YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1877
KARAR NO : 2023/2030
KARAR TARİHİ : 03.04.2023
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2009/307 Esas, 2021/2041 Karar
BİRLEŞEN 2007/60 ESAS 2009/395 KARAR SAYILI DOSYADA;
BİRLEŞEN 2009/347 ESAS, 2009/404 KARAR SAYILI DOSYADA;
BİRLEŞEN DENİZLİ (KAPATILAN) 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2013/32 ESAS,
2013/2 KARAR SAYILI DOSYASINDA;
BİRLEŞEN 2014/341 ESAS, 2014/505 KARAR SAYILI DOSYASINDA;
BİRLEŞEN 2016/1118 ESAS, 2017/172 KARAR SAYILI DOSYASINDA;
HÜKÜM : Kabul, kısmen kabul, ret, açılmamış sayılma
Taraflar arasındaki alacak, hisse devrinin iptali ve menfi tespit davalarının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece hisse devrinin iptali davalarının kabulüne, alacak davasının kısmen kabulüne, menfi tespit davalarının kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı-birleşen bir kısım davada davalı … vekili, davalılar-bir kısım davada davacılar Kittaş A.Ş., …, …, … ve … vekili, birleşen 2013/32 E. sayılı davada davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Asıl davada davacı … vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Denizli’de Hierapolis Otel’in sahibi olan Kittaş Kayalıoğlu İnşaat Tekstil Turizm İşletmeleri Ticaret A.Ş.’nin %99,94 hissedarı iken oteli büyütmeye karar verdiğini, gerekli projeyi hazırlattığını; ancak daha evvel yaptırdığı imalatlar nedeniyle aldığı borçların henüz kapatılamaması nedeniyle bu projenin askıya alındığı dönemde davalı … ile tanıştırıldığını, … ile yapılan görüşmeler sunucu tarafları Gümüş Spot A.Ş. adına … ve Kittaş A.Ş. adına müvekkili … arasında 19.03.2003 tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşmede otele ilave inşaat projesinin davalı … tarafından finanse edileceği, otelin %50 tapusunun borç ve mükellefiyetlerle teminat olarak verileceği, borç ödendiğinde tapunun iade edileceği, otelin kuruluşunda alınan kredinin vadesinin uzatılmasında bankanın istediği ipoteğin miktarının artırılmasını tapu sahiplerinin kabul edeceğinin kararlaştırıldığını, …’le sözleşme öncesi varılan mutabakat neticesi ilave inşaatın yapımı konusunda davalı Haldız İnşaat Haldız Oto. Ltd. Şti. ile Kittaş Kayalıoğlu İnşaat Tekstil Turizm İşletmeleri Ticaret A.Ş. arasında 06.04.2003 tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşmede ilave 6 bloktan oluşan inşaatın 2.6 trilyon TL karşılığında 30.09.2003 tarihine kadar bitirilip teslim edilmesi, inşaat bedelinin davalı … tarafından verilen çeklerle ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalı Haldız İnşaat Oto. Ltd. Şti.’nin parasını nakit ve çeklerle peşin almasına rağmen … ile birlikte hareket etmeye başlayıp işi yavaşlatıp durdurduğunu, 2 bloğun yapılmadığını, müvekkilinin tur operatörlerine karşı taahhüdünü yerine getiremeyecek duruma düştüğünü, davalı …’nın oteli ele geçirme planlarına Haldız İnşaat Oto. Ltd. Şti. ortağı …’ın da destek olduğunu, Haldız İnşaat Oto. Ltd. Şti. ile yapılan sözleşmeden bir gün sonra 07.04.2003 tarihinde Haldız İnşaat Ltd.Şti.’nin ortağı …, … ve müvekkili … arasında sözleşme imzalandığını, bu sözleşme ile inşaat işinin karşılığı olarak toplam 2 trilyon TL’den 100 milyar TL’nin 07.04.2003 tarihinde nakit olarak ödeneceği, 99 adet toplam 687.194.900.000,00 TL tutarlı müşteri çeklerinin peşinat olarak verildiği, otelin tapusunun %50’sinin …’e satışının yapılacağı, kalan iş bedelinin otelin tapusunun %50’sinin …’e verilmesinden sonra ödeneceği, işin ve tapunun kefilinin … olduğunun düzenlendiğini, 28.04.2003 tarihinde müvekkili …, … ve … arasında yeni bir sözleşme yapılarak bu sözleşme ile Kittaş A.Ş. ile Haldız İnşaat Otomotiv Ltd. Şti. arasında yapılan anlaşma gereği ödenmesi gereken ilave inşaat bedeli olan 2.7 trilyon TL’nin … tarafından ödeneceği, davacı …’na 3.3 trilyon TL’nin nakit olarak ödendiği, buna karşılık otelin tapusunun %50’sinin teminat olarak verilmesinin kabul edildiği; ancak otelin üzerindeki takyidatlardan dolayı tapunun verilememesi nedeniyle bunun yerine şirket hissesinin %49’unun yine teminat olarak …’e noter satışıyla verildiği, vadesi açık 6 trilyon TL tutarında senet verildiği ve borç ödendiğinde teminat olarak …’e verilen hisselerin davacıya iade edileceğinin kararlaştırıldığını, yapılacak defter ve belge incelemesi neticesi anlaşılacağı üzere 3.3 trilyon TL’nin müvekkiline ödenmediğini, bu meblağın verilen 2.7 trilyon TL’nin teminatı teşkil ettiğini ve 2.7 trilyon ile 3.3 trilyon karşılığında açık vadeli 6 trilyon TL’lik senet verildiği ve şirket hissesinin %49’unun 29.04.2003 tarihinde noterde devrinin yapılmasıyla müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini, davalı … Spot A.Ş. ve … edimlerini yerine getirmediğinden teminatın iadesi koşullarının oluştuğunu, bu sözleşmeyle ilgisi bulunmayan …’ın bu sözleşmede yer almasının ve başta 2.6 trilyon TL olan iş tutarının sonradan 2.7 trilyon TL’ye çıkarılmasının müvekkili üzerinde kurulan baskının açık delili olduğunu, 15.05.2003 tarihinde tarafları Kittaş A.Ş. ve Gümüş Spot Gümüş Spot A.Ş., …’ün oğlu … arasında imzalanan sözleşmede ilave inşaat bedeli olan 2.7 trilyon TL’nin … tarafından ödenmesi, buna karşılık Kittaş A.