Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/3953 E. 2023/6139 K. 25.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3953
KARAR NO : 2023/6139
KARAR TARİHİ : 25.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili, asıl davada davalı Başakşehir Petrol Ürünleri Gıda Nak. Oto. Tic. A.Ş. vekili ve birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, duruşma istemli olarak davacı-birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili tarafından, duruşmasız olarak asıl davada davalı Başakşehir Petrol Ürünleri Gıda Nak. Oto. Tic. A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 24.10.2023 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı-birleşen davada davalı vekili Avukat … Vural ile birleşen davada davacı … vekili Av. Ertan Sarıkaya dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA
1.Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı Başakşehir Petrol A.Ş.. arasında üzerinde akaryakıt satış ve servis istasyonu kurulu bulunan taşınmazın müvekkiline 10 yıl süreyle kiralanmasına ilişkin kira sözleşmesi akdedildiğini ve tapuya şerh edildiğini, kira bedelinin tamamının müvekkili tarafından peşin ödendiğini, taşınmaz üzerinde kurulu akaryakıt istasyonunun bayiliğinin ise davalı Sezin Petrol A.Ş.’ye tevdi edildiğini, söz konusu istasyonda müvekkili tarafından akaryakıt istasyonunun faaliyetinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi için yatırımlar yapıldığını, davalı bayinin satış faaliyetinin geliştirilmesi, güçlendirmesi için satış teşvik primi veya başka adlar altında finansal destek ödemelerinde bulunulduğunu, Rekabet Kurulunun 12.03.2009 tarihli bildirimi nedeniyle müvekkili lehine tanınan kira hakkının ve bayilik anlaşmasının 18.09.2010 tarihini aşan sürelerinin geçersiz kılındığını, bu nedenle müvekkilince ödenen tutarların geçersiz kalan süreye tekabül eden kısımlarının sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iadesinin gerektiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıya ödenen peşin kira bedelinin geçersiz kılınan süresine tekabül eden kısmının denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanacak güncelleştirilmiş miktarı olan 370.447,28 TL’nin davalı Başakşehir Petrol A.Ş.’den ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, prim, yatırım destek ve/veya her ne nam altında olursa olsun ödenen ticari teşvik bedellerinin işlememiş süreye tekabül eden kısmının denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanacak güncelleştirilmiş miktarı olan 107.984,33 TL’nin davalı Sezin Petrol A.Ş.’den ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, kalıcı yatırımlar bedelinin işlememiş süreye tekabül eden kısmının denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanacak güncelleştirilmiş miktarı olan 70.773,56 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2.Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya tanınan intifa hakkı ve bayilik anlaşması nedeniyle 250.000,00 TL bedelli teminat mektubu verildiğini, müvekkilinin davalıya borcu olmadığı halde davalının teminat mektubu bedelini tazmin ettiğini, müvekkilinin bu nedenle ticari itibarının da zedelendiğini ileri sürerek haksız olarak tahsil edilen 250.000,00 TL’nin davalıdan istirdatına, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tazminine karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle asıl davada talep edilen meblağların teminat mektubunun nakde çevrildiği 16.09.2011 tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Asıl davada davalı Başakşehir Petrol A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; kira sözleşmesinin müvekkilinin isteği dışında sona erdiğini, müvekkilinin sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olmadığını, alınan bedelin akaryakıt istasyonu için kullanıldığını, davacının ancak 156.666,00 USD karşılığı 232.963,00 TL talep edebileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Asıl davada davalı Sezin Petrol A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.

