Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/4300 E. 2023/3419 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4300
KARAR NO : 2023/3419
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/59 Esas, 2021/804 Karar
HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıların Emlak Bankası yönetim kurulu üyesi olarak görevli bulundukları dönemde bankanın Beylikdüzü/Bizimkent Projesi ile ilgili olarak düzenlenen sözleşmelerin akdedilmesi ve yürütülmesi safhalarında banka aleyhine zarar doğurucu ve banka çıkarları ile bağdaşmayan hususların bulunması, banka sermayesinin verimlilik ve kârlılık esaslarına göre kullanılmaması, değerlendirilmemesi ve bu konuda gerekli gayret ve basiretin gösterilmemesi nedeniyle bankanın zarara uğradığını ileri sürerek 22.215.074,00 TL zararın 31.12.2001 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalılar vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı definde bulunarak davanın reddini istemişlerdir.

2.Dahili davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkillerinin babaları …’in mirasını, İstanbul 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/674 E. ve 2013/842 K. sayılı dosyasında kayıtsız ve şartsız olarak reddettiklerini bu nedenle mirasçı sıfatı bulunmayan müvekkillerine karşı husumet yöneltilemeyeceğini belirterek husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemece 27.05.2015 tarih, 2006/674 E. ve 2015/497 K. sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili, davalılar … ve … vekili ile davalı … terekesi tasfiye memuru vekillerince temyiz edilmiştir.

B. Bozma Kararı
Dairemizin 28.12.2016 tarih, 2016/13781 E. ve 2016/9849 K. sayılı kararıyla Mahkemece, konut maliyetlerine yansıtılan finansman faizinin dayanaklarının ve miktarının tespit edilmesi için denetime uygun rapor alınması, tespit edilmesi halinde davacı banka tarafından yapılan dava konusu projeye ilişkin konut maliyetlerine tespit edilen finansman faizi de eklenerek davacının gerçekten zarara uğratılıp uğratılmadığının, davalıların sorumluluğunu gerektirir bir durum olup olmadığının değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine işaret edilerek bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı bankanın, Beylikdüzü/Bizimkent Projesi kapsamında inşa ettiği konut ve dükkanların maliyetine davalıların Yönetim Kurulu üyesi oldukları 1994, 1995, 1996 ve 1997 yıllarında TL cinsinden mevduata uygulanan yıllık faiz giderlerinden 05.09.1997 tarihi itibariyle davacı bankanın TL cinsinden mevduata uyguladığı ortalama faiz oranlarının direkt olarak tatbiki suretiyle toplam 24.737.935,17 TL’lik kısmının Beylikdüzü/Bizimkent Projesi kapsamında inşa ettiği 4014 adet konut ve dükkanın maliyetine yüklendiği bir kısım faiz giderlerinin direkt olarak aktifleştirilmesi yöntemi ile yapılan yüklemenin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu (213 sayılı Kanun) 27.01.1985/163 ve 02.03.1995/238 nolu Genel Tebliğ hükümlerine istinat ettiği, TL cinsinden mevduata uygulanan bir kısım faiz giderlerinin aktifleştirilmesinin davacı bankayı zararlandırıcı bir işlem veya eylem olmadığı, davacı bankaca, 05.09.1997-31.12.1998 tarihleri arasında Beylikdüzü/Bizimkent Projesi kapsamında inşa edilen 4014 adet konut ve dükkanın, TL cinsinden bir kısım mevduat faiz giderlerinin aktifleştirilmesi suretiyle maliyetlerine yüklenen (46.515.560,00-24.737.975,17-) 21.777.584,83 TL tutarındaki işlemin, davalı Yönetim Kurulu üyelerinin hiçbirisinin görev süresi içinde yapılmamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın harca tabi olmadığını, bilirkişi raporlarında Beylikdüzü Bizimkent Konut Projesi ile ilgili olarak, bu projenin ihalesi ve gerçekleştirilmesi aşamalarında, müvekkili zararlandırıcı nitelikte bazı işlemlere yer verildiği kabul edilmekle birlikte, net bir biçimde, ne zarar irdelenmiş ne de davalı sorumluluklarının değerlendirilmediğini, müvekkili banka tarafından Beylikdüzü – Bizimkent toplu konut projesinin yapılması kararına davalıların oluşturduğu yönetim kurulunun imza attığını, banka zararının sonraki süreçte oluştuğunu, davalıların görev sürelerinin sona ermesinden sonra başlatılan satış kampanyasında uygulanan satış fiyatlarının belirlenmesinde sorumlu olmadıklarının söylenemeyeceğini, zarar hesabında finansman faizinin dikkate alınması durumunda müvekkili banka zararının açıkça görülebileceğini, müvekkili banka kayıt ve defterleri de incelenmeksizin hazırlanan raporun eksik ve hatalı olduğunu, müvekkili bankanın söz konusu kredilendirme işlemlerinin yapıldığı esnada (tasfiye haline girmeden önce) bir İktisadi Devlet Teşekkülü olduğunu, bu nedenle davalıların 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 11 inci maddesi uyarınca banka sermayesi ile diğer kaynaklarını kârlılık ve verimlilik esaslarına göre kullanmak ve değerlendirmek hususunda gereken gayret ve basireti göstermekle sorumlu ve yükümlü olduklarını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı bankanın fona devredilen bankalardan olmadığını ve halen faal durumda olduğunu, dava reddedildiğine göre lehlerine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

3.Dahili davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilleri tarafından babalarından intikal edecek mirasın, kayıtsız ve şartsız olarak reddedildiğini ve artık mirasçılık sıfatları kalmadığını, bu nedenle huzurdaki davaya, mirasçı sıfatıyla dahil edilmelerinin ve kendilerine herhangi bir sorumluluk yüklenmesinin mümkün olmadığını, müvekkillerinin davacının talebi doğrultusunda davaya dahil edildiklerini ve davayı vekil tutarak takip etmek zorunda kaldıklarını, hukuki yardım alarak davanın vekille takip edildiği dikkate alındığında, davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine dair karar ile birlikte müvekkilleri yönünden de vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı bankanın önceki dönemlerde yönetim kurulu üyesi olan davalıların, görevleri sırasında zarara neden oldukları iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6102 sayılı Kanun’un 553 üncü maddesi, 6098 sayılı Kanun’un 49 uncu maddesi.

3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden dahili davalılara yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara yükletilmesine,

Davacı harçtan muaf olduğundan ödediği temyiz ilam harcı ve temyiz başvuru harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.