Ş.’nin %50 hissesinin …’e teminat olarak devri ve borcun 6 trilyon olduğu, ilave inşaatın işletmeye açılmasından itibaren 1 yıl içinde …’e ödeneceğinin kararlaştırıldığını, bu sözleşmede davalı Haldız İnşaat Otomotiv Ltd. Şti. taraf olarak yer almamakla birlikte anılan şirketin şantiye şefinin ve davalı …’ın imzasının bulunmasının davalılar arasındaki ilişkiyi ve oteli ele geçirme adımlarını gösterdiğini, anılan sözleşmeye göre şirketin %50 hissesinin 15.05.2003 tarihli noter sözleşmesi ile …’e devredildiğini, daha sonra müvekkili ile davalılar …, … ve … arasında 12.11.2003 tarihli sözleşme imzalandığını, müvekkilinin uhdesinde kalan %50 hisse ile diğer küçük hissedarların hisselerinin davalı …’a devri ve müvekkiline ait 563 no.lu parselin …’e devrinin düzenlendiğini, müvekkilinin edimlerini yerine getirmesine rağmen davalıların edimlerini yerine getirmediklerini, ilave inşaatın tamamlanmadığını, müvekkiline ödeme yapılmadığını, …’ın da hisse bedeli ödemediğini, müvekkilinin üzerindeki hapis tehditleri devam ettiğinden bu sözleşme ve taraflar arasında daha önce imzalanan tüm sözleşmelerin müvekkili tarafından 25.05.2005 tarihinde noter ihtarnameleriyle feshedildiğini, feshin haklı olduğunu, müvekkilinin baskı altında …’e teminat olarak verdiği hisselerin iadesi gerektiğini, yapılan işlemler sırasında müvekkilinin iradesinin sakatlandığını, müvekkilinin konkordato mühleti alması nedeniyle tasarruf yetkisinin kısıtlandığı dönemde yapılan hisse devirleri geçersiz olup teminat olarak verilmiş olan hisselerin iadesi gerektiğini, … üzerindeki hisseler de 12.11.2003 tarihinde davalı …’a devredilmiş ise de bu devrin müvekkilinin bu hisseleri geri almasını engelleme amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını, müvekkili tarafından …’a devredilen hisselere karşılık sözleşmenin karşı yanlarının edimlerini yerine getirmemeleri nedeniyle bu hisselerin devrine dair 12.11.2003 tarihli sözleşmenin müvekkili tarafından haklı nedenle feshi nedeni ile iadesi gerektiğini, ilave inşaatları yapmayı taahhüt eden Haldız İnş. Ltd. Şti.’nin ise taahhüt ettiği inşaatları belirtilen tarih olan 30.09.2003 tarihinde bitirip teslim etmeyerek ve bir kısmının halen yapılmamış olması nedeniyle şirket hissedarı olan müvekkilinin zararına neden olduğunu ileri sürerek 19.03.2003 ve 28.04.2003 tarihli sözleşmelerin iptaline, 29.04.2003 ve 15.05.2003 tarihli hisse satışlarının iptaline, otelin davalılarca işletilmiş olması ile elde edilen gelirin, finansman giderinden katbekat fazla olduğu ve bu şekilde de borç sona erdiği halde, borcun teminatı olarak verilen davalı …’e devredilen %50 hissenin 12.11.2003 tarihinde davalı …’e devrine ilişkin işlemin geçersizliği nedeniyle davacıya aidiyetinin tespitine, yine 12.11.2003 tarihli %49.96 oranındaki hisse devri sözleşmesinin edimler yerine getirilmemiş olması nedeniyle haklı nedenlerle feshedildiğinin ve hisselerin davacıya aidiyetinin tespitine, davalı Haldız İnş. Ltd. Şti.’nin 06.04.2003 tarihli sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemiş olması nedeniyle gerek kar mahrumiyeti ve gerekse eksik bırakılan imalatlar karşılığı şimdilik 100.000,00 YTL’nın bu şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Birleşen 2006/108 E. sayılı davada davacı … vekili dava dilekçesinde; …’ın asıl davanın konusunu oluşturan hisseleri devralmasının ve hisseleri birleşen davanın davalılarına devrinin muvazaalı olduğunu, hisse devralanların feshedilen sözleşmenin tarafı olan… ve …’in akrabaları ve çalışanları olduğunu ileri sürerek hisse devirlerinin geçersiz olduğunun tespitini talep etmiştir.
3. Birleşen 2007/60 E. sayılı davada davacı Kittaş A.Ş. vekili dava dilekçesinde; dava konusu üç adet bononun 12.11.2003 tarihli sözleşme gereği davalı …’na pay devri nedeniyle teminat olarak verilmesine rağmen davalı …’in bu senetleri takibe koyduğunu, senetlerin tanzim ve takip tarihinde davalı … şirketin yetkilisi konumunda olup böyle bir alacağı bulunmadığını, davalı … K. Kayalıoğu’nun senetleri davalı şirkete ciro ederek mükerrer kullandığını, davalı şirketin bu 3 senetten 11.11.2005 vadeli 555.000,00 USD bedelli senedi işleme koyduğunu, teminat senedi olan ve zaten icrai işleme konu olan senedin tekrar işleme konulamayacağını, davalıların senetlerin teminat senedi olduğunu bilmelerine rağmen işbirliği içinde hareket ettiklerini ileri sürerek toplam 1.665.000,00 USD bedelli üç adet senet nedeniyle Denizli 5. İcra Müdürlüğünün 2003/6281 E. sayılı dosyası ile yapılan ilamsız takibin ve dayanağı senetlerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
4. Birleşen 2009/347 E. sayılı davada davacı Kittaş A.Ş. vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile dava dışı … arasındaki hukuki ilişki nedeniyle hisse devir sözleşmesine ilişkin yükümlülükleri temin amacıyla tanzim edilen keşidecisinin müvekkili şirket, lehtarının … olduğu, 11.11.2005, 11.11.2006 ve 11.11.2007 vade tarihli toplam 1.665.000,00 USD bedelli 3 adet teminat bonosunun yediminde iken dava dışı … tarafından ele geçirilip 11.11.2005 vade tarihli bononun Mega A.Ş.’ye ciro edilmek sureti ile takibe geçildiğini, davalı şirketin iyi niyetli meşru hamil olmadığını ileri sürerek 11.11.2005 vade tarihli 555.000,00 USD bedelli bono ve Denizli 3. İcra Müdürlüğünün 2006/1994 E. sayılı dosyasından dolayı müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığının tespitini ve müvekkili lehine %40 tazminata hükmolunmasını talep etmiştir.