3.Birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; teminat mektubu bedelinin müvekkilinin Sezin Petrol A.Ş.’den olan 357.984,33 TL prim bedeli alacağından mahsup edilerek asıl davanın açıldığını, davacının aktif husumetinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile iyiniyetli iade yükümlüsü davalı Başakşehir A.Ş.’nin, iade mecburiyetini öğrendiği anda (kiranın bitiş tarihi olan 18.09.2010 tarihinde) malvarlığında davacı tarafından istirdatı istenen kazandırmanın mevcut bulunup bulunmadığının dosyadan anlaşılamadığı, taraflar arasındaki 24.08.2004 tarihli kira sözleşmesinin 7. maddesinde “Kiracı BP’nin ihtiyarı dışında herhangi bir resmi makamın emir, karar veya müdahalesi gibi sebeplerle mecurda akaryakıt satış ve servisinin yapılamaması durumunda kiralayan Başakşehir A.Ş. 10 yıllık süre için kendisine ödenen peşin kiranın işlememiş bölümünü kiracıya nakden ve defaten derhal iade etmeyi kabul ve taahhüt eder” hükmünün düzenlendiği, bakiye süre 47 ay olup iadesi gereken kira bedeli toplamının 156.651 USD (234.663,19 TL) hesaplandığı, buna göre davacının davalıdan 234.663,19 TL talep edebileceği, USD olarak ele alınan kira üzerine herhangi bir denkleştirme yapılamayacağı, tespit edilen alacağa 18.09.2010 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi işletilmesi gerektiği, davacı ile davalı Sezin Petrol A.Ş. arasında 14.10.2004 tarihinde imzalanan sözleşmenin süresinin 5 yıl olduğu, sözleşmenin 14.10.2009 tarihinde sona erdiği, sözleşmenin yenilenmesi söz konusu olmaksızın sözleşmenin taraflar arasında yaklaşık 11 ay daha uygulandığı ve davacı ile diğer davalı arasındaki kira sözleşmesinin son bulduğu 18.09.2010 tarihinde sona erdiğinin anlaşıldığı, her iki sözleşmenin bileşik sözleşme niteliğinde olduğu, taraflar arasında yeni bir anlaşma akdedilmediğinden sözleşmenin yenilenmesinden bahsedilemeyeceği, davacının davalıya “prim”, “yatırım destek” ve ticari teşvik bedelleri ödediğinin anlaşılmakta ise de sözleşme 5 yıl süre boyunca yürürlükte kaldığına göre, davacının prim, yatırım destek ve ticari teşvik ödemelerinin amacına ulaştığı, davalı Sezin Petrol’ün herhangi bir iade yükümü altında bulunduğundan söz edilemeyeceği, kalıcı yatırımların davalı Sezin Petrol’den talep edilemeyeceği, 10 yıl süreli kira sözleşmesinin 1-2-3-4. maddelerinde kira konusu taşınmaz üzerinde halihazırda akaryakıt satış ve servis istasyonu bulunduğunun ifade edildiği, dosyada bulunan Kocaeli İdare Mahkemesinin 31.05.2007 tarihli 2006/1854 E., 2007/959 K. sayılı kararında söz konusu yapıya 1968 yılında inşaat ruhsatı ve yapı kullanma izni alındığı, yapıda imar mevzuatınca ruhsata tabi bir uygulama yapılmadığı, restorasyon yapılan işlerin zemin kaplaması, asma tavan yapılması vb. basit tamir ve tadilatlar olduğu ve ruhsata tabi olmadığının anlaşıldığı belirtilerek yıkıma yönelik dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığının belirtildiği, kira sözleşmesinin 2. ve 4. maddelerinde servis istasyonunda inşaat ve sair tadilat işlemleri yapılacağı öngörülmüş ise de 4. madde hükmüne göre akaryakıt istasyonundaki inşaat ve sair tadilat işlemlerinin gerekli hür türlü ruhsat ve izinlerin tüm masrafları uhdesinde kalmak üzere kiralayan davalı Başakşehir A.Ş. tarafından karşılanacağından davacının talebinin sözleşme ile uyuşmadığı, sözleşme metninden çıkan anlamın, tüm masrafların kiralayan Başakşehir A.Ş. tarafından üstlenileceği olduğu, davacı kiracının kalıcı yatırımlara ilişkin istirdat talebi sözleşmeye aykırı olduğundan, davacı taraf sözleşmenin 4. maddesinde öngörülmesine rağmen tüm masrafları davalı Başakşehir A.Ş.’nin değil de kendisinin üstlendiği konusunda yazılı sözleşmenin hüküm ve kuvvetini değiştiren yeni bir yazılı delil ile iddiasını ispat etmek zorunda olup bu husustaki ispat külfeti davacı tarafından yerine getirilmediğinden davacının, davalı Başakşehir A.Ş.’den, kalıcı yatırımların işlememiş olan süreye tekabül eden kısmına yönelik talepte bulunamayacağı, asıl davada davalı Sezin Petrol’ün BP Petrolleri A.Ş.’ye karşı sözleşmeye aykırılığı bulunmadığı, teminat mektubunu veren ve bu bedeli bizzat ödediği Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.’nin 16.09.2011 tarihli dekontundan anlaşılan davacı …’in, haksız paraya çevirme dolayısıyla 16.09.2011 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte teminat mektubu tutarı olan 250.000,00 TL’nin kendisine tazminini isteyebileceği, birleşen davada manevi tazminat koşulları oluşmadığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, 156.651,00 USD karşılığı 234.663,19 TL kullanılmayan süreye isabet eden kira alacağının 18.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı Başakşehir Petrol Ürünleri A.Ş.’den tahsiline, davacının ticari teşvik bedelleri yönünden davalı Sezin Petrol Ür.A.Ş. aleyhine açtığı davanın reddine, davacının kalıcı yatırımlar yönünden her iki davalı aleyhine açtığı davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile 250.000,00 TL teminat mektubu bedelinin davalıdan 16.09.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili, asıl davada davalı Başakşehir Petrol Ür. A.Ş. vekili ve birleşen davada davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; kira bedelinin güncelleme yapılmaksızın iadesine karar verilmesinin doğru olmadığını, denkleştirici adalet ilkesinin dikkate alınması gerektiğini, Yargıtay’ın da bu konuda emsal kararları olduğunu, sabit yatırım bedelinin davalı Başakşehir Petrol Ür. A.Ş.’den talep edilemeyeceği yönündeki tespitin hatalı olduğunu, kira sözleşmesinin 4. maddesinde kararlaştırılan hususun inşaat ve tadilat bedellerine ilişkin değil, alınacak izin ve ruhsatlara ilişkin olduğunu, sabit yatırım bedelinin müvekkilince karşılandığının dosyaya sunulan faturalar, virman talimatı ve bilirkişi raporları ile sabit olduğunu, 10.05.2017 tarihli bilirkişi raporunda yatırımların müvekkilince sağlandığının, sözleşme sona erdikten sonra da kullanılmaya devam edildiğinin ve taşınmaza değer kattığının tespit edildiğini, bu tespitlere rağmen talebin reddinin doğru olmadığını, davalı Sezin Petrol Ür. A.Ş.’ye ödenen prim, yatırım desteği ve ticari teşvikler yönünden iade borcunun bulunmadığı kararının hatalı olduğunu, 302.429,77 TL ve 162.557,98 TL bedeli bu ödemeler karşısında istasyonun inşasının ve iyileştirmesinin sağlandığını, yapılan harcamaların istasyon iyileştirme teşvik primi adı altında müvekkiline faturalandırıldığını, protokolde de yapılacak inşaat işlerinin belirlendiğini ve bedelinin müvekkilince karşılanmasının kararlaştırıldığını, 10.05.2017 tarihli raporda bu hususun tespit edildiğini, davalıya peşin satış teşvik primi adı altında yapılan ödemenin aslında inşaat ve sabit yatırım bedeli olduğunu ve güncellenmiş değerinin iadesi gerektiğini, birleşen davada verilen kararın hatalı olduğunu, müvekkilinin davalı Sezin Petrol Ür. A.Ş.’den teşvik prim ve diğer prim bedelleri yönünden alacaklı olduğunu, birleşen dava dilekçesinde faiz talep edilmemişken faize hükmedilmesinin doğru olmadığını, ıslah yoluyla dahi talep edilemeyeceğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yasal faiz talep edilebileceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının aleyhe hükümlerinin kaldırılmasını istemiştir.

