Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/2928 E. 2023/6882 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2928
KARAR NO : 2023/6882
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

MAHKEMESİ :Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI :2020/744 Esas, 2022/99 Karar
HÜKÜM :Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ :Ankara 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI :2018/225 E., 2019/439 K.

Taraflar arasındaki Yeniden Değerlendirme ve İnceleme Kurulu (YİDK) kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı TPMK vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “CAFFE NERO” markasının tanınmış olduğunu, tüketicilerin zihninde bitişik olarak “CAFENERO” şeklinde yer edindiğini, davacı markasının “CAFFE” ve “NERO” kelimelerinin, davalı markasının ise “CAFE” ve “NER” ibarelerinin birleştirilmesi ile oluşturulduğunu, “CAFFE NERO” ve “Cafener” markaları arasında “o” harfinden kaynaklı tek harf farklılığının bulunduğunu, davacı markasının “Ka-fe-ne-ro” ve davalı markasının da “Ka-fe-ner” olarak telaffuz edileceğini, taraf markalarının 43. sınıfa konu hizmetler bakımından görsel ve işitsel olarak iltibas yarattığını, davalı başvurusunun kötü niyetli tescil olarak değerlendirilebileceğini ileri sürerek 2018-M-2715 sayılı YİDK kararının iptali ile tescile bağlanmış ise 2016/103963 başvuru sayılı “Cafener” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı … davaya cevap vermemiştir.

2.Davalı TPMK vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taraf markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, bu açıdan 556 sayılı Markaların Korunması Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname’nin (556 sayılı KHK) 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki iltibas koşulu oluştuğundan başvuru markasının kapsamında yer alan 43. sınıftaki “yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği, diğer kısımlarda ise iltibas oluşmadığı gibi bu kısımlarda davalının marka başvurusu dolayısıyla davacının tanınmış olduğu iddia edilen markasından haksız yarar sağlanabileceği, onun itibarına zarar verebileceği veya onun ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği somut delillerle kanıtlanmadığı, diğer yönden davalı marka başvurusunun kötü niyetli yapıldığı da kanıtlanmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, dava konusu 2018-M-2715 sayılı YİDK kararının dava konusu edilen 2016/103963 sayılı başvuru markasının kapsamında yer alan 43. sınıftaki “yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” yönünden iptaline, dava konusu marka tescilli olmadığından hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı TPMK vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; başvurunun tescil edilmek istendiği 43. sınıftaki tüm hizmetler bakımından karıştırma ihtimali bulunduğunu, marka kapsamlarının tümünün benzer kabul edilmesi gerektiğini, dava konusu YİDK kararının tümünün iptaline karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin markasının tanınmışlığı hususunda bir şüphe olmadığını, ayrıca davalının kötü niyetli bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı TPMK vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun aksi yönündeki kararın yerinde olmadığını, markaların sahip olduğu bütünsel algı itibariyle orta düzeydeki tüketiciler nezdinde karıştırma ihtimali bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının başvurusunun kapsamında bilinan 43. sınıfta; Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri ve Geçici konaklama sağlanması hizmetleri ile davacının itirazına mesnet gösterdiği markalarının kapsamında bulunan 43. sınıfta, Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri: Restoran hizmetleri, self servis restoran hizmetleri, lokanta hizmetleri, kafeterya hizmetleri, cafe hizmetleri, kantin hizmetleri, kokteyl salonu hizmetleri, snack bar hizmetleri, bar hizmetleri, ikram hizmetlerinin benzer alıcı çevresine hitap ettikleri, benzer ihtiyaçları gidermede kullanıldıkları, son kullanıcıların benzer olduğu, birbiri yerine ikame edilebilme ile rekabet etme olanaklarının bulunduğu anlaşılmakla bu hizmetlerin benzer olduğu anlaşılmıştırBu nedenlerle mahkemece davanın yukarıda açıklanan hali benzer bulunan hizmetler yönünden kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru bulunmadığı gerekçesiyle davalı TPMK vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabulüne ile TPMK’nın 2018-M-2715 sayılı YİDK kararının dava konusu edilen 2016/103963 sayılı başvuru markasının kapsamında yer alan 43. sınıftaki “yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” ve “Geçici konaklama sağlanması hizmetleri” yönünden iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, dava konusu marka tescilli olmadığından hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı TPMK vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı TPMK vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleri ile temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi.

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı TPMK vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.