5. Birleşen 2013/32 E. sayılı davada davacı Kittaş A.Ş. vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 12.11.2003 tarihli sözleşmede taraf olmadığını, …’nun sözleşmeyi pay satıcısı olarak şahsen imzaladığını, dava konusu senedin pay devri nedeniyle verilen teminat senedi olduğunu, sözleşme gereği yedieminde bulunan diğer senetlerle birlikte hatalı olarak senet lehdarı …’na iade edildiğini, sözleşme konusu borcun çok üstünde meblağın alacaklılara ödendiğini, senedin teminat sebebinin kalmadığını, dava konusu 11.11.2007 vade tarihli 555.000,00 USD bedelli senedin ilamsız takibe konulduktan sonra muvazaalı olarak ciro yolu ile senedi devralan davalı tarafından senedin zamanaşımına uğramasına az bir süre kala Denizli 2. İcra Müdürlüğünün 2010/9022 E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek dava konusu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
6. Birleşen 2014/341 E. sayılı davada davacılar Kittaş A.Ş., …, … ve … vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin 12.11.2003 tarihli sözleşme ile Kittaş A.Ş.’deki davalı ve diğer hissedarlara ait hisselerin devri hususunda anlaştıklarını ve hisse devirlerinin gerçekleştirildiğini, aynı sözleşmeye göre davalı … adına kayıtlı taşınmazın …’e satılacağı kararlaştırılmasına rağmen satışın gerçekleştirilemediğini, satış sözleşmesinin 4. maddesi ile Kittaş A.Ş.’nin hisse devrinden önceki döneme ait borçlarının 1.800.000,00 USD olarak tespit edildiğini, sözleşmenin ekindeki borç listesi dışında borç çıkması halinde bu borçların davalıya yansıtılacağının hüküm altına alındığını, tespit edilen borçların alıcılar tarafından ödenmesinin teminatı olarak alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, 12.11.2011 düzenleme tarihli 2.000.000.000,00 TL bedelli teminat senedi düzenlendiğini ve ödemeler yapıldığında yediemin Levent Demirtaş tarafından …’e teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin 3. maddesinde 10 adet senet ile toplam 500.000,00 TL (335.000 USD)’nin davalıya ödenmesinin kararlaştırıldığını, bu meblağın 2.000.000,00 USD’lik kısımdan düşülerek bakiye 1.665.000,00 USD için yine sözleşmenin 6. maddesi gereği alacaklısı davalı …, borçlusu Kittaş A.Ş. olan 11.11.2005, 11.11.2006 ve 11.11.2007 vadeli 555.000,00’er USD bedelli 3 adet teminat senedi verildiğini, müvekkilinin sözleşme şartlarına uyarak davalıya 10 adet senet ile 500.000,00 TL ödediğini, davalı …’nun ilamsız icra takibi yapıp gayrimenkulün tapu kaydına haciz koydurduğunu, bu takip devam ederken takibe konu teminat senetlerini üçüncü kişilere ciro ettiğini, müvekkillerinin 12.11.2003 tarihli sözleşmede kararlaştırılan haricinde hisse devrinden önceki döneme ait 2.195.967,00 TL fazladan borç ödemesi yaptığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılar tarafından davalının 12.11.2003 tarihli sözleşme ekinde belirtilen ödemeler dışında ödemiş olduğu 2.195.967,00 TL’nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
7. Birleşen 2016/1118 E. sayılı davada davacı … dava dilekçesinde; asıl ve birleşen 2006/108 E. sayılı dava dosyalarındaki iddialarını tekrar ederek anılan dava dosyalarında davalı gerçek kişilere yapılan hisse devirlerinin …’ün talimatı ile müvekkili üzerinde baskı kurulmak suretiyle yapılan muvazaalı devirler olduğunu, devir bedeli ödenmediğini, tüm devir işlemlerinin inançlı sözleşme hükümlerine göre yapıldığını, hisse devri yapılan kişilerin …’ün yakınları ve çalışanları olduğunu, kendisinin ve oğlunun silah zoru altında 6.000.000.000.000,00 TL’lik senet imzalamak zorunda bırakıldığını, Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/342 E., 2011/450 K. sayılı dosyasında alınan beyanlarda davalıların hisse devir işlemlerinin …’ün talimatıyla satış şeklinde gösterildiğini ve kendisine para ödenmediklerini açıkladıklarını, şirket hisseleri nama yazılı olup pay senedi çıkarılmadığı için yapılan devirlerin pay defterine işlenmesi işlemlerinin geçersiz olduğunu ileri sürerek davalı … üzerine kayıtlı olan %99,93 oranındaki hisselerin kendisine aidiyetinin tespiti ile tarafına iadesinin hüküm altına alınmasını, davalı …’in muvazaalı şekilde hisseleri devraldığı tarihlerden bu yana Kittaş A.Ş.’ye ait otelin paravan şirketlere kiralanmış gibi gösterilmek suretiyle işletilmesinden elde edilen veya elde edilebilecek olan gerçek gelirlerden davalının hissesine düşen kısmın fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL’nin faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
A.ASIL DAVADA
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin borçlarını ödeyemez durumda olan davacıya yardım etmek amacıyla hareket ettiğini, 12.11.2003 tarihli sözleşme ile önceki sözleşmelerin işlevini yitirdiğini ve bu sözleşme kapsamında davacının istediği 2 trilyon TL’lık teminat senedinin yediemine tevdi edildiğini, sözleşmedeki edimlerini ifa etmesi üzerine yedieminin anılan senedi tutanakla müvekkillerine iade ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı … Spot A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
3. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacının hisse devrinin teminat amaçlı olmadığını, hisseleri davacının bilgisi ve onayı ile diğer davalı …’e devrettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
4. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacı ile ilişkisinin sadece 12.11.2003 tarihli sözleşme kapsamında olduğunu ve anılan sözleşme gereğince hisse devirlerinin davacının da katıldığı ve oybirliği ile alınan yönetim kurulu toplantısı ile tekamül ettirildiğini, hisselerin teminat amaçlı olarak devredilmediğini, davacının borçlarının büyük kısmının (3.5 trilyon TL’dan fazlasının) müvekkilince ödendiğini, anılan hisselerin de bilahare birleşen davanın davalılarına devredildiğini, diğer sözleşmenin tarafı olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
5. Davalı Haldız İnş. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin 06.04.2003 tarihli sözleşmeyi Kittaş A.Ş. ile imzaladığını, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığını, sözleşme ile üstlenilen edimin de yerine getirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
B.BİRLEŞEN 2006/108 E. SAYILI DAVADA
1.Davalı …, …, … ve … vekili cevap dilekçesinde; müvekkillerinin davalı Kittaş A.Ş.’nin hisselerini …’dan devraldıkları 03.06.2005 tarihinde bu hisselerin devrine engel dava ya da tedbir bulunmayıp müvekkillerinin iyi niyetle parasını ödeyerek hisseleri satın aldıklarını, müvekkillerinin hisselerinin şirket pay defterine kaydından kaçınılması nedeniyle şirket ve … aleyhine dava açtıklarını ve anılan davanın neticesinin beklenmesi gerektiğini savunmuştur.
