Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/15 E. 2023/3307 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15
KARAR NO : 2023/3307
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/315 Esas, 2021/1394 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/60 E., 2019/569 K.

Taraflar arasındaki Türk Patent Marka Kurumu (TPMK) Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından “aromio” markasının üreteceği ve satışa arz edeceği dondurma tozu, salep tozu, waffle tozu ve benzeri çeşitli toz karışımlara ilişkin kullanılması amacıyla 2017/106476 sayılı başvuruda bulunulduğunu, davalı şirket tarafından 2003/14525, 2001/07160, 2007/21561 sayılı, “ülker caramio şekil”, “caramio”, “ülker caramio şekil” ibareli markalarına dayanılarak başvuruya itiraz edildiğini itirazın nihai olarak YİDK tarafından kabul edilerek marka tescil başvurularının reddedildiğini, oysa her iki ibare arasında karıştırılacak derecede benzerliklerin olmadığı gibi iştigal alanının da çok farklı olduğunu, “Aromio” ile “caramio” isimlerinin her ne kadar İtalyanca kökenli olsa da birbirinden çok farklı anlamlara gelen, farklı isimler olduğunu, zira “Caramio” isminin “canım”, “aromio” isminin ise “aromalı” anlamına geldiğini ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini ve 2017/106476 sayılı “aromio” ibareli marka başvurusunun tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı TPMK vekili cevap dilekçesinde ; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı Şirket vekili cevap dilekçesinde ; “aromio” ibareli markanın, müvekkiline ait “caramio” ibareli markalar ile iltibas teşkil ettiğinden, 6769 sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) 6 ncı maddesinin birinci fıkrasına istinaden davanın reddinin gerektiğini, ibareler arasındaki benzerliğin halk tarafından iltibasa neden olacağını, ortalama tüketicilerden söz konusu sözcüklerin anlamını bilmesinin beklenemeyeceğinden, bu sözcüklerin birbirinden ayırt edilmesinin de mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 6769 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesinin birinci fıkrası açısından dava konusu marka kapsamında 30. sınıftaki mal veya hizmetlerden “Makarnalar, mantılar, erişteler… Kahve, kakao, moka (kahve), kahve yerine geçen maddeler, kahve veya kakao esaslı içecekler… Ekmekler, pideler , Hububat (tahıl) ve undan mamul çerezler, kavrulmuş mısır ve buğday (kavurga), gevrekler, mısır gevrekleri (corn flakes), yulaf ezmeleri, kahvaltılık hububat… Pirinç, Tuz, Bisküviler, krakerler, gofretler, pastalar, Baklavalar, Pudingler, kazandibi, sütlaç, muhallebiler Bal, arı sütü, propolis… Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler: soslar, salata sosları, yiyecekler ve içecekler için koku vericiler (aromalar), mayalar, kabartma tozları, vanilyalar, baharatlar… Her türlü un, irmikler, nişastalar, Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri… Bitki yapraklarından elde edilen çaylar, buzlu çaylar, Şekerlemeler, çikolatalar, çikolata ürünleri, çikolata veya şekerle kaplanmış ürünler, çikolata esaslı içecekler…Sakızlar, Dondurmalar, yenilebilir buzlar, Pekmez” olmak üzere büyük çoğunluğunun kolay, çabuk ve üzerinde fazla düşünmeden satın alınacak günlük gıda tüketime konu olan, her an herkesin beslenmek için ihtiyaç duyacağı türden mallar olduğu, sayılan ürünlerin büyük çoğunluğunun ortalama seviyedeki alıcılara hitap eden, hızlı bir şekilde tüketilen, genellikle bilinçli tüketici kesimine sahip olmayan ve yoğunlukla çocuk yaştaki müşteri grubu için “gıda” alanını da doğrudan etkilediğinden, satın alan son tüketici açısından bile değerlendirildiğinde, satın alma kararlarında sıradan özen ve dikkatten daha fazlasını gerektirmeyen ürünler olduğu belirlendiği, çekişmeli markalar arasında 29. ve 30. sınıftaki mal ve hizmetlerden “Makarnalar, mantılar, erişteler… Kahve, kakao, moka (kahve), kahve yerine geçen maddeler, kahve veya kakao esaslı içecekler… Ekmekler, pideler , Hububat (tahıl) ve undan mamul çerezler, kavrulmuş mısır ve buğday (kavurga), gevrekler, mısır gevrekleri (corn flakes), yulaf ezmeleri, kahvaltılık hububat… Pirinç, Tuz, Bisküviler, krakerler, gofretler, pastalar, Baklavalar, Pudingler, kazandibi, sütlaç, muhallebiler Bal, arı sütü, propolis… Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler: soslar, salata sosları, yiyecekler ve içecekler için koku vericiler (aromalar), mayalar, kabartma tozları, vanilyalar, baharatlar… Her türlü un, irmikler, nişastalar, Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri… Bitki yapraklarından elde edilen çaylar, buzlu çaylar, Şekerlemeler, çikolatalar, çikolata ürünleri, çikolata veya