YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1967
KARAR NO : 2023/4174
KARAR TARİHİ : 05.07.2023
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/442 Esas, 2021/1208 Karar
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 04.07.2023 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılmış olup hazır bulunan davalı … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı Milko İnş. Taah. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den olan alacağına karşılık 432.000,00 TL tutarındaki çeklerin bedellerini o tarihte davacı şirket müdürü olan davalının şahsi hesabına aktardığını ileri sürerek 432.000,00 TL’nin zimmet tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 30.04.2009 tarihinde çeklerin devredildiğini öğrendiğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini, çeklerin ortaklık cari hesabındaki müvekkili alacağına, hisse devrine, mal paylaşımına mahsuben verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemece 20.04.2016 tarih, 2011/507 E. ve 2016/826 K. sayılı kararı ile davanın kabulüne, 18.05.2016 tarihli ek kararla ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, davacı vekilinin teminat mektubunun iadesine ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, karar davalı vekilince, ek karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
B. Bozma Kararı
Dairemizin 29.11.2018 tarih, 2016/14101 E. ve 2018/7479 K. sayılı kararıyla genel kurul tarafından sorumluluk davası açılması yönünde bir karar alınması için davacı tarafa mehil ve gerektiğinde kesin mehil verildikten sonra sonucuna göre bir hüküm tesisi gerektiği belirtilerek karar resen bozulmuş, usule ilişkin uygulama yapılmaksızın karar verilmesi doğru görülmediğinden ek kararın bozulmasına karar verilmiş, bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin asıl karara yönelik temyiz itirazlarının, davacı vekilinin ise ek karara yönelik sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının cari hesap alacağı bulunduğunu ileri sürüp çeklerin bir bölümünü kendisinin alıkoyduğu, çek bedellerinin bir bölümünün ise şirketten cari hesap alacağı olduğu iddia edilen dava dışı İbrahim’e aktardığını ileri sürmüş ise de şirket kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarına göre bu kişilerin davacı şirketten alacaklı olduklarına ilişkin kayıt olmadığı, her ikisinin davacı şirkete borçlarının bulunduğu, şirketin ortaklarından borç para alması için ortaklar kurulu kararının gerektiği, çek bedellerinin şirket işlerinde kullanıldığının usulüne uygun deliller ile kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 432.000,00 TL’nin 25.10.2011 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; şirket muhasebecisinin davacı şirket yetkilisi… ile birlikte olup müvekkilini dolandırdığını, dava konusu çekleri bilerek kayıtlara işlemediğini, 132.000,00 TL tutarındaki çekin… tarafından alındığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin en fazla 150.000,00 TL’den sorumlu tutulabileceğini, Eyüp’ün çek teslimi sırasında bizzat hazır bulunduğunu, olaya muvafakat verdiğini, Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/174 E. sayılı dosyasında verilen kararın dikkate alınması gerektiğini, bu dosyada verilen kararla davacının iddia ettiği zararı zaten Milko Ltd. Şti.’nden tahsil ettiğini, 23.06.2009 tarihli tutanağın davacı şirket yetkilisi…’ün mal paylaşımı ve ortaklık alacağına mahsuben dava konusu çeklerin verildiğinden haberdar olduğunu gösterdiğini, bilirkişi raporunun dayanak aldığı Şekerbank ekstreleri ile orijinal ekstreler arasında farklar bulunduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6762 sayılı Kanun) 556 ncı maddesinin yollamasıyla 341 inci maddesi ile 336 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
05.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.