Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/3799 E. 2022/6178 K. 22.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3799
KARAR NO : 2022/6178
KARAR TARİHİ : 22.09.2022

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Kırklareli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10.11.2020 gün ve 2019/624 – 2020/489 sayılı kararı onayan Daire’nin 15.02.2022 gün ve 2020/8239 – 2022/1110 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalı bankadan 50.000,00 TL tutarlı 6004356847 ve 25.000,00 TL tutarlı 6004356998 numaralı kredi kullandığını, 09.05.2013 tarihinde kredilerin tamamını ödemiş olmasına rağmen taşınmazında bulunan ipoteğin davalı tarafından haksız olarak kaldırılmadığını, gerekçe olarak 24.05.2010 tarih ve 6004323857 numaralı dava dışı 3. kişiye kefil olmaktan kaynaklanan borcun halen ödenmediğinin gösterildiğini, davacı tarafında icra takibine itiraz nedeniyle davalı tarafından açılan itirazın iptali davasında Kırklareli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/61 esas sayılı dosyasında davacının kefaletten dolayı borçlu olmadığına karar verildiğini, davacının ipoteğe konu kefil olduğu borcu kapatmasına, bu hususta davalı taraftan ibraname almasına rağmen davalının ipoteği kaldırmadığını iddia ederek davacının borçlu olmadığının tespitine, ipoteğin fekkine, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının dava dışı Hasan Ataman ile 24.05.2010 tarihinde imzalanan sözleşmede kefaletinin bulunduğunu, dava dışı Hasan Ataman’ın davalı bankaya kredi kartı, kredili bankomat riski ve karşılıksız çıkan çekleri sebebiyle borçlarının devam ettiğini, davacının vermiş olduğu ipoteğin 24.05.2010 tarihinde imzalanan kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan tüm kredilerin teminatını teşkil etmesi ve bu kredilerle ilgili riskin devam etmesi nedeniyle ipoteğin haklı olarak kaldırılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, Kırklareli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/61 esas, 2014/132 karar sayılı ve Kırklareli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/498 esas, 2016/388 karar sayılı dava dosyalarının incelenmesinden, davacı …’in davalı bankaya dava dışı Hasan Ataman’a kullandırılan kredilere kefaletten kaynaklanan bir borcunun bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, ipoteğin kaldırılmasına, davanın davacının manevi tazminat istemi yönünden kesinleştiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına dair hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce onanmasına karar verilmiştir.
Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 168,30 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 22/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.