şekerle kaplanmış ürünler, çikolata esaslı içecekler…Sakızlar, Dondurmalar, yenilebilir buzlar, Pekmez” açısından ayniyet veya benzerlik bulunmaktadır. Dava konusu marka kapsamında yer alan ürünlerin belirtilen kısmının davalının yukarıda sıralanan mal ve hizmetleri ile aynı veya benzer olduğu tespit edildiği, çekişmeli markalar arasındaki görsel farklılıkta “(C)ar(A)mio” ve “ar(O)mio” harflerinin ayrıştığı, taraf markaları ile ilgili olarak yapılan bu açıklamalar doğrultusunda dava konusu marka ile davalı markaları arasında ortak ibareler nedeniyle görsel ve işitsel bir benzerlik veya çağrışım olduğu, kavramsal inceleme açısından; AROMİA markasını oluşturan kelimenin dava dilekçesinde “İtalyanca aromalı” anlamına geldiğinin iddia edildiği, İtalyanca, “aroma” Türkçe’de yazıldığı hali ile yazılıp aynı şekilde telaffuz edildiği, “Aromalı” kelimesinin ise İtalyanca’da “aromatizzato” olarak kullanıldığı, “Caramio” ibaresi “caro=canım” +mio (benim sahiplenme eki) anlamına geldiği, anlamsal olarak çekişmeli markaların farklılık göstermesine rağmen, “ilgili tüketici kesimi açısından” değerlendirildiğinde bu farklılığın, markaların birbiri ile karıştırılmalarına engel olamayacağı, iltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığının tespitinde, mal ve hizmetlerin aynı veya benzer alıcı çevresine hitap edip etmediklerine ve aynı veya benzer ihtiyaçları gidermede kullanılıp kullanılmadıklarına; markaların kullanıldığı mal veya hizmetin ekonomik değerine; bunların hitap ettiği alıcı grubunun sosyal ve ekonomik düzeyine ve orta yetenekteki alıcıların markanın kullanılacağı mal veya hizmetleri aldıkları sırada sarf edecekleri dikkat ve özene de bakılacağı, somut olayda tescil kapsamındaki ürünlerin yöneldiği, genellikle yüksek bilinçli kullanıcı olmayan ve aynı grup başka bir deyişle gıda alıcısı grup olması nedeniyle hedef kitlesinde çekişmeli markaların karıştırılma ihtimallerinin bulunduğu, çekişmeli markaların görsel, biçimsel, işitsel benzerlik, çağrıştırma, bir bütün olarak markaların uyandırdığı toplu kanaat, malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, markayı taşıyan mal veya hizmetin değeri ve alıcının bu mal ve hizmeti almaya ayırdığı zaman açısından değerlendirildiğinde halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, YİDK kararı iptal şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince bilirkişi raporuna ve bilirkişilere yaptıkları itirazın değerlendirilmeyerek sözlü yargılama aşamasına geçildiğini ve savunma hakkının kısıtlandığını, müvekkili şirketin asıl iştigal alanının makine distrübütörlüğü olup, bunun yanında anılan dondurma ve yoğurt frozen makinelerinin ham maddelerinin üretimi ve ticareti ile de iştigal ettiğini, bu dondurma tozlarının ismini de “aramio” olarak adlandırıp, bu isimin tescili için başvuruda bulunduğunu, tarafların markalarını kullanacağı ürün sınıflarının çok farklı olup, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, dondurma tozunun bir ham madde olduğunu ve sadece sanayi tipi dondurma makinesine sahip olan ve dondurma tozu alarak tüketiciye arz eden kişilerin ticaret alanına girdiğini, dolayısı ile bu ürünün davalı şirketin ürünleri gibi market, bakkal, avm vb yerlerde satılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle de tüketicinin “Caramio” isimli ürünü satın alırken, “aramio” isimli dondurma tozunu satın almayacağını, ibareler yönünden de markaların amblemlerinin, simgelerinin, markayı öne çıkartan hatların birbirinden çok farklı olduğunu, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacı vekili tarafından, müvekkilinin dondurma tozları üretimi için başvuruda bulunduğu ve tarafların markalarını kullanacağı ürün sınıflarının çok farklı olup, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı ileri sürülmüşse de, davacının marka tescil başvurusu kapsamındaki 30. sınıf malların, davalının itiraza dayanak markasının kapsamında da aynen yer aldığı, tarafların markaları arasında ortak ibareler yönünden görsel ve işitsel benzerliğin veya çağrışımın olduğu, anlamsal farklılık konusunda davacının ileri sürdüğü iddiaların doğru olmadığının, mahkemece bu konuda görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda belirtildiği, kaldı ki anlamsal farklılık bulunduğu varsayılsa dahi, bu farklılığın 30. sınıf malların ortalama tüketicileri tarafından bilinmesinin mümkün olmadığı ve iltibasa engel olamayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen dikkat edilecek sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6769 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesinin birinci fıkrası

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.