YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1772
KARAR NO : 2023/5781
KARAR TARİHİ : 11.10.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki YİDK kararının iptali marka hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davalı TPMK vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin ‘BEYAZ’, `BEYAZIM, `BEYAZINI’, `PINAR BEYAZ’, `PINAR BEYAZ’, ‘PINAR BEYAZ’, ‘PINAR BEYAZ şekil’, ‘PINAR BEYAZ’, ‘PINAR BEYAZ’, ‘PINAR BEYAZ’, ‘PINAR BEYAZ’, ‘PINAR BEYAZ’, ‘PINAR BEYAZ EZİNELİ’, ‘PINAR BEYAZ EZİNELİ `ÇOCUKLARA KAHVALTIYI SEVDİREN BEYAZ’, ‘ÇOCUKLARA KAHVALTIYI SEVDİREN BEYAZ’ ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “Yakışan Kırmızı Beyaz” ibareli marka başvurusuna yaptıkları itirazın nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa başvuru markası ile müvekkili şirketler adına tescilli muhtelif “BEYAZ” ibareli markaların ayırt edilemeyecek derecede aynı hatta birebir aynı olduğunu, aynı zamanda kapsadığı emtialar yönünden de birebir aynı ürünler bulunduğunu, müvekkilinin markasının tanınmış olduğunu, somut uyuşmazlığa ilişkin emsal kararlar da bulunduğunu ileri sürerek 2016-M-7419 sayılı YİDK kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2.Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalıya ait dava konusu 2015/01584 sayılı “yakışan kırmızı beyaz” ibareli marka ile davacı şirketlerin “Beyaz” ibareli markaların kapsamındaki emtia aynı/benzer olmakla birlikte marka işaretleri farklı olduğundan, taraf markaları arasında 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin (556 sayılı KHK) 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi anlamında iltibas oluşmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8inci maddesinin dördüncü fıkrasının işbu dava yönünden uygulanabilirliğinin bulunmadığı, dava konusu başvurunun, 556 sayılı KHK’nın 35 inci maddesinin birinci fıkrası anlamında kötü niyetle yapıldığına dair delil bulunmadığı, 2016-M-7419 YİDK kararının iptali ve 2015/01584 sayılı “Yakışan Kırımızı Beyaz” ibareli markanın hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait redde mesnet markalar ile dava konusu “Yakışan Kırmızı Beyaz” ibareli marka başvurusu arasında 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının b bendi uyarınca benzerlik/iltibas oluşmadığına ilişkin kararın eksik ve hatalı olduğunu, zira gerek işitsel, anlamsal ve görüntü itibariyle ve gerekse emtia listesi bakımından, davalı marka başvurusu ile müvekkili şirketlere ait “BEYAZ” ibareli markalar arasında iltibas oluştuğunu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına bakıldığında, bir markanın görünüş ve telaffuz itibariyle küçük ilavelerle eşinin ya da benzerinin kullanılması halinde bu kullanmanın aynen kullanma olacağı ve iltibasa yol açacağının belirtildiğini, dava konusu markada vurgulanmak istenen asıl unsurun “BEYAZ” ibaresi olduğunu, tüketicilerin markalar arasında işletmesel bağlantı kuracağını, müvekkilinin markasının tanınmış marka olduğunu, emsal kararlar olduğunu, davalının başvurusunun kötü niyetli bulunduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı Pınar Entegre Et ve Un San. A.Ş.’nin, marka başvurusuna itirazında ve davada yalnızca 97/012756 sayılı “PINAR BEYAZ HİNDİ” ibareli markasına dayandığı, bu markanın, yasal koruma süresi sonunda yenilenmediğinden, hükümden düştüğü, başvuru tarihi ve YİDK karar tarihi itibariyle hüküm ifade etmeyen bu markanın iltibas değerlendirmesinde dikkate alınmasının mümkün bulunmadığı, anılan davacının “BEYAZ” asıl unsurlu bir markası yada marka başvurusu olmadığından, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi veya 8 inci maddesinin dördüncü fıkrasına dayalı olarak başvurunun tesciline engel olmasının da mümkün olmadığı gerekçesiyle davacı Pınar Entegre Et ve Un Sanayi A.Ş. vekilinin tüm istinaf itirazlarının esastan reddine, davacı Pınar Süt Mamulleri San. A.Ş. vekilinin istinaf itirazları yönünden; dava konusu 2015/01584 sayılı “Yakışan Kırmızı Beyaz” ibareli başvurunun asli unsurunun birini de “BEYAZ” ibaresinin oluşturduğu, zira “Yakışan Kırmızı” ibarelerinin ayırt edicilikte yeterli farklılık katmadığı, başvurunun yapıldığı 29. sınıf mallarda ayırt ediciliğin düşük olduğu, dolayısıyla tarafların marka olarak kullanmak istedikleri ibareler yönünden markalar arasında, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının b bendi uyarınca benzerlik bulunduğu, başvuru kapsamında yer alan 29. sınıf malların ise davacının itiraza mesnet markalarında aynen yer aldığı, ayrıca, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin; “Torku Kırmızı Beyaz – Pınar Beyaz” ibareli markalara yönelik verdiği 2015/1178 E.-015/6747 K. 15.05.2015 tarihli, “Torku Kırmızı Beyaz – Pınar Beyaz” ibareli markalara yönelik verdiği 2014/4610 E.-2014/16634 K. ve 03.11.2014 tarihli, “Kırmızı Beyaz – Pınar Beyaz” ibareli markalara yönelik verdiği 2013/17309 E.- 2014/1883 K. ve 04.02.2014 tarihli ilamlarının da bu yöne ilişkin olduğu, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca benzerlik bulunduğundan, somut uyuşmazlıkta 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin dördüncü fıkra koşullarının davacılar yararına oluşup oluşmadığı noktasında bir inceleme yapılmasına gerek bulunmadığı gerekçesiyle davacı Pınar Süt Mamulleri San. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davacı Pınar Entegre Et ve Un San. A.Ş. tarafından açılan davanın reddine, davacı Pınar Süt Mamülleri San. A.Ş. tarafından açılan YİDK iptaline yönelik davanın kabulü ile TPMK’nın 2016-M-7419 sayılı YİDK kararının iptaline, dava konusu edilen 2015/01584 sayılı Yakışan Kırmızı Beyaz ibareli marka tescil edilmediği için davacı Pınar Süt Mamülleri San. A.Ş.’nin hükümsüzlük talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı TPMK vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı TPMK vekili temyiz dilekçesinde özetle; markalar arasında iltibastan söz edilebilmesi için 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi koşullarının hepsinin bir arada bulunmadığını, “Yakışan” ibaresinin markanın üst kısmına daha büyük puntolarla konumlandırıldığını, “Kırmızı” ibaresinin beyaz elips şeklinde bir yüzeye “Beyaz” ibaresinin ise kırmızı elips şeklinde bir yüzeye yerleştirilerek “Yakışan” ibaresinin altına yerleştirildiğini, marka bütün olarak değerlendirildiğinde “Yakışan” ibaresinin ön plana çıktığını, kırmızı/beyaz ibarelerinin tali unsur olduğunu ve bir bütün olarak algılandıklarını, markaların yeterince farklılaşmış olduklarını, “Beyaz” ibaresinin ayırtediciliği düşük zayıf bir ibare olduğunu, renk adı olan bir ibare ile davacıya üstün hak tanınamayacağını ileri sürerek ve re’sen tespit edilecek sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı TPMK vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.