2. Davalı Kittaş A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
C.BİRLEŞEN 2007/60 E. SAYILI DAVADA
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde; senetlerin taraflar arasındaki sözleşmenin 6 ncı maddesine istinaden davacının borcu nedeniyle müvekkiline verildiğini, teminat vasfı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı Mega Tekstil A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; senetleri diğer davalıdan alacaklarına karşılık ciro yoluyla devraldıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
D.BİRLEŞEN 2009/347 E. SAYILI DAVADA
Davalı Mega Tekstil İplik Plastik A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
E.BİRLEŞEN 2013/32 E. SAYILI DAVADA
1.Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin iyi niyetle dava konusu takip dosyasındaki senedi ciro yoluyla alarak takibe geçtiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Temlik alan … vekili beyan dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
F.BİRLEŞEN 2014/341 E. SAYILI DAVADA
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; şirket hisselerinin %50’lik kısmının … tarafından baskı ve silah zoru ile ele geçirildiğini, hisselerin daha sonra…’nın adamı olan …’a devredildiğini, davacıların sözleşmede öngörülen edimlerini yerine getirmediklerini, sözleşme uyarınca düzenlenen tek teminat senedinin 2.000.000.000,00 TL bedelli senet olduğunu, 555.000,00 USD’lik 3 adet senedin teminat senedi olmayıp alacak senedi olduğunu, davacılar borçları ödemediği halde dava dışı yediemin Levent Demirtaş’ta bulunan 2.000.000.000,00 TL bedelli teminat senedini tehditle geri aldıklarını, müvekkilinin sözleşmede belirtilen taşınmazını da baskı altında devretmek zorunda kaldığını, davacı tarafın taşınmaz bedelini ödemediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
G.BİRLEŞEN 2016/1118 E. SAYILI DAVADA
1.Davalı Kittaş A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
2.Davalı … cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen İlk Karar
Mahkemece 27.12.2006 tarih, 2006/102 E. ve 2006/140 K. sayılı kararı ile hisse devirlerinin iptali ve davacıya iadesine ilişkin istemlerin … ve Gümüş Spot A.Ş.’ne yöneltilmesinin mümkün olmadığı, inşaatın süresinde bitirilmemesine ilişkin talep bakımından eser sözleşmesinin tarafı olan Kittaş A.Ş. ile Haldız İnş. Ltd. Şti. arasındaki hukuki ilişki dışında kalan davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, diğer davalılara yönelik olan hisse iadesi istemi bakımından 15.05.2003 tarihli sözleşme ile ek inşaatın finansman desteği ile oluşacak borcun teminatını oluşturma amacıyla davacının Kittaş A.Ş.’deki %50 hissesinin …’e devredilmesinin kararlaştırıldığı; ancak son olarak yanlar arasında düzenlenen 12.11.2003 tarihli sözleşme ile Kittaş A.Ş.’deki davacının tüm hisselerinin …’a devrinin kararlaştırılmış olmasına rağmen %49,94 hissenin devredildiği ve aynı tarihte …’e daha evvel devredilen hisselerin de …’a devri ve şirket pay defterine işlenmesi yönünde yönetim kurulu kararı alındığı, kararda davacının da imzasının bulunduğu, bu karar ile önceden …’e yapılan devrin davacı tarafından da benimsendiği ve bu hisseyi geri isteme hakkının bulunmadığı, her ne kadar açıkça belirtilmemekle birlikte gabine dayanıldığı anlaşılıyor ise de hisse devir tarihi olan 15.05.2003 tarihinden itibaren dava tarihi olan 28.06.2005 tarihine kadar 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (818 sayılı Kanun) 21 inci maddesinin birinci fıkrasında öngörülen hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması nedeniyle dinlenme kabiliyeti bulunmadığı, anılan hisselerin devri sırasında konkordato mühleti alınmış olması nedeniyle kısıtlı tasarruf ehliyetinin olduğu dönemde yapılan tasarrufun geçersiz olduğu ileri sürülmüş ise de konkordato mühletinin davalı Kittaş A.Ş.’ne verildiği, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (2004 sayılı Kanun) 290 ıncı maddesi uyarınca şirkete verilen konkordato mühletinin ortakların paylarını devretmelerine engel teşkil etmeyeceğinden bu iddianın da yersiz görüldüğü, şirketin %50 payının …’e, … tarafından da …’a ve onun da birleşen davanın davalılarına yaptığı devir işlemine ilişkin davanın reddi gerektiği, 12.11.2003 tarihli sözleşmedeki davacının %49,94 hisse ile ilgili hükmün bir hisse satış niteliğinde olduğu ve 818 sayılı Kanun’un 211 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince satıcının fesih hakkını açıkça muhafaza etmediği takdirde fesih hakkını kullanamayacağı, anılan düzenlemenin 818 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin istisnasını oluşturduğu, davacı satıcının edimini ifa ettiği, 12.11.2003 tarihli sözleşmede fesih hakkının saklı tutulmadığı gibi aksine alıcının borçlarını ifa etmemesi durumunda davacıya verilip işleme konması için 2 trilyon TL’lik senet düzenlenip yediemine tevdi edildiği, bu nedenle davacının satım sözleşmesini feshetme hakkının bulunmadığı, …’ın sahibi olduğu hisseleri birleşen davanın davalılarına devretmesini engelleyici bir hususun da bulunmadığı gerekçesiyle asıl davada davalı … ve birleşen davada davalıların tümü açısından davanın reddine, asıl davada davalı Haldız İnş. Ltd. Şti. açısından davanın aktif husumet yokluğundan, davalılar … ve Gümüş Spot A.Ş. açısından ise pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
B. Bozma Kararı
Dairemizin 26.12.2008 tarihli, 2007/5203 E. ve 2008/14424 K. sayılı kararıyla dosyaya sunulan protokol ve sözleşmelerin tarafları farklı olmakla birlikte başlangıçta kurulan ilişkinin, davacının %99,94 oranında pay sahibi olduğu Kittaş A.Ş.’ne ait otelin genişletilmesi amacıyla yapılacak inşaatın finansmanı ile ilgili olduğu, inşaat için gerekli olan para tutarının 2.7 trilyon TL olarak belirlendiği, ilk ve onu takip eden diğer sözleşmeler ile de bu paraya karşılık davacının ne miktarda ödeme yapacağı ve ödeme yapmaması durumunda vermesi gereken şirket hisselerinin tutarlarının gösterildiği, nihai olarak imzalanan 12.11.2003 tarihli sözleşme ile de taraflar arasındaki alacak ve borç tasfiyesi ve tasfiye yönteminin kararlaştırıldığı, davacı tarafın, anılan sözleşmelerin her birinin bir öncekinden daha ağır hükümler içerdiğini, davalıların sözleşmeler kapsamında taahhüt ettikleri edimleri yerine getirmediklerini, buna rağmen nihai olarak şirketteki tüm hisselerin davalılara intikal ettiğini ileri sürdüğü ve 16.02.2006 tarihli ara kararı gereğince delil listesi ibraz ettiği, delil listesi incelendiğinde davacının davalılar hakkında ölümle tehdit, silahla yaralama, gasp, 6 trilyon TL’lık senedin silahla, cebir ve şiddete maruz bırakılarak imzalatıldığı iddialarına dayalı ceza soruşturma ve davalarının görüldüğünün, bir kısmının neticelendiğinin bir kısmının derdest olduğunun anlaşıldığı, davacının delil listesinde dayandığı ceza dava dosyaları celbedilmemiş olmakla 818 sayılı Kanun’un 19 uncu ve 20 nci maddeleri kapsamında davacının iddialarının değerlendirilmediği, belirtilen ceza dava dosyası, daha sonra düzenlenen iddianame ve Ağır Ceza Mahkemesine açılan dava dosyası getirtilip işbu davadaki iddialar muvacehesinde ceza davaları ve varılacak muhtemel sonuçlarının 818 sayılı Kanun’un 19 uncu ve 20 nci maddeleri hükümleri gözetilerek anılan sözleşmelere bir etkisinin olup olmayacağı değerlendirilmek ve buna göre ceza davaları sonuçlarının beklenmesine gerek olup olmadığı açıklığa kavuşturularak eldeki davaya etkilerinin tartışılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğine işaret edilerek bozulmuş, davalılar …, … ve Kittaş A.