Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/2684 E. 2023/6317 K. 31.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2684
KARAR NO : 2023/6317
KARAR TARİHİ : 31.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali ile markanın hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davacı vekili ve duruşma istemi olmaksızın davalı Türk Patent vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne, dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “KÜLTÜR” ibareli markaların Türk Patent nezdinde adına tescilli olduğunu, davalı şirketin 03.07.2018 tarihinde 2018/62364 sayılı “onadım kültür okulları” ibareli 16, 41 ve 43 üncü sınıflarda bulunan marka başvurusuna müvekkilinin gerçek ve üstün hak sahipliği, önce kullanım, tescilli ve tescilsiz markalara benzerlik, kötü niyet ve haksız rekabet gerekçeleriyle itiraz ettiğini, söz konusu itirazın 05.08.2019 tarih 2019-M-6319 sayılı YİDK kararı ile reddine karar verildiğini, oysa “Kültür Koleji”, “Kültür Okulları”, “Kültür Eğitim Kurumları” unvan ve markalarının müvekkili ile özdeşleştiğini ve maruf kılındığını, davalı markasının esaslı unsurunun “kültür” ibaresi olduğunu, davalının Kültür ibaresini kullanmaya başladığı ilk andan itibaren bariz olarak kötü niyetli davrandığını, müvekkilinin kültür markası üzerinde üstün ve gerçek hak sahipliği konusunda birçok bilirkişi raporu ile kesinleşmiş mahkeme kararlarının bulunduğunu ileri sürerek Türk Patent YİDK’in 2019-M-6319 sayılı kararının iptaline, marka tescil edilmişse hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı Demsan Özel Öğretim Kurumları Ulaştırma ve Yayıncılık A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin markalarını ciddi ve yoğun şekilde kullanarak markalarına ayırt edici nitelik kazandırdığını, “onadım” esas unsurlu birçok markasının ve bu markalara dayalı kazanılmış hakkının bulunduğunu, müvekkiline ait davaya konu marka bakımından esas unsurun “onadım” ibaresi olduğunu, müvekkiline ait marka ile davacı markalarının hitap ettiği kesimin bilinç düzeyinin yüksek olduğunu, bu nedenle de markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, “Kültür” ibaresinin ayırt ediciliği düşük bir işaret olduğunu, kötüniyet iddiasının yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Davalı Türk Patent vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu marka başvurusunun 41 inci sınıfta bulunan “Eğitim ve öğretim hizmetleri”nin itiraza mesnet markalarda yer aldığı, bu hizmetler bakımından sınıfsal benzerliğin mevcut olduğu, “kültür” ibaresinin 41 inci sınıf hizmetler için doğrudan tanımlayıcı bir halinin bulunmadığı, soyut ve somut olarak ayırt ediciliğinin bulunduğu, esasen davacının esas ve ayırt edici unsuru olan “KÜLTÜR”, “KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ” ve “İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ” ibareli markalarını uzun yıllardan bu yana yoğun ve yaygın biçimde Türkiye’de okuryazar herkesin az çok bilebileceği bir seviyede bilinmesini tesis edecek şekilde kullandığı, markalarda yer alan diğer şekillerin ifade edilmesinin ve hatırda tutulmasının mümkün olmaması, esasen diğer sözcük unsurlarının tanımlayıcı ve bir kısımının da herkesin kullanımına açık nitelikte bulunması sebebiyle markaların asıl ve ayırt edici unsurunun “KÜLTÜR” olarak kabulünün hukuka uygun olacağı, kırmızı renkli muhtelif şekil unsurları ile içinde “Kültür” kelimesinin 41 inci