Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1872 E. 2023/5618 K. 05.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1872
KARAR NO : 2023/5618
KARAR TARİHİ : 05.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, Mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf isteminde bulunulmuş ise de Mahkemece 15.09.2021 tarihli ek karar ile istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.

Ek kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacı banka ile Smh Sangaryuss Grup Yapı İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. arasında ticari kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının miras bırakanı …’ın müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, söz konusu kredinin geri ödemelerinde aksamalar sebebiyle sözleşme gereği kredinin 2017 yılında kat edildiğini, ilgililere tebliğ edildiğini, kat ihtarının davalının murisi …’a 16.05.2017 tarihinde 071139 yevmiye nolu noterlik evrakı ile bildirildiği, alacağın likit hale geldiğini, alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının borcun varlığı ve sözleşmeden haberi olduğu halde itiraz ederek takibi durdurduğunu, takibe itirazın iptali ve devamına karar verilmesi ile alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının müteveffa …’ın mirasçısı olduğunu, murisin 03.08.2018 günü vefat ettiğini, davalının miras bırakanı …’ın ilkokul mezunu tam olarak okuma yazma bilemeyen, emekli ve kalp rahatsızlığı olan, destekle ayakta durabilen, imza tarihinde 72 yaşında olup, ticaretle herhangi bir ilgisi bulunmayan bir kişi olduğunu, imza tarihinden iki yıl sonra da kalp yetmezliğinden vefat ettiğini, bankanın dayanak olarak gösterdiği evraklar incelendiğinde; müteveffanın eli mahsulü olmadığını, …’ın imzasının alındığı kefillik evrakındaki tarih üzerinde tahrifat yapılarak 30.12.2016 olduğu anlaşılan imza tarihi 10.11.2016 olarak değiştirilmiş olduğunu, dolayısıyla kurulan ipotek/kefalet ilişkisinin açıkça geçersiz olduğunu, ortada ne geçerli bir kefalet ne de geçerli bir ipotek ilişkisi bulunmadığını belirterek davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulü ile davalının Sakarya 4. İcra Müdürlüğü 2018/13005 sayılı takip dosyasına itirazının kısmen iptaline, 390.821,20 TL asıl alacak 8.828,31 TL akti faiz 441,42 TL BSMV, 23.232,45 TL temerrüt faizi, 1.161,62 TL BSMV olmak üzere toplam 424.485,02 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağı yıllık %28,93 temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit olmadığından icra inkâr tazminat talebinin reddine karar verilmiş, davalı vekilinin bu karara ilişkin olarak yaptığı istinaf başvurusu ise nispi istinaf karar harcının maktu olarak yatırıldığı, davalı vekiline eksik harcın tamamlatılması konusunda 01.08.2021 tarihinde tebliğ olunan muhtıraya rağmen yasal süre içerisinde eksiklik tamamlanmadığı anlaşıldığından davalı tarafın istinaf isteminden vazgeçmiş sayılması gerektiği gerekçesi ile 15.09.2021 tarihli ek kararı ile reddedilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının yargılama giderlerine yönelik istinaf talebinin nispi harca tabi olduğunun kabul etmenin hak ve nesafet kurallarıyla açıklanamayacağı gibi hukuka olan güveni de zedeleyecek nitelikte bir yaklaşım olduğunu belirterek; istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, İlk Derece Mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirtilen nedenleri tekrar etmekle birlikte reddedilen kısım yönünden vekâlet ücretine hükmedilmediğini, bu yönde yaptıkları başvurunun nisbi harca tabi olmayacağından kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tabibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (2004 sayılı Kanun) 67 nci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.