Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1449 E. 2023/3801 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1449
KARAR NO : 2023/3801
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2056 Esas, HÜKÜM : Ret-Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2013/49 E., 2021/991 K.

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 13.06.2023 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Avukat …… dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/703 E. sayılı davanın 16.08.2007 tarihli celsesinde, … ve …’ın davalı şirkette mevcut olan ve bu dava ile birleşen davalara konu olan ortaklık payları üzerinde şirket ortaklarına ait hak ve yetkileri kullanmak ve bu davanın sonuçlanmasına kadar geçerli olmak üzere kayyım olarak atandığını, davalı şirketin 2008 yılı genel kurul toplantısının 01.04.2009 tarihinde yapıldığını ve genel kurulda Bilal ve … hisselerinin kendisi tarafından temsil edildiğini, kararlara muhalefet ettiği ve tutanağa yazdırdığını, alınan kararların yasa ve ana sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu belirterek davalı şirketin 01.04.2009 tarihli genel kurul kararlarının yoklukla malul olduğunun tespitine veya iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kanun hükümlerine uygun olarak oluşturulan genel kurul kararlarına yönelik işbu davanın haksız, mesnetsiz olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın, davacılar … ve … adına, Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/703 E. sayılı dosyasında, bu dosyaya özgü ve sınırlı kayyum olarak atanan … tarafından açıldığı, davayı açan kayyumun, genel mahiyette bir yönetim kayyumu olmayıp, Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/703 E. sayılı dosya ile sınırlı temsil kayyumu olduğu, görevi Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/703 E. sayılı dosyası ile mahdut olup, eldeki dava tarihi itibariyle bu dava için ayrıca verilmiş bir kayyum kararı bulunmadığı, mahkemece 02.11.2017 tarihinde kayyuma, şirket yönetim kurulu üyeleri aleyhine sorumluluk davası açılması ve açılan davalara izin verilmesinin, eldeki dava yönünden geçerli bir kayyum tayini ve izin niteliğinde olmadığı, kayyum …’ın eldeki dava için usulüne uygun alınmış bir kayyum tayini kararı ve izni olmadan dava açması mümkün bulunmadığı, aktif dava ehliyetinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin (d) bendi gereğince dava şartlarından olup, aynı Kanun’un 115 inci maddesi gereğince yargılamanın her aşamasında ve resen nazara alınması gerektiği, bu nedenle kayyum …’ın davacıları temsilen dava açmasının mümkün olmadığı, bu hususun aktif dava ehliyetine ilişkin eksiklik teşkil ettiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kayyum … için verilen, Kadıköy Asliye 2. Ticaret Mahkemesinin 2005/703 E. sayılı dosyasından oybirliği ile verilen 02.11.2017 tarihli ara karar ile; “… ve …’ın davalı Geta A.Ş.’de mevcut olan işbu dava ve birleşen davalara konu olan ortaklık payları üzerinde şirket ortaklarına ait hak ve yetkileri kullanmak ve bu davanın sonuçlanmasına kadar geçerli olmak üzere kayyum olarak atanan …ın Türk Medeni Kanunu’nun 460 ıncı maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğince kayyuma şirketin yönetim kurulu üyeleri aleyhine sorumluluk davası açması için izin ve yetki verilmesine, açılmış olan davalara da icazet verilmesine, kararın taraflara tebliğine”, denildiği, bu ara karar ile, müvekkili kayyum …’ın, sadece Kadıköy Asliye 2. Ticaret Mahkemesinin 2005/703 E. sayılı dosya yönünden geçerli, o davaya özgü ve o dava ile sınırlı temsil kayyumu olmayıp, kendisine şirketin yönetim kurulu üyeleri aleyhine sorumluluk davası açması ve açılmış olan davalar için de izin ve yetki verilmiş olması karşısında, bu yetkinin huzurdaki dava yönünden de geçerli olduğunun kabulü gerekirken, davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan bahisle reddedilmesi, mahkeme yetkilendirme kararına, içtihatlara ve yasalara kesin aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespiti veya iptali istemine ilişkin olduğu, davacılara ait payları temsilen davayı açan kayyum genel mahiyette bir yönetim kayyımı olmadığı gibi sadece atandığı dosyada görülen davaya özgü ve o davayla sınırlı temsil kayyımı olduğu gözetildiğinde; ilk derece mahkemesince verilen kararın yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespiti veya iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Takdir olunan 8.400,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.