sınıfta bulunan “Eğitim ve öğretim hizmetleri” bakımından bu ibarenin yaygın olarak kullanıldığı, davalı şirkete ait markanın ise “onadım kültür okulları” ibaresinden oluştuğu, “okulları” ibaresinin özellikle 41 inci sınıfta bulunan “Eğitim ve öğretim hizmetleri” bakımından tanımlayıcı olduğu gözetildiğinde markaların karşılaştırılmasında dikkate alınmaması gerektiği, “onadım” ibaresinin tescil edilmek istenen ürün ve hizmetleri doğrudan tanımlamadığı, somut ayırt ediciliğinin bulunduğu, 41 inci sınıfta bulunan “Eğitim ve Öğretim Hizmetleri” bakımından tesis edilen YİDK kararı yerinde olmadığı, bu hizmet altsınıfı bakımından gerek 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) altıncı maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları gereği ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, bu hizmetin marka başvurusundan çıkartılması gerektiği, ayrıca davalı şirket ile dava dışı şirket arasında organik bağ bulunduğu, “Kültür” ibaresini esas unsur olarak barındıran davaya konu marka başvurusu bakımından davalı şirketin de kötüniyetli olduğu anlaşıldığından, kötüniyet iddiasına dayalı hükümsüzlük isteminin kabulünün gerektiği, YİDK kararının iptali bakımından davacı tarafından ileri sürülen diğer iddiaların yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının iptali isteminin kısmen kabulü ile 41 inci sınıfta bulunan “Eğitim ve öğretim hizmetleri” bakımından 2019-M-6319 sayılı YİDK kararının iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, hükümsüzlük isteminin kabulü ile davalı şirkete ait 2018/62364 sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilince dava konusu başvuruya itiraz aşamasında da kötüniyet hususuna son derece geniş yer verildiğini ve delillerin sunulduğunu, kurum kararlarında da kötüniyet itirazının kabul edilmediğini, YİDK kararının gerek marka benzerliği ve iltibası gerekse de kötüniyet gerekçesiyle tüm sınıflar yönünden iptal edilmesinin gerektiğini, başvuru makasının sadece 41 inci sınıf “eğitim hizmetleri” alanında değil, tüm tescil kapsamı için de iltibas oluşturduğunu, zira müvekkilinin 16 ve 43 üncü sınıflarda da tescilli markalarının ve tescilsiz kullanımlarının bulunduğunu, başvurusunun hükümsüz kılınacağını bilen davalının, tekrar kendi adına “kültür” ibareli marka başvurusu yapmayarak organik ve idari ortaklığı/bağı olan davalı şirket adına “Kültür”, “Kültür Koleji” ibareli marka başvuruları yapmaya başladığını ve böylelikle mahkeme kararlarını bertaraf etme girişiminde bulunduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2. Davalı Demsan Özel Öğretim Kurumları… A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin başvurusunda ayırt edici unsurunun “onadım” ibaresi olduğunu, “kültür” kelimesinin ayırt ediciliğinin son derece düşük bulunduğunu, bu nedenle markalar arasında karıştırılma riskinin bulunmadığını, davacının marka üzerinde gerçek hak sahibi olduğu iddialarının da çürütüldüğünü, mahkemece müvekkili şirketin dava konusu markasındaki asıl unsurun “kültür” ibaresi olduğunu belirtmesinin kabul edilebilir olmadığını, müvekkil şirketin herhangi bir kötüniyeti mevcut olmayıp bu hususun bilirkişi raporunda da “taraf markaları üzerinde karışıklık bulunmadığı, hal böyle olunca da müvekkili şirketin marka başvurusunda kötü niyetli olduğunun da söylenemeyeceği” belirtilmek suretiyle açıklandığını savunarak kararın aleyhe olan kısmının kaldırılmasını istemiştir.