Ş. vekilinin karar düzeltme istemi Dairemizce reddedilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/342 E., 2011/450 K. sayılı dosyasında katılanlar … ve …’nun şikayeti üzerine sanıklar…, … ve … hakkında kendiliğinden hak alma, ruhsatsız silah ve mermi alma suçlarından kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair verilen kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/411 E., 2011/80 K. sayılı dosyasında katılan …’nun şikayeti üzerine sanıklar…, … ve … hakkında birden fazla kişi ile birlikte yağma ve ruhsatsız silah ve mermi alma suçlarından yapılan yargılama sonucunda dosyanın 2008/342 E. sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verildiği, Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/226 E., 2012/135 K. sayılı dosyasında katılan …’nun şikayeti üzerine sanıklar …, …, …, … ve … hakkında sahte özel evrak tanzimi ve dolandırıcılık suçlarından yapılan yargılama sonunda kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair verilen kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, Denizli 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/108 E., 2005/96 K. sayılı dosyasında müdahil …’nun şikayeti üzerine sanık …’nin hizmet nedeniyle inancı kötüye kullanmak suçundan açılan kamu davası sonunda sanığın cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın 23.05.2005 tarihinde kesinleştiği, Denizli 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2003/886 E., 2008/662 K. sayılı dosyasında katılan …’nun şikayeti üzerine sanıklar …, … ve … hakkında tehdit suçundan cezalandırılmaları için kamu davasının sonunda sanık …’ın cezalandırılmasına karar verilerek hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, diğer sanıkların beraatlerine dair verilen kararın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği ve kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, asıl davada dava konusu edilen Kittaş A.Ş.’nin %99,94 hissesi davacıya, kalan azınlık hisseleri diğer aile üyelerine ait iken 15.05.2003 tarihinde davacı ile davalı … arasında imzalanan finansman sözleşmesi uyarınca aynı tarihli noter senedi ile davacıya ait hisselerin %50’sinin “satış” denmek suretiyle …’e devredildiği, 12.11.2003 tarihli sözleşme ile davacının bakiye hissesinin …’a devredildiği, davacının …’e devrettiği %50 hissenin 12.11.2003 tarihinde …’a devredildiği, …’ın uhdesinde bulunan hisseleri 03.06.2005 tarihli sözleşme ile davalılar …, …, … ve …’a devrettiği, dosya içinde bulunan Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi ve Asliye Ceza Mahkemesinin dosyaları kapsamından ekonomik olarak zor durumda olan ve Kittaş A.Ş.’nin hakim ortağı konumundaki davacının otelini büyütme çabası nedeniyle finansman arayışına girdiği dönemde davalı …’ün, çalışanları ve yakın aile fertleri ile birlikte hareket ederek ekonomik destek sağlama vaadi ile davacı üzerinde baskı oluşturmak suretiyle davacının iradesinin dava dilekçesinde belirtilen sözleşmelerin imzalanması sürecinde sakatlandığı, ekonomik zorluk içinde bulunan davacının sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini yerine getirerek Kittaş A.Ş.’de bulunan hisselerini davalı …’ün isteği üzerine oğlu …’e ve …’ün yeğeni …’a devrettiği; ancak davalıların sözleşme gereğince davacının şirketine ait borçların tamamını ödemediği gibi sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmedikleri, davalı Haldız İnşaat Oto. Ltd. Şti.’nin ise ilave inşaatı süresi içerisinde tamamlamadığı, davacının 19.03.2003, 06.04.2003, 07.04.2003, 12.11.2003 ve 15.05.2003 tarihli sözleşmeleri 25.05.2005 tarihinde haklı olarak feshettiği sonucuna varıldığı, davalı …’ün Ağır Ceza Makemesi dosyalarındaki beyanlarından, babası …’ün talimatı ile dava konusu iş ve işlemleri yaptığı, hisse devir sözleşmesini imzaladığı, davalı …’ın dayısı olan davalı …’ya ait şirkette çalıştığı ve dayısının talimatı ile hisseleri devraldığı, yine dayısının talimatı ile onun tarafından gösterilen davalı …’ya ait şirkette çalışan ve akrabası olan …, …, … ve …’a hisse devirlerini gerçekleştirdiği, davalı … ile birleşen dosya davalılarının muvazaalı olarak davacıya ait şirket hisselerinin devrini gerçekleştirdikleri sonucuna varılarak davacı tarafından haklı nedenle feshedilen sözleşmelere dayalı olarak devir edilen davalı Kittaş A.Ş.’ye ait hisselerin hisse devirlerinin iptali ile devre konu hisselerin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği, davacı kar mahrumiyeti ve eksik bırakılan imalatlar karşılığı 100.000.000.000,00 TL maddi tazminatın davalı Haldız İnşaat Oto. Ltd. Şti.’den tahsilini talep etmiş ise de mahallinde yapılan keşif ve aldırılan bilirkişi raporları ile davacının maddi zararının kapsamı tespit edilemediğinden buna ilişkin talebin reddine karar verilmek gerektiği, birleşen 2016/1118 E. sayılı dosya yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; davalı Kittaş A.Ş.’ye ait hisselerin 2003 yılında davacı ile yapılan sözleşmeler gereğince önce …’ün oğlu …’e daha sonra yeğeni …’a devredildiği, …’ın ise …’ün isteği ile davalı şirket hisselerini …’ün şirket çalışanları olan …, …, …, …’a devrettiği, daha sonra tüm hisselerin …’ün isteği ile eski muhasebecisi davalı …’e devredildiğinin dosya içinde bulunan Ağır Ceza Mahkemesi dosyaları kapsamından ve dava dilekçesine ekli Denizli Cumhuriyet Başsavcılığının 2008/20306 soruşturma sayılı dosyasında …’e ait 02.02.2009 tarihli sorgulama tutanağından anlaşılmakla davalı şirkete ait hisselerin davacının ekonomik olarak zor bir dönemde bulunduğu sırada üzerinde baskı kurularak imzalanan sözleşmeler neticesinde davalı …’ün talimatları ile muvazaalı olarak davalı …’e devredildiği gerekçesiyle davalıya ait Kittaş A.