Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/3019 E. 2023/2650 K. 03.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3019
KARAR NO : 2023/2650
KARAR TARİHİ : 03.05.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2017/332 Esas, 2022/110 Karar
HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin geçimini hamallık yaparak sağladığını, davalı banka tarafından müvekkilinin dava dışı Laloğlu firmasından aldığı bir araç için 30.000,00 TL’lik taşıt kredisi kullandığı ve bu kredi borcunun ödemediğinden bahisle icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin davalı bankadan kredi kullanmadığını, iddia edilen kredi ile ilgili herhangi bir evrakta imzasının bulunmadığını, müvekkili aleyhine haksız icra takibi başlatıldığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 30.000,00 TL kredi kullandığını, davacıya ihtarname tebliğ edildiğini, ihtarnameye ve icra takibine itiraz edilmediğini, iddiaların yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemece 15.02.2016 tarih, 2015/636 E. ve 2016/87 K. sayılı kararı ile takibe dayanak kredi sözleşmesindeki imzaların davacıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

B. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesinin 19.04.2017 tarih, 2016/8974 E. ve 2017/3166 K. sayılı kararıyla davaya konu genel kredi sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığının bilirkişi raporu ile sabit olduğu, ancak davalı banka tarafından davacıya kredi şeklinde bir ödeme yapılmış ise bu durumda taraflar arasında kredi sözleşmesi ilişkisinin bulunduğunun kabulü gerektiği, mahkemece bankacılık konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla banka kayıt ve defterleri yerinde incelettirilmek suretiyle bilirkişi raporu alınarak, ayrıca dava dışı Laloğlu Ltd. Şti. ve davalı banka görevlileri hakkında açılan Erzurum 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/127 E. sayılı dosya içeriğindeki deliller de değerlendirilmek suretiyle davacıya, banka tarafından herhangi bir kredi ödemesi yapılıp yapılmadığının, davacının bu krediden sorumlu tutulup tutulmayacağı yönünde yapılacak inceleme ve değerlendirme sonucunda bir karar verilmesi gereğine işaret edilerek bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece 16.02.2022 tarih, 2017/332 E. ve 2022/110 K. sayılı kararı ile kredi kullandırım dekontundaki imzanın Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nin 20.01.2022 tarihli raporunda davacı …’in eli ürünü olmadığının tespit edildiği, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları değerlendirildiğinde davalı tarafından davacıya herhangi bir kredi ödemesi yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının Erzurum 4. İcra Dairesinin 2014/3499 E. sayılı dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitine, asıl alacağın %20’si oranındaki 5.356,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yargıtay’ın bozma ilamında dayandığı eksiklik giderilmeden mahkemece karar verildiği, bozma ilamında banka kayıt ve defterlerinin incelenmesinin belirtildiği ancak bilirkişi raporundan da görüleceği üzere bilirkişi incelemesi sırasında ilgili tarihteki evrakların imhaya gönderildiğinin ortaya çıktığını, bunun üzerine bilirkişinin banka yetkilisine sözlü olarak ödeme yapan kişinin dekontta imzası olup olmadığını, araç kredisi kullandırım işlemlerinde satıcıya ödeme yapılması için havale veya virman için talimat alıp almadıklarının sorulduğunu, bilirkişi tarafından bu hususlarda fiziken bir inceleme yapılmadığını, kredi taksit ödeme dekont asıllarının da bankaca imhaya gönderildiği için kredi taksit ödeme dekont asıllarının bilirkişi tarafından incelenemediğini, bu eksikliklerin giderilmesi gerektiğini, kredi kullandırım dekontu üzerinde sadece Adli Tıp Kurumu kaşesinin bulunduğu, belgedeki imzanın Adli Tıp Kurumunca incelenip incelenmediğinin 21.08.2015 tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenmiş rapor içeriğinde belirtilmediğini, belge üzerinde sadece kaşe vurulmuş olmasının o belgenin incelendiği ve hatta imzanın davacıya ait olmadığı şeklinde yorumlanmasının kabulünün mümkün olmadığını, 20.01.2022 tarihli Adli Tıp Kurumundan alınan bilirkişi raporunun da hüküm kurmaya elverişli bulunmadığını, zira bu raporda inceleme konusu yapılan evrakların fotokopi evraklar olduğunu, evrak asıllarının incelenmediğini, evrak asıllarının incelenmediği rapora dayanılarak hüküm kurulmayacağını, davacının işbu davayı açarken kötü niyetli olduğu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı banka tarafından kullandırılan taşıt kredi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (2004 sayılı Kanun) 72 nci maddesi.

3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

03.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.