ve benzer olduğu dikkate alındığında, davacı adına tescilli markalar ve davacı ticaret unvanı ile davalı ticaret unvanı arasında karışıklığa neden olma ihtimalinin yüksek olduğu ve davalının ticaret unvanının terkini koşullarının mevcut bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı Kanun) 52 inci maddesinin birinci fıkrası gereğince davalı şirketin ticaret unvanından “Hidromer” ibaresinin çıkartılmasına, hükmün ilanına ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının, müvekkilinin yıllardır tescilli olan unvanından hiçbir şekilde zarar görmediğini, tarafların unvanları arasında fiilen bir iltibasın yaşanmadığını, müvekkili unvanınından “Hidromer” ibaresinin terkinine karar verilmesinin hakkaniyete ve yasalara aykırı olduğunu, tarafların iştigal alanları gözetildiğinde “HİDRO” ibaresinin herkesin kullanımına açık bulunduğunu, bu ibareyi içeren birçok unvanın tescilli olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalının ticaret ünvanının, davacının ticaret ünvanına ve tescilli markalarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği ve buradan varılacak sonuca göre davalının ticaret unvanından “Hidromer” ibaresinin terkinin gerekip gerekmediği hususlarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6102 sayılı Kanun’un 50, 51 ve 52 inci maddeleri, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin (556 sayılı KHK) 9 uncu ve 61 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.