Ş. hisselerinin davacıya ait olduğunun tespiti talebinin kabulüne, şirketin işletilmesi nedeniyle elde edilen gelire ilişkin talebin ispat edilemediğinden reddine karar verildiği, birleşen 2007/60 E., 2009/347 E. ve kapatılan Denizli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/32 E. sayılı dosyaları yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; 2013/32 E. sayılı dosya içerisinde bulunan 28.12.2012 tarihli heyet bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından davalılar tarafından takibe konu edilen 11.11.2007 vadeli 555.000,00 USD bedelli, 11.11.2005 vadeli 555.000,00 USD bedelli, 11.11.2006 vadeli 555.000,00 USD bedelli toplam 1.665.000,00 USD tutarlı üç adet bononun 12.11.2003 tarihli satış sözleşmesinde …’na alacağına mahsuben verildiği, davalı … tarafından ilamsız takibe konu edildikten sonra ciro edilerek Denizli 2. İcra Müdürlüğünün 2010/9022 E. ve Denizli 3. İcra Müdürlüğünün 2006/1994 E. sayılı dosyalarında tahsilde tekerrüre neden olmama şerhi içermeksizin takibe konu edildikleri gerekçesiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiği, birleşen 2014/341 E. sayılı dosyası yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; birleşen dosya içinde bulunan 09.10.2013 tarihli heyet bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre taraflar arasında imzalanan 15.05.2003 ve 12.11.2003 tarihli sözleşmelere göre davalıya davacılar tarafından 13.658.619,89 TL ödeme yapıldığı, 12.11.2003 tarihli sözleşme ile davalıya ödenmesi taahhüt edilen 7.800.000,00 USD karşılığı 11.559.459,60 TL’nin yapılan toplam ödeme miktarından mahsubu sonucunda davalıya 2.099.160,29 TL fazla ödeme yapıldığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, Denizli 3. Noterliğinin 15.03.2003 tarihli hisse devir sözleşmesi ile Kittaş Kayalıoğlu İnşaat Tekstil ve Turizm İşletmeleri Ticaret A.Ş.’nin %50 hissesinin davalı …’e ve aynı hisselerin Denizli 3. Noterliğinin 12.11.2003 tarihli hisse devir sözleşmesi ile davalı … tarafından davalı …’a devrine ilişkin sözleşme ile Denizli 3. Noterliğinin 12.11.2003 tarihli hisse devir sözleşmesi ile Kittaş A.Ş.’nin %49,96 hissesinin davalı …’a devrine ilişkin sözleşmelerin 818 sayılı Kanun’un 19 uncu ve 20 nci maddeleri gereğince iptali ile Kittaş A.Ş.’nin % 99,96 hissesinin davacıya ait olduğunun tespitine, davacı adına tesciline, davacının Haldız İnşaat Oto. Tic. ve Ltd. Şti. aleyhine açıtığı davanın ispat olunamadığından reddine, kayyım heyetinin görevinin karar kesinleşinceye kadar devamına, birleşen 2006/108 E. sayılı dosyada davanın kabulü ile Antalya 2. Noterliğinin 03.06.2005 tarihli hisse devir sözleşmesi ile Kittaş A.Ş. hisselerinin davalılara devrine ilişkin sözleşmelerin 818 sayılı Kanun’un 19 uncu ve 20 nci maddeleri gereğince iptali ile davacıya ait olduğunun tespitine, birleşen 2007/60 E. sayılı dosyada davacı Kittaş A.Ş.’nin davalı Mega Tekstil A.Ş. aleyhine açtığı davanın 05.06.2007 tarihi itibarıyla açılmamış sayılmasına, davacının davalı … aleyhine açtığı davanın kabulü ile davacının 11.11.2005 vade tarihli, 11.11.2006 vade tarihli ve 11.11.2007 vade tarihli 555.000,00 USD bedelli bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile Denizli 5. İcra Müdürlüğünün 2003/6281 E. sayılı dosyada takibin iptaline, birleşen 2009/347 E. sayılı dosya bakımından davanın kabulüne davacının 11.11.2005 vade tarihli 555.000,00 USD bedelli bono nedeniyle ve bu bonoya dayalı Denizli 3. İcra Müdürlüğünün 2006/1994 E. sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, asıl alacağın %40’ı oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen 2016/1118 E.sayılı dosya bakımından davalı Kittaş A.Ş.’nin %99,93 hissesinin diğer davalı …’e devrine ilişkin sözleşmenin 818 sayılı Kanun’un 19 uncu ve 20 nci maddeleri gereğince iptaline, davacı …’na ait olduğunun tespitine, davacının maddi tazminat talebinin ispat olunamadığından reddine, birleşen 2014/341 E. sayılı dosya bakımından davanın kabulü ile 2.195.967,00 TL’nin faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacılara ödenmesine, birleşen 2013/32 E. sayılı dosya bakımından davanın kabulü ile Denizli 2. İcra Müdürlüğünün 2010/9022 E. sayılı dosyasında takibe dayanak 11.11.2007 vade tarihli 555.000,00 USD bedelli bono nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-birleşen bir kısım davada davalı … vekili, davalılar-bir kısım davada davacılar Kittaş A.Ş., …, …, … ve … vekili, birleşen 2013/32 E. sayılı davada davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı-birleşen bir kısım davada davalı … vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı şirket hisselerinin müvekkiline aidiyeti tespit edilmesine rağmen iptal edilen hisse devir işlemleri kapsamında düzenlenen senetlerle ilgili olarak hisselerin devir işlemlerine ilişkin kararlar ile bağlantı kurulmadığı halde birleşen 2007/60 E. sayılı, birleşen 2009/347 E. sayılı ve birleşen 2013/32 E. sayılı dosyalarda menfi tespit talebinin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, asıl davada davalı Haldız İnş. Ltd. Şti.’ne karşı yöneltilen maddi tazminat talebi bakımından yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığını, davalı Haldız İnş. Ltd. Şti.’nin ticari defter ve kayıtları incelenerek müvekkili ile davalı taraf arasındaki ek inşaat yapımına ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak-borç ilişkisinin davalı Haldız İnş. Ltd. Şti. defterlerine ne şekilde yansıdığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması yoluna gidilmiş ise de davalı şirketin 2003 ile 2016 yılları defterleri sunması gerekirken 2008 ila 2014 yıllarına ilişkin defterleri sunduğunu, Mahkemece alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmediğini, davalı Haldız İnş. Ltd. Şti.’nin defterlerinin usulüne uygun tutulmadığını, müvekkilince Antalya Bölge Bilirkişilik Kurulu Başkanlığına şikayet edilen bilirkişinin hazırladığı raporlar esas alınarak anılan şirkete karşı açılan davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, birleşen 2014/341 E. sayılı dava bakımından gerekçe bölümünde 09.10.2013 tarihli heyet bilirkişi ek raporu ve dosya kapsamına göre müvekkiline 2.099.160,29 TL fazla ödeme yapıldığı belirtilmesine rağmen hüküm bölümünde davanın kabulü ile 2.195.967,00 TL’nin faizi ile davalı müvekkilinden tahsiline karar verildiğini, birleşen 2014/341 E. sayılı dava bakımından Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda şirket kayıtlarında ödeme olarak gösterilen meblağlarla ilgili belgelerin yeterince araştırılmadığını, yalnızca muhasebe kayıtlarına bakıldığını, ticari defterler ve ödeme belgelerinin incelenmediğini, raporda ödemelerin 2005-2007 yıllarında olduğu belirtilmesine rağmen hesaplamada 2013 yılındaki kurun dikkate alındığını, 15.05.2003 tarihli sözleşmede inşaat için Kittaş A.Ş. adına müvekkiline verildiği belirtilen 3.3 trilyon TL’nin Kittaş A.Ş. ve müvekkiline ödendiğine ilişkin belge vs. ile bu miktar ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmadığını, ödeme olarak dikkate alınmaması gereken kalemlerin hesaplamada dikkate alındığını, 06.10.2015 tarihli bilirkişi raporunda, Mahkemece daha önce alınan 10.10.2013 tarihli ek raporda davacıların 2.195.967,00 TL ödeme yaptığının tespit edilemediğinin belirtildiğini, birleşen 2016/1118 E. sayılı davada davalı …’in muvazaalı şekilde hisseleri devraldığı tarihlerden dava tarihine kadar Kittaş A.Ş.’ye ait otelin paravan şirketlere kiralanmış gibi gösterilmek suretiyle işletilmesinden elde edilen veya elde edilebilecek olan gerçek gelirlerden davalının hissesine düşen kısmın şimdilik 5.000,00 TL’sinin faiziyle birlikte tahsilini talebi bakımından hiçbir araştırma ve inceleme yapıldığını ileri sürerek ve resen nazara alınacak sebeplerle kararın bozulmasını istemiş, 07.02.2022 havale tarihli dilekçesi ile 2006/108 E., 2009/347 E. ve 2013/32 E. sayılı dosyaların temyiz edilmediğini bildirmiştir.