2.Asıl dava davalı Başakşehir Petrol A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; iyiniyetli sebepsiz zenginleşenin elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği kısmın dışında kalanı geri vermekle yükümlü olduğunu, davacının dava öncesi ihtarı ile sözleşmeyi feshettiğini ve bu nedenle müvekkilinin kira kaybına uğradığını, ihtardan sonra taşınmazın müvekkiline teslim edilmediğini, alt kiracı tarafından kullanılmaya devam edildiğini, müvekkilinin bu kayıplarının dikkate alınmadığını, kira sözleşmesinin 4. maddesi uyarınca müvekkilince yapılan masrafların da düşülmesi gerektiğini, teminat mektubunu verecek kişi bu teşebbüsü kontrol eden kişi değilse sözleşmenin rekabet hukukuna aykırılığı bulunmadığından sözleşmenin davacı tarafça feshinin hukuka aykırı olacağını, aksi kabul edildiğinde ise mahsup taleplerini dikkate alınması gerektiğini, temerrüt şartları oluşmadığından 18.09. 2010 tarihinden itibaren faiz işletilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.

3.Birleşen davada davacı … vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; manevi tazminat isteminin reddinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dilekçesinde faiz talep edilmemiş ise de 22.10.2015 tarihli ıslah dilekçesinde faiz talebinde bulunulmuş olup ıslahla faiz talep edilmesine yasal bir engel bulunmadığı, birleşen dava öncesi davalının temerrüde düşürüldüğüne dair ihtara rastlanılmadığından; ancak dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin mümkün olduğu sair hususlar bakımından İlk Derece Mahkemesi hükmünün yerinde olduğu gerekçesiyle davacı-birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekilinin asıl davaya yönelik ve birleşen davanın davacısı … vekilinin birleşen davaya yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine, davacı-birleşen davada davalı bp petrolleri A.Ş. vekilinin birleşen davaya yönelik ve asıl dava davalısı Başakşehir Petrol Ür. A.Ş. vekilinin asıl davaya yönelik istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle asıl davanın kısmen kabulü ile 156.651,00 USD karşılığı 234.663,19 TL kullanılmayan süreye isabet eden kira alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı Başakşehir Petrol Ür. A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, davacının ticari teşvik bedelleri yönünden davalı Sezin Petrol Ür. A.Ş. aleyhine açtığı davanın reddine, davacının kalıcı yatırımlar yönünden her iki davalı aleyhine açtığı davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, 250.000,00 TL teminat mektubu bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili, asıl davada davalı Başakşehir Petrol Ür. Tic. A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

2.Asıl davada davalı Başakşehir Petrol Ür. A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürelen benzer sebeplerle kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bayilik sözleşmesinin sona ermesi nedeniyle alacak taleplerinin yerinde olup olmadığına, faiz başlangıcına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-birleşen davada davalı BP Petrolleri A.Ş. vekili, asıl davada davalı Başakşehir Petrol Ür. A.Ş. vekilince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Takdir olunan 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl dava yönünden taraflardan alınarak yek diğerine verilmesine,

Takdir olunan 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin birleşen dava yönünden birleşen davada davalıdan alınarak birleşen davada davacıya verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.