Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1561 E. 2022/4070 K. 26.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1561
KARAR NO : 2022/4070
KARAR TARİHİ : 26.05.2022

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17.01.2018 gün ve 2014/758 – 2018/20 sayılı kararı onayan Daire’nin 15.09.2021 gün ve 2019/5338 – 2021/5519 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçelerinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davacının, Telsim GSM operatörlüğü yaptığı dönemde davalı ile akdedilen Şebekeler Arası İrtibat ve İşbirliği Sözleşmesi uyarınca istasyon ve diğer cihazlar için davalıdan alt yapı hizmeti alındığını, daha sonra davalının tek taraflı olarak 30.05.2001 gün ve 714 sayılı Alt Yapı Kullanım Yönetmeliği çıkardığını, bu uygulamanın kullanılan enerji miktarına göre (kurulu sistemlerin maksimum güçleri oranında) ücretlendirme yapılmasını öngördüğünü, bahsi geçen alt yapı hizmetleri için müvekkili adına kesilmiş 2005/Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için kesilen faturalar incelendiğinde davalı kurum binalarında bulunan müvekkiline ait sistemlerinin güçlerinin çok yüksek değerlendirildiğinin tesbit edildiğini, bu nedenle faturalara itiraz edildiğini, temmuz ayındaki faturanın diğer faturaların çok altında belirlendiğini, davalının 05.01.2006 gün ve 5050/02 sayılı yazısında “kasım 2005 mahsuplaşması” açıklaması ile müvekkili şirkete ait alacağın 168.553,71 TL’nin mahsup edildiğinin bildirildiğini, müvekkilinin bunun 6.353,43 TL’yi kabul ettiğini, taraflar arasında 29.07.2006 tarihli mutabakat zaptı düzenlendiğini ve buna göre tarafların 01.07.2005 tarihinden öncesine yönelik herhangi bir hak talebinde bulunamayacaklarını, dava konusu faturaların 01.07.2005 tarihine ait olduğu ve kesintinin haksız olduğunu, davalının hem mevcut olmayan borç için mahsup yaptığını hemde mutabakat anlaşmasını ihlal ettiğini ileri sürerek mahsup edilen 162.180,00 TL’nin mahsup tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca, davanın kısmen kabulüne, 13.610,45 TL’nin mahsup tarihi olan 05.01.2006 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ve ayrıca taraflar arasındaki sözleşme kapsamında %10 gecikme cezası ile davalıdan istirdadına, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Taraf vekilleri, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, alınmadığı anlaşılan 168,30 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 26/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.