2.Davalılar …, …, Kittaş A.Ş., … ve … vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma ilamı uyarınca celp edilen ceza dosyalarının beraat ya da düşme nedeni ile kesinleştiğinin görüldüğünü, davacının 12.11.2003 tarihli hisse devri sözleşmesini müvekkili …in çok genç ve tecrübesiz olmasından faydalanarak iptal ettirip teminat olarak verildiğini yazdırdığını, davacın kendisinin ve akrabalarının noter huzurunda yaptıkları hisse devir sözleşmelerini müvekkilinin tehditi nedeni ile imzaladıkları iddiasının hayatın akışına aykırı olduğunu, sözleşmeden sonra tarafların davacının yönetim kurulu başkanı olduğu dava konusu oteli birlikte işlettiklerini, bu hususların Mahkemece değerlendirilmediğini, hisse devir sözleşmelerinin noterde düzenlendiğini, hisse devirlerine ilişkin alınan kararların aynı gün noterde tastik ettirilip ortaklar pay defterine işlendiğini, 21.03.2015 tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümünün 7 nci maddesinde taraflar arasındaki 12.11.2003 tarihli hisse devir sözleşmesi ile yapılan anlaşma ile inançlı işlemin sona erdiği ve davacının ve diğer ortakların yaptıkları hisse devir ve tescil işleminin usulüne uygun olduğu, hisse devri sırasında ve öncesinde davacının cebir ve tehdit altında olmadığı tespitinin yapıldığını, 08.05.2018 tarihli bilirkişi raporunda 12.11.2005 tarihli sözleşmenin, daha önceki inançlı hisse devir işlemini sonlandırarak taraflar arasındaki hukuki ilişkilere son şeklini veren (nihai) bir sözleşme olduğu, bozma ilamında işaret edilen ceza davaları dikkate alındığında 12.11.2003 tarihli sözleşmenin 818 sayılı Kanun’un 19 uncu ve 20 nci maddeleri uyarınca butlanından söz edilemeyeceği, davacının iptal hakkını yasal süresi içinde kullanmaması nedeniyle 12.11.2003 tarihli sözleşmenin ikrah yahut gabin nedeniyle feshinin söz konusu olamayacağı, edimlerin zamanında ifa edilmediği gerekçesiyle fesih (dönme) talebinin ise 818 sayılı Kanun’un 211 inci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü karşısında mümkün olmadığı, şirket hisselerinin iadesi yönündeki taleplerin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, sadece 12.11.2003 tarihli sözleşmedeki edimlerin ifasını isteyebileceği ve fakat “taleple bağlılık” ilkesi uyarınca davanın reddinin gerekeceği belirtildiği halde Mahkemece bu raporun göz ardı edildiğini, Mahkemece ceza dosyaları ile ilgili değerlendirilme yapılırken, sadece davalının katılan olarak görüldüğü dosyaların nazara alındığını, birleşen 2014/341 E. sayılı dosyada 09.10.2013 tarihli heyet bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre davalıya 2.099.160,29 TL fazla ödeme yapıldığının tespiti ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de bu ödemelerin hisse devrine ilişkin olduğunun açık olduğunu ileri sürerek ve resen nazara alınacak sebeplerle kararın bozulmasını istemiş, 21.02.2022 havale tarihli dilekçe ile 2007/60 E. sayılı, 2009/347 E. sayılı, 2013/32 E. sayılı ve 2014/341 E. sayılı dosyaları temyiz etmediklerini bildirmiştir.
3.Birleşen 2013/32 E. sayılı davada davalı … vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı …’nun açtığı davalarda şirket hisselerinin …’na aidiyeti tespit edilerek iptal edilen hisse devir işlemleri kapsamında düzenlenen senetlerle ilgili olarak hisselerin devir işlemlerine ilişkin kararlar ile herhangi bir bağlantı kurulmadığı halde alacağı temlik almak suretiyle alacaklı bulunduğu Denizli İcra Müdürlüğünün 2010/9022 E. sayılı dosyası yönünden birleşen 2013/32 E. sayılı dosyada 11.11.2007 vade tarihli 555.000,00 USD bedelli bono nedeniyle menfi tespit kararı verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek ve resen nazara alınacak sebeplerle kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hisse devirlerinin iptalinin gerekip gerekmediği, …’nun iradesinin sakatlanıp sakatlanmadığı, gabin ve korkutmanın koşullarının bulunup bulunmadığı, tarafların alacak taleplerinin yerinde olup olmadığı ve menfi tespit davalarının şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
818 sayılı Kanun’un 19 uncu, 20 nci, 21 inci ve devamı maddeleri, 53 üncü maddesi, 2004 sayılı Kanun’un 72 nci maddesi, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6762 sayılı Kanun) 599 uncu maddesi
3. Değerlendirme
1. Dosyadaki yazılara, Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre birleşen 2007/60 E. sayılı davada davalı … vekilinin birleşen 2007/60 E. sayılı davaya yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
2.Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davacı … vekili, müvekkilinin Denizli’de Hierapolis Otel’in sahibi olan Kittaş A.Ş.’nin %99,94 hissedarı iken Pamukkale turizminin talep görmesi nedeniyle ve tur operatörlerinin de teşviki ile oteli 300 oda 600 yatak büyütmeye karar verdiğini, gerekli projeyi hazırlattığını; ancak daha evvel yaptırdığı imalatlar nedeniyle aldığı borçların henüz kapatılamaması nedeniyle bu projenin askıya alındığı dönemde çalışanlarından biri vasıtasıyla davalı … ile tanıştırıldığını, …’ün otelde yapılacak ilave inşaatların maliyeti 2,7 trilyon TL’yi finanse edebileceğini; ancak buna karşılık kabul edebileceği teminatların kendisine verilmesini istemesi üzerine Gümüş Spot A.Ş. adına … ve Kittaş A.Ş. adına müvekkili … arasında 19.03.2003 tarihli sözleşmenin imzalandığını, devamında bir kısım tarafları farklı olmakla birlikte 06.04.2003 tarihli, 07.04.2003 tarihli, 28.04.2003 tarihli, 15.05.2003 tarihli ve son olarak 12.11.2003 tarihli sözleşmelerin imzalandığını, anılan sözleşmelerin her birinin bir öncekinden daha ağır hükümler içerdiğini, davalıların sözleşmeler kapsamında taahhüt ettikleri edimleri yerine getirmediklerini, buna rağmen nihai olarak şirketteki tüm hisselerin davalılara intikal ettiğini, müvekkili …’nun içinde bulunduğu ağır ekonomik koşullarda davalıların ekonomik destek sağlama vaadi ile davacı üzerinde baskı kurduklarını, tehdit, cebir ve şiddet uyguladıklarını, davalılar hakkında tehdit, silahlı gasp ve dolandırıcılık suçlarından ceza davaları görüldüğünü iddia etmiştir.