3. Davalı Türk Patent vekili istinaf dilekçesinde özetle; bir bütün olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle tarafların markaları arasında 6769 sayılı Kanun’un altıncı maddesinin birinci fıkrası anlamında benzerlik bulunmadığını, “Kültür” ibaresinin zayıf olduğunu, kullanılan diğer ibarelerin başvuruya yeterli ayırt edicilik kattığını, 41 inci sınıf hizmetlerin tüketicilerinin de bilinçli olduklarını, davacının anılan ibareye aynı Kanun maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca kullanım yoluyla ayırt edicilik de kazandırmadığını ileri sürerek YİDK kararın iptali kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı Demsan A.Ş. ile dava dışı Metod Eğitim A.Ş.’nin birbirinden bağımsız tüzel kişilikleri olan, halen bu tüzel kişiliklerini muhafaza eden, iki ayrı şirket olduğu, davalı şirketle Bilişim A.Ş. arasında organik bağ bulunduğu sonucuna ulaşılmasının tüzel kişilik perdesinin kaldırılması hallerinden hiç birisine uymadığı, yazılı gerekçelerle mahkemece davalı şirketin başvurusunda kötü niyetli olduğunun kabul edilmesinin doğru görülmediği, “kültür” ibaresinin tescili istenilen 41 inci sınıf hizmetler yönünden doğrudan tanımlayıcı bir niteliği bulunmadığı, ayırt edici gücünün zayıf olduğunun da kabulü gerektiği, dava konusu başvurunun ise “onadım kültür okulları” ibaresinden oluştuğu, 41 inci sınıf hizmetlerin ortalama yararlanıcısı olan kimseler gözetildiğinde başvuru konusu ibarenin asli unsurunun da “onadım” ibaresinden oluştuğu sonucuna varıldığı, dolayısıyla bir bütün olarak başvuru konusu ibare ile redde mesnet markalar karşılaştırıldığında, iltibas ihtimaline yol açacak nitelikte bir benzerlikten söz etmenin mümkün olmadığı, markalar arasında kısmi bir anlamsal benzerlik bulunmakta ise de Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 25.05.2016 tarih, 2015/10945 E., 2016/5739 K. sayılı ilamında da kabul edildiği üzere 41 inci sınıf hizmetlerin kullanıcılarının dikkatli ve seçici kişilerden oluştuğu da gözetildiğinde, aralarında görsel ve işitsel benzerlik bulunmayan başvuru ile redde mesnet markalar arasında iltibas tehlikesinin bulunmadığı, başvuru konusu ibareye yapılan eklerle davacı markalarından yeterince ayırt ediciliğin sağlandığı, aksinin kabulü halinde 41 inci sınıf hizmetler yönünden ayırt ediciliği düşük “kültür” ibaresinin davacıların tekeline bırakılması gibi bir sonucun doğacağı, tarafların markaları arasında 6769 sayılı Kanun’un altıncı maddesinin birinci fıkrası anlamında bir benzerlik olmadığının kabul edilmesi gerekirken yazılı şekilde 41 inci sınıfta bulunan “Eğitim ve öğretim hizmetleri” bakımından, taraf markalarının benzer olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin doğru görülmediği, davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine gelince, davalının marka tescil başvurusu kapsamında yer alan 16 ve 43 üncü sınıf ürün ve hizmetlerin de davacı markalarının kapsamındaki ürün ve hizmetlerle aynı türden olduğu, malların ve hizmetlerin tüketicilerinin ortalama bilinç düzeyinde olduğu nazara alındığında, yukarıdaki bentte 41 inci sınıf hizmetler için yapılan açıklamaların bu sınıflar için geçerli olmayacağı, diğer bir deyişle “Kültür” ibaresinin 16 ve 43 üncü sınıf emtia yönünden zayıf kabul edilemeyeceği, sonuçta davalının marka tescil başvurusunda, anılan emtia yönünden asıl unsurlardan birisi olan “Kültür” ibaresinin yer almasının, taraf markaları arasında iltibas ihtimaline yol açacağının anlaşıldığı, kararın bu yönden de davacı yararına kaldırılması gerektiği gerekçesiyle taraf vekillerinin yerinde görülmeyen diğer istinaf itirazlarının esastan reddine, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, YİDK kararının iptali isteminin kısmen kabulü ile 16 ncı sınıfta bulunan “Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler. Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar. Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar.” malları ile 43 üncü sınıfta bulunan “Gündüz bakımı (kreş) hizmetleri.” hizmetleri bakımından 2019-M-6319 sayılı YİDK kararının iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, hükümsüzlük isteminin kısmen kabulü ile davalı şirkete ait 2018/62364 sayılı markanın 16 ncı sınıfta bulunan “Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler. Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar. Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar.” malları ile 43. sınıfta bulunan “Gündüz bakımı (kreş) hizmetleri.” hizmetleri bakımından kısmen hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalı Türk Patent vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle ve dava dışı şirketi ile davalı şirket arasında organik bağın bulunduğunu, bu şirketin “kültür” ibareli marka başvurularının reddedilmesi nedeniyle bu sefer davalı şirket yoluyla bu markaların alınmaya çalışıldığını, kötü niyetli davranıldığını savunarak kararın kaldırılmasını istemiştir.

2.Davalı Türk Patent vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci ve ikinci alt bentleri,

2.6769 sayılı Kanun’un altıncı maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ve davalı Türk Patent vekilince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz davalı Türk Patent’e yükletilmesine,

Davacı harçtan muaf olduğundan ödediği temyiz ilam harcı ve temyiz başvuru harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.