Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/2642 E. 2023/2200 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2642
KARAR NO : 2023/2200
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/739 Esas, 2021/617 Karar
HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının lehtar olduğu iki bonoyu tahsil amacıyla avukatına verdiğini, bonolardan birinin icra dosyasında tahsil edildiğini, diğer bononun ise haricen tahsil edilmesine rağmen davalının eline geçerek takibe konu edildiğini, savcılığa şikayette bulunduklarını ileri sürerek senedin iptali ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen (İlk) Karar
Mahkemece 18.09.2013 tarihli, 2011/939 E. ve 2013/551 K. sayılı kararı ile davalının savcılık ifadesinde senedi aldığını beyan ettiği kişinin ciro silsilesinde olmadığı, davalının yalnızca bu beyanının davacının davalıya borcu olmadığını ispat ettiği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının takip konusu senet dolayısıyla borçlu olmadığının tespitine ve davalının %40 oranında tazminata mahkum edilmesine karar verilmiş, davalı vekili temyiz etmiştir.

B. Bozma Kararı
Yargıtay (kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 07.05.2018 tarihli, 2016/17416 E. ve 2018/2942 K. sayılı kararında, davacının bononun bedelsiz olduğu hususunda Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı şikayet üzerine Serik Sulh Ceza Mahkemesinde bedelsiz senedi kullanma suçundan dolayı davalı hakkında kamu davası açıldığı, mülga 818 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (mülga 818 sayılı Kanun) 53 üncü ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74 üncü maddesi hükmü uyarınca ceza mahkemesince verilen mahkumiyet kararlarına ilişkin maddi olgu hukuk hakimini bağlayacağından, mahkemece ceza mahkemesi dosyasının sonucunun beklenerek bir karar verilmesi gereğine işaret edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; Serik 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/323 E. ve 2018/74 K. sayılı mahkumiyet kararının kesinleştiği, 6098 sayılı Kanun’un 74 üncü maddesi gereği ceza hakiminin mahkumiyet kararı hukuk hakimini bağlayacağı ve davalının bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulün, davacının davalıya Serik 1. İcra Müdürlüğünün 2009/9134 sayılı dosyasındaki 09.11.2005 tanzim 05.12.2005 vade tarihli 2.500,00 TL’lik senet dolayısı ile borçlu olmadığının tespitine, davalının %40 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bedelsiz senedi kullanma suçuna ilişkin olarak hukuk muhakemelerindeki ispat kurallarının işletilmesi gerektiğini ve ceza mahkemesinece hukuk mahkemesi kararının beklenilmesi gerektiğini, senedin bedelsizlliğinin ancak yazılı delille ispat edilebileceğini, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 1988/1 E. – 1989/2 K. sayılı kararında da bu hususa vurgu yapıldığını, yerel mahkemece delil serbestisi esasına göre yargılama yapan ceza mahkemesi kararının bağlayıcı olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını, davacının şikayeti üzerine yapılan soruşturmada davacının avukatına ilişkin dosyanın tefrik edildiğini, o dosya incelenmeden eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kambiyo senedinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 72 nci maddesi.

2.6098 sayılı Kanun’un 74 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.