Mahkeme gerekçesinde de belirtildiği üzere Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/342 E., 2011/450 K. sayılı dosyasında katılanlar … ve …’nun şikayeti üzerine sanıklar…, … ve … hakkında nitelikli yağma suçundan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmış ise de iddia edilen eylemin suç tarihi gözetildiğinde kendiliğinden hak alma suçunu oluşturduğu ve kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair verilen kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, yine …’nun şikayeti üzerine sanıklar …, …, …, … ve … hakkında sahte özel evrak tanzimi ve dolandırıcılık suçlarından yapılan yargılama sonunda kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair verilen kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar Mahkemece Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi ve Asliye Ceza Mahkemesinin dosyaları kapsamından ekonomik olarak zor durumda olan ve Kittaş A.Ş.’nin hakim ortağı konumundaki davacının otelini büyütme çabası nedeniyle finansman arayışına girdiği dönemde davalı …’ün, çalışanları ve yakın aile fertleri ile birlikte hareket ederek ekonomik destek sağlama vaadi ile davacı üzerinde baskı oluşturmak suretiyle davacının iradesinin dava dilekçesinde belirtilen sözleşmelerin imzalanması sürecinde sakatlandığı, ekonomik zorluk içinde bulunan davacının sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini yerine getirerek Kittaş A.Ş.’de bulunan hisselerini davalı …’ün isteği üzerine oğlu …’e ve …’ün yeğeni …’a devrettiği; ancak davalıların sözleşme gereğince davacının şirketine ait borçların tamamını ödemediği, özleşme gereği üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmedikleri, davalı Haldız İnşaat Oto. Ltd. Şti.’nin ilave inşaatı süresi içerisinde tamamlamadığı, davacının 19.03.2003, 06.04.2003, 07.04.2003, 12.11.2003 ve 15.05.2003 tarihli sözleşmeleri 25.05.2005 tarihinde haklı olarak feshettiği, … ve … tarafından yapılan hisse devirlerinin muvazaalı olduğu kabul edilerek hisse devirlerinin iptali ile devre konu hisselerin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiş ise de 818 sayılı Kanun’un 21 inci maddesinde düzenlenen gabinin varlığının kabulü için edimler arasında açık oransızlık bulunması ve bu açık oransızlığın, zarara uğrayan tarafın müzayaka halinde bulunmasından veya tecrübesizliğinden veya işi hafife almasından (düşüncesizliğinden) karşı tarafın bilerek yararlanması (yani durumu istismar etmesi) sonucu meydana gelmesi gerekir. Yine 818 sayılı Kanun’un 29 ve devamı maddelerinde düzenlenen ikrah, hukuka aykırı şekilde yapılan tehditle istenilen irade beyanında bulunulmadığı takdirde bir kimsede bir kötülüğe maruz kalacağı kanaati uyandırılması, o kimsenin korkutulmasıdır. Yaratılan bu korku nedeniyle sözleşme yapma konusunda irade beyanında bulunan kimsenin iradesinin oluşumu sakattır. Bu sakatlık sözleşmenin geçerliliğini etkiler.
Buna göre dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde davacı …’nun hakim hissedar olduğu şirkete ait oteli büyütmek amacıyla finansman arayışına girdiği, bu kapsamda bir kısım tarafları farklı olmakla birlikte üst üste 6 defa bir araya gelinerek yapılan müzakereler sonucu sözleşmeler imzalandığı, imzalanan sözleşmelerin revize edildiği nazara alındığında Mahkemenin kabulünün aksine gabinden söz etmek mümkün değildir. Yine kesinleşen ceza dosyaları nazara alındığında ikrahın koşullarının da oluştuğundan söz edilemeyecektir. Bu itibarla Mahkemece asıl davada, birleşen 2006/108 E. sayılı davada ve birleşen 2016/1118 E. sayılı davada hisse devirlerinin iptaline yönelik yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3.Asıl davada davacı … vekili davalı Haldız İnş. Ltd. Şti.’nin 06.04.2003 tarihli sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemiş olması nedeniyle kar mahrumiyeti ve eksik bırakılan imalatlar karşılığı 100.000,00 YTL’nın anılan şirketten tahsili ile davacı …’na ödenmesine karar verilmesini talep etmiş ise de 06.04.2003 tarihli eser sözleşmesinin tarafları Kittaş A.Ş. ile Haldız İnş. Ltd. Şti. olup davacı …’nun aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Bu itibarla Mahkemece söz konusu talep bakımından davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek davacının maddi zararının tespit edilemediği gerekçesi ile bu talebin reddine karar verilmesi de doğru görülmemiş Mahkeme kararının anılan talep yönünden resen bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
4.Birleşen 2014/341 E. sayılı dava bakımından davalı …’nun temyiz itirazlarının incelenmesinde Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sı, yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. 6100 sayılı Kanun’un 294 üncü ve devamı (Mülga 1086 sayılı Kanun’un 382 nci ve devamı) maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması, tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi esastır. Bu nedenle hükmün, açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın, kısa karara uygun olması gerekmektedir. Aksi halde yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş ve mahkeme kararlarına güven sarsılmış olacaktır.
Yazılacak kararın gerekçesiyle hüküm kısmı arasında bütünsellik esastır. Başka bir anlatımla gerekçe ile hüküm birbirine bağlı olup çelişki bulunmaması gerekir. Nitekim 6100 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin ikinci fıkrasında gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı açıkça düzenlenmiş bulunmaktadır.
Somut olayda, Mahkemenin gerekçesinde “…birleşen dosya içinde bulunan 09.10.2013 tarihli heyet bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre taraflar arasında imzalanan 15.05.2003 ve 12.11.2003 tarihli sözleşmelere göre davalıya, davacılar tarafından 13.658.619,89 TL ödeme yapıldığı, 12.11.2003 tarihli sözleşme ile davalıya ödenmesi taahhüt edilen 7.800.000,00 USD karşılığı 11.559.459,60 TL’nin yapılan toplam ödeme miktarından mahsubu sonucunda davalıya 2.099.160,29 TL fazla ödeme yapıldığı…” belirtilmiş olmasına rağmen hüküm bölümünde “birleşen 2014/341 E. sayılı dosya bakımından davanın kabulü ile 2.195.967,00 TL’nin dava tarihi olan 25.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacılara ödenmesine…” karar verilmesi nedeniyle gerekçe ile hüküm birbiriyle çeliştiğinden verilen karar, yukarıda açıklanan hükümlere aykırı olup birleşen 2014/341 E. sayılı davaya yönelik kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
5.Birleşen 2013/32 E. sayılı davada davalı … vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde, yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davacı Kittaş A.Ş. vekili dava konusu 11.11.2007 vadeli 555.000,00 USD bedelli senedin pay devri nedeniyle verilen teminat senedi olduğunu, sözleşme konusu borcun çok üstünde meblağın alacaklılara ödenip belge alınması nedeniyle teminat vasfı kalmadığını, dava konusu senedin Denizli 5. İcra Müdürlüğünün 2008/5544 E. sayılı dosyasında takibe konulduktan sonra muvazaalı olarak ciro yolu ile senedi devralan davalı … tarafından senedin zamanaşımına uğramasına üç gün kala Denizli 2. İcra Müdürlüğünün 2010/9022 E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek dava konusu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu savunmuş ve Denizli 2. İcra Müdürlüğünün 2010/9022 E. sayılı dosyasına konu alacak 18.04.2012 tarihinde …’ye temlik edilmiştir. Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de 6762 sayılı Kanun’un 690 ıncı maddesi yollamasıyla 599 uncu maddesi uyarınca borçlu, senet metninden anlaşılmayan şahsi defileri, hamilin senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olduğunu kanıtlamadıkça iyi niyetli hamile karşı ileri süremez. Somut olayda Mahkemece hamil davalı …’nun senedin iktisabında bile bile veya ağır kusurla davacının zararına hareket ettiği ve kötü niyetli olarak iktisap ettiği konusunda olumlu olumsuz hiçbir değerlendirme yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Birleşen 2007/60 E. sayılı davada davalı … vekilinin birleşen 2007/60 E. sayılı davaya yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE,
2 Mahkeme kararının asıl dava, birleşen 2006/108 E. sayılı, birleşen 2016/1118 E. sayılı, birleşen 2014/341 E. sayılı, birleşen 2007/60 E. sayılı ve birleşen 2013/32 E. sayılı davalar bakımından BOZULMASINA,
3. Asıl davada davalı Haldız İnş. Ltd. Şti.’ne yönelik kararın resen BOZULMASINA,
Bozma sebebine göre mümeyyiz taraf vekilerinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.