Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1601 E. 2023/4869 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1601
KARAR NO : 2023/4869
KARAR TARİHİ : 12.09.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/374 Esas, 2021/1481 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/198 E., 2019/302 K.

Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı TPMK vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı firmanın 2016/22482 numaralı “BY NATUREX” ibareli marka tescil başvurusunun, müvekkilinin 2008/25330 numaralı “NATUREX” markası ile iltibas riski bulunduğunu, buna rağmen müvekkilinin başvuruya itirazlarının, 2018-M-1969 sayılı YİDK kararı ile kısmen kabul edilerek, bazı malların başvurudan çıkarıldığını, geri kalan mallar için tescile devam edildiğini, oysa müvekkili firmanın 1992 yılından beri aroma, renk verici ve bitki özleri alanında faaliyette bulunduğunu, Fransa ve Fas’ta fabrikaları olduğunu, yıllar içinde Amerika, İtalya, Fransa, Çin, Hindistan kökenli başka şirketleri bünyesine kattığını, markasının tanınmış olduğunu, iki marka arasında benzer/ilintili ürünlerin bulunduğunu, markaların telaffuz, anlam ve biçim olarak ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, markaların seri marka olarak düşünülebileceğini, “by” ibaresinin İngilizce “-den, -dan” anlamına geldiğini, dava konusu ürünlerin her kesimden alıcısının bulunduğunu, fiyatı uygun ürünler olduğunu bu durumun da iltibası artırdığını, davalı markasında halen benzer/aynı tür malların kaldığını, başvurunun tescili halinde davalı firmanın haksız yarar elde edeceğini, müvekkilinin markasının ayırt edici karakterinin bozulacağını, markayı sıradanlaştırıp reklam gücünü azaltacağını, “BY NATUREX” ibaresinin tesadüfen seçilmemiş olduğunu, bu sebeple kötü niyetli olabileceğini ileri sürerek, YİDK kararının iptalini ve davalı markasının tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; tarafların mal ve hizmetlerinin farklı olduğunu, mallar benzer olmadıkları için markaların halk tarafından karıştırılmayacağını, davacının bu davayı açarak kötü niyetli davrandığını, davacının markasının tanınmış olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Davalı TPMK vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının “By Naturex” ibareli marka tescil başvurusuyla davacının “NATUREX” ibareli markası arasında, dava konusu markanın kapsamında yer alan “Bulyonlar”, “Pastacılık ve fırıncılık mamullerinden ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek” ve “Şekerlemeler” emtiaları yönünden, görsel ve sesçil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, her iki markanın işletmesel kökenlerinin aynı olduğu, idari ve ekonomik açıdan birbiriyle bağlantılı işletmeye ait markalar algısının oluşabileceği, bu mallar açısından 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesinin birinci fıkrası anlamında iltibas-benzerlik oluştuğu, iltibas oluşturmayan kısımlar yönünden ise başvuru ibaresi üzerinde davacının önceye dayalı kullanım hakkı iddiası ile davalının marka başvurusunda davacı tarafın tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği iddialarının ve yine bu mal/hizmetler yönünden davacının ticaret unvanına bağlı hak iddiası ile dava konusu marka başvurusunun kötü niyetli yapıldığı iddiasının kanıtlanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 2018-M-1969 sayılı YİDK kararının, dava konusu edilen 2016/22482 sayılı markanın kapsamında bulunan 29. sınıftaki “bulyonlar”, 30. sınıftaki “pastacılık ve fırıncılık mamullerinden ekmek, simit, poğaça, pide, sandvich, katmer, börek…, şekerlemeler” emtiaları yönünden iptaline, bu emtialar yönünden markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı TPMK vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tarafların markalarının ibareler yönünden ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, markaların aynı sınıfta yer alan emtiaları kapsadığını, dolayısıyla 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi koşullarının tüm emtialar yönünden gerçekleştiğini, ayrıca müvekkilinin markasının tanınmış olduğunu, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin dördüncü fıkrası koşullarının da müvekkili yararına gerçekleştiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı TPMK vekili istinaf dilekçesinde özetle; ibareler yönünden tarafların markalarının birbirine benzer olduğunu, ancak başvuru kapsamında kalan emtia yönünden markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi anlamında benzerlik bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının “By Naturex” ibareli marka tescil başvurusunun, davacının “NATUREX” ibareli markası ile ibareler yönünden, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca benzer bulunduğu açık olduğu gibi, mahkemece görüşüne başvurulan ve aralarında gıda mühendisinin de bulunduğu bilirkişi heyetince hazırlanan raporda, taraf markaları arasında hangi mallar yönünden benzerlik ve iltibas koşullarının oluştuğu, hangi mallar yönünden ise oluşmadığının, ayrıntılı ve gerekçeli olarak açıklandığı, mahkemece bu rapora itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekili ile davalı TPMK vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı TPMK vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı TPMK vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 370 ve 371 inci maddeleri, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve dördüncü fıkrası.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı TPMK vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.