Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/3073 E. 2022/4180 K. 30.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3073
KARAR NO : 2022/4180
KARAR TARİHİ : 30.05.2022

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki davadan dolayı Biga 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23.09.2021 gün ve 2021/105 E. – 2021/278 K. sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle 6100 sayılı Kanunun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Dava, 60.703,25 TL alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali isteminden kaynaklanmaktadır. İlk Derece Mahkemesince verilen 03.11.2017 tarih 2017/220 E. – 2017/375 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin 16.03.2018 tarih 2018/203 E. – 2018/383 K. sayılı karar ile istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği, bu kararın temyizi üzerine Dairemizin 02.11.2020 tarih 2020/2644 E. – 2020/4628 K. sayılı kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Davanın istinaf ve temyiz ile ilgili yargılama aşamalarında HMK’nın istinaf ve temyize ilişkin hükümleri uygulanmış olup, bu haliyle İlk Derece Mahkemesince verilen 23.09.2021 tarihli kararın temyiz incelemesinde temyiz kesinlik sınırı açısından da HMK hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. İlk Derece Mahkemesi’nin karar tarihi olan 23.09.2021 itibariyle temyiz kesinlik sınırı 78.630,00 TL olup bu meblağın altında kalan hükümlerin 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a. bendi uyarınca kesin nitelikte olduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacı için reddedilen 60.703,25 TL’nin temyiz kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK’nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 30/05/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Uyuşmazlık, İlk Derece Mahkemesi kararına davalının vaki istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın temyizi sonucu bozulması üzerine İlk Derece Mahkemesince verilen kararda temyiz kesinlik sınırına ilişkindir.
6100 sayılı HMK 341 maddesinde istinaf kanun yoluna başvurulabilen kararlar, HMK 361 ve 362 maddelerinde ise temyiz edilebilen ve temyiz edilemeyen kararlar düzenlenmiştir.
HMK 341/2 maddesinde miktar ve değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığına ilişkin kararların kesin olduğu öngörülmüş olup bu sınır İlk Derece Mahkemesi kararı tarihi itibariyle 5.880,00 TL’dir.
HMK 362/1-a maddesinde de miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararları hakkında temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı düzenlenmiş olup İlk Derece Mahkemesi karar tarihi itibari ile de bu sınır 78.630,00 TL’dir.
Bir mahkeme kararının temyiz edilip edilmeyeceği belirlenirken temyiz hakkının doğduğu (kararın verildiği) tarihteki hukuksal durum esas alınmalı, karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmü temyiz sınırı yönünden hangi düzenlemeyi içeriyor ise ona bağlı kalınmalıdır.
Yasa’da İlk Derece Mahkemesince verilen kararların temyiz edilmesi halinde kesinlik sınırının tespitine dair açık bir hüküm bulunmadığından HMK 341/2 maddesindeki düzenlemenin dikkate alınması gereklidir. (HGK 24.06.2021 gün 2021/4-307-833, HGK 14.12.2021 gün 2019/10-591 E., 2021/1679 K.)
Bu halde dava değerine, İlk Derece Mahkemesi karar tarihine ve bu tarihteki HMK 341/2 maddesinde düzenlenen sınıra göre İlk Derece Mahkemesi kararı temyizi kabil olup işin esasının incelenmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenle İlk Derece Mahkemesi kararının kesin olduğuna ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.