Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1375 E. 2023/4809 K. 11.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1375
KARAR NO : 2023/4809
KARAR TARİHİ : 11.09.2023

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2958 Esas, 2021/2235 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/71 E., 2021/547 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirketin Covid-19 salgını nedeni ile ticari hayatında aksaklıklar yaşadığını, ekonomik güçlük çektiğini, müvekkil şirket aleyhine 30.06.2020 tarihli 90.000,00 TL bedelli ve 26.08.2020 tarihli 100.000,00 TL bedelli 2 adet çek için Antalya 6. İcra Ceza Mahkemesi’nin 2020/359 E. sayılı dosyası ile karşılıksız çek şikayetinde bulunulduğunu, bu dosyanın halen derdest olduğunu, müvekkil şirketin davalı taraf ile herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını, davalı taraf ile müvekkil şirketin arasında bir fatura ilişkisi bulunmadığını, dava konusu çeke dayalı olarak davalı taraftan mal veya hizmet alımının da olmadığını ileri sürerek adli yardım taleplerinin kabulunü, Antalya Genel İcra Dairesi’nin 157538 E. sayılı dosyasında teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkili şirketin davalı tarafa borçlu olunmadığının tespitine, icra takip dosyasının iptali ile alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla davalının kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının dayanaktan yoksun, hukuksuz olarak açmış olduğu davanın esastan ve ayrıca 2 haftalık kesin süre içerisinde yatırması gereken harç ve gider avansını yatırmaması sebebiyle de usulden gerektiğini, ayrıca ihtiyati tedbir kararı için teminat yatırması gerektiğini savunarak davanın reddi ile dava değerinin %20’si oranında kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 120 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca hesaplanan peşin harç ile başvuru harcı, tebligat gideri ve diğer maliyet gideri olmak üzere toplam 290,00 TL gider avansının iki haftalık kesin süre içerisinde mahkeme veznesine yatırılarak makbuzunun ibrazı için mehil verilmesine, süresi içerisinde yatırmadığı takdirde 6100 sayılı Kanun’un 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi ile aynı Kanun’un 115 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davanın usulden reddedileceğinin ihtarına karar verildiği, ara karar uyarınca düzenlenen tebligatın davacı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, iki haftalık kesin süre içerisinde detaylı şekilde belirlenen başvurma, peşin karar ve ilam harcıyla yargılama giderleri mahkeme veznesine yatırılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; olumsuz mali koşulları nedeni ile harç ve giderleri tamamlayamadıklarını ikrar ile adli yardım talebinin reddi kararının tekrar incelenmesini ve devamında davanın esası ile ilgili iddiaları tekrar belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı yanın adli yardım talebinin reddine karar verildiği, bu karar aleyhine yapılan itirazın da reddedildiği, kararın kesin ve istinafa tabi olmadığı, davacının verilen yasal önelde harcı ve gider avansını ikmal etmediği sabit olduