YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4407
KARAR NO : 2022/6218
KARAR TARİHİ : 22.09.2022
MAHKEMESİ :FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03.11.2015 gün ve 2014/190 – 2015/159 sayılı kararı onayan Daire’nin 14.03.2022 gün ve 2020/8507 – 2022/1826 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin gıda alanında bir çok ülkeye ihracat yapan bir firma olduğunu, TPMK’da tescilli markaları arasında “Gurme, Gourmet, Gurme Catering, Gurme Yanar Döner, Gurme Lezzet” ve bunun gibi pek çok tescilli markası bulunduğunu, en eski tarihli olanının 26/06/2006 tarihli olduğunu, buna karşılık davalı firmanın “Pınar” markası ile tanındığını, müvekkilinin eski kullanıcı olmasına rağmen davalıların “Gurme” ibaresini markalarında kullanmaya başladığını, her iki marka arasında görsel, işitsel biçimsel olarak benzediğini, tüketici nezdinde karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu, davalılar adına kayıtlı markaların kendi öncelikleri ihlal edilerek tescillendiğini belirterek davalılar adına tescilli 2009/15407 nolu “Pınar Gurme”, 2009/15412 nolu “Pınar Gurme”, 2010/38330 nolu “Pınar Gurme Lezzetler” ve 2010/38332 nolu “Pınar Gurme Lezzetler” ibareli markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, hükümsüzlük davalarında 5 yıllık hak düşürücü sürenin öngörüldüğünü, dava tarihi itibariyle sürenin dolduğunu, müvekkilleri şirketler adına tescilli “Pınar” markasının toplumda tanınmışlık düzeyine ulaştığını, markaların davacıya ait markalar ile karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, “gurme” kelimesinin gıda sektöründe yaygın olarak kullanılan bir kelime olup, davacının tekeline bırakılamayacağını, daha önceden kullanılmış olmasının marka hakkı sağlamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Bu kez davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 168,30 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 22/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.