YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1963
KARAR NO : 2023/1867
KARAR TARİHİ : 27.03.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/416 Esas, 2020/147 Karar
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafından davalı şirketin hamiline keşide ettiği ve davacının dava dışı şirketten ciro yoluyla teslim aldığı çeke dayalı olarak çek borçlularına yönelik genel haciz yoluyla takip başlatıldığını, ancak davalının çekteki imzaya itiraz ederek borcunun bulunmadığı gerekçesiyle takibe itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına, %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen İlk Karar
Mahkemece 23.10.2013 tarih ve 2013/42 E., 2013/123 K. sayılı kararı ile dava konusu çekin zamanaşımına uğradığı, zamanaşımına uğramış çek hamilinin hakkına kavuşabilmesi için ya akdi ilişkiye dayalı olarak tahsil davası, ya da sebepsiz iktisap davası açabileceği, somut olayda, hamil davacıya cirantanın senetten doğan alacağını temlik etmediği ve davacı hamil ile davalı keşideci arasında da temel ilişki bulunmadığından hamilin senetten kaynaklanan alacağı nedeniyle keşideci olan davalıya müracaat edemeyeceği, talep olmaması sebebiyle davalı lehine tazminata hükmedilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
B. Birinci Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesinin 04.03.2015 tarih ve 2015/1569 E., 2015/3044 K. sayılı kararıyla; “Dava, zamanaşımına uğramış çek nedeniyle alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın İİK’nın 67. md.hükmü gereği iptali istemine ilişkindir. Takip konusu çekte davacı hamil, davalı ise keşidecidir. Dava ve takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sy. TTK’nın 644. maddesi uyarınca zamanaşımına uğramış çek nedeniyle davacı davalıya sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak başvuruda bulunabilir. Bu durumda davalı-keşideci sebepsiz zenginleşmediğini ispatla yükümlüdür. Davalı-borçlu ödeme emrine itiraz dilekçesinde çekteki imzanın açıkça kendisine ait olmadığını ileri sürmüş olup öncelikle davacı tarafından takibe konu çekteki imzanın davalıya ait olduğunun ispatı gerekir. Çekteki imzanın davalıya ait olduğunun HMK’nın 211. md.hükmü uyarınca tespiti halinde ise yukarıda açıklandığı üzere davalının sebepsiz zenginleşmediği yönünde delilleri sorulup tüm deliller toplandıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken mahkemece yanılgılı gerekçe ve eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediği gibi davacı bankanın harçtan muaf olmadığı gözetilmeksizin “harç alınmasına yer olmadığına” dair karar verilmesi de isabetsiz görülmüş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.” gereğine işaret edilerek bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 09.07.2020 tarih ve 2015/416 E., 2020/147 K. sayılı kararı ile davalının çekteki imza tarihleri ve bu tarihlere yakın zamanlarda atmış oldukları imza asıllarının dosya arasına celbedildiği, Adli Tıp Kurumu’ndan aldırılan rapora göre söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla…’ın eli ürünü olmadığının bildirildiği, raporun hükme esas alınarak çekteki imzanın davalı şirketin temsilcisi…’a ait olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun yetersiz ve eksik olduğunu, mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu savunarak kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tarafından çek borçlularına karşı girişilen takip sonucunda davalının yaptığı itirazın iptali amacıyla açılan davada, takip dayanağı olan çekten dolayı davacının davalıdan alacağının olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67 inci maddesi
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
27.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.