Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1935 E. 2023/5685 K. 09.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1935
KARAR NO : 2023/5685
KARAR TARİHİ : 09.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil ile davalı şirket arasında komisyon karşılığı taşıma sözleşmesinden kaynaklı ticari faaliyet dolayısıyla cari hesap ilişkisi olduğunu, davacı tarafından, davalı tarafa kesilen fatura bedellerinin ödenmemesinden dolayı davalının davacıya olan bakiye 181.341,50 TL’lik cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkili şirket tarafından, davacı ile aralarındaki ticari ilişki dolayısıyla düzenlenen ve davalı şirkete tebliğ edilen tüm faturaların karşılıklarının ödendiğini, davacıya bakiye borcun olmadığını, bilakis alacaklı olduğunu, davacı tarafından icra takibinde ve dava dilekçesinde, alacağın kaynağı olarak 01.01.2019-31.12.2019 dönemi cari hesap alacağına dayanıldığını, ancak taraflar arasında cari hesap sözleşmesi bulunmadığını savunarak davanı reddi ne ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 17.07.2021 tarihli bilirkişi raporunda, tarafların 2019-2020 yılı ticari defterlerinin birbirini doğruladığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 222 nci maddesinin ikinci fıkrasına uygun olduğu, davacının takip dayanağının cari hesap alacağı olduğu, tarafların karşı taraf ile ilgili kayıtlarını cari hesap şeklinde takip ettiği, davacı kayıtlarında davalının 181.341,50 TL borçlu göründüğü, davalı kayıtlarında davacının 85.784,65TL borçlu göründüğü, cari hesap hareketleri karşılaştırıldığında ihtilafın, 2019 yılı kasım ayında davacı tarafından davalıya düzenlenen ve toplam bedeli 273.665,00 TL olan 5 adet faturanın, davacı kayıtlarında ve BS’ formunda yer alır iken davalı kayıtlarında ve BA formunda yer almamasından kaynaklandığı, davacının ihtilafa konu 5 adet fatura ve içeriğini davalıya teslim ettiğini ispatı halinde, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 181.341,50 TL alacağının olacağı, yönünde görüş bildirildiği, tarafların, aralarındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklı vergi dairelerine 2019 yılı için beyan etmiş olduğu faturalara göre davacının 55 adet belge için 1.743.587,00 TL yönünden form BS beyanında bulunduğu, davalının ise 50 adet belge için 1.511.753,00 TL yönünden form BA beyanından bulunduğu, davacının sunduğu deliller itibari ile söz konusu 5 fatura yönünden taşıma yapıldığının ispat edilemediği, söz konusu belgelerin davalının da kabulünde olmadığı, davacının davasının yazılı deliller ile ispat edemediği ve yemin deliline de dayanmadığı gerekçesiyle davanın ve şartları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun eksik incelemeye dayalı olduğunu, rapora itirazlarının karşılanmadığını, müvekkiline ait faturalar ile davalı şirketin kesmiş olduğu komisyon faturalarının tamamının, otobüs ile taşınan yolcularla ilgili olarak yol boyu terminalde düzenlenen tek merkezde toplanan yolcu listelerine dayandığını, bu yolcu listelerinin birleştirilerek belirli zaman aralıklarıyla oluşacak alacak tutarına göre fatura kesildiğini, yolcu listeleri karşılaştırmalı incelenmediğinden kararın hatalı olduğunu, taşıma işlerinde olan usule göre, esasen davacı faturalarının davalı tarafından belirlendiğini, otobüsün toplam hasılatından, müvekkiline ödenecek net ücretten, müvekkilinin ödemesi gereken komisyon faturaları düşüldükten sonra toplam hasılattan düşülen rakamın tekrar müvekkiline ödenecek tutardan düşülmüş olması sonucu aynı kalemin iki kez muhasebeleştirildiğini, yolcu listelerinin karşılaştırmalı incelemesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamında toplanan delillere ve tarafların beyanlarına göre davacının davalı şirket adına komisyon karşılığı sözleşme yaptığı, davacının icra takip talebinde cari hesap alacağına dayandığı ancak davacının cari hesabında görülen bir kısım faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı ,somut olayda davalı tarafından cari hesaba geçirilen faturaya konu iş yada hizmetin yapılmadığının ileri sürüldüğü, bu durumda ispat yükünün davacıda olduğu, somut olayın özelliklerine uygun, denetlenebilir bilirkişi raporu, toplanan deliller, İlk Derece Mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, davacının alacağını yeterli ve kesin delillerle ispat edememesi nedeniyle kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf aşamasındaki itirazlarını yineleyerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, bakiye cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 320, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67 nci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Dava, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinden kaynaklı ticari ilişkiden dolayı bakiye cari hesap alacağının tahsili talebine ilişkin olup, Mahkemece, tarafların ticari defterleri üzerinde yaptırılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporunda davacı ticari defterlerinde kayıtlı olup da davalı kayıtlarında yer almayan beş adet fatura yönünden taşıma yapıldığının davacı tarafından ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

2. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda taraf defterlerindeki farklılığın kaynağı olan beş adet fatura belirtilmiş, bu beş adet fatura içeriğinin davalıya tesliminin ispatı ve ispat edilememesi durumuna göre tarafların alacaklı olabileceği miktarlara yer verilmiş olup, davacı vekili bilirkişi raporuna itirazında, bahsekonu beş adet faturaya konu hizmetin verildiğini ispat babında, davacı tarafça düzenlenen faturaların ne şekilde tanzim edildiğini açıklayarak, buna dayanak teşkil eden ve davalı tarafça hazırlanan yolcu listelerini ibraz ederek ek rapor alınmasını talep etmişse de, Mahkemece bilirkişi raporunun yeterli olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin ek rapor talebinin reddine karar verilmiştir.

3. Davacı tarafça eylemli olarak taşıma yapılıp yapılmadığı, davalı kayıtlarında olmayıp da davacı defterlerinde kayıtlı olan faturalara ilişkin davalı yolcu listeleri üzerinde inceleme yapılarak taraflar arasında cari hesap şeklinde işleyen ilişkiden kaynaklı olarak davacının isteyebileceği bir alacağın olup olmadığı konusunda davacı vekilinin bilirkişi raporuna esaslı itirazları değerlendirilip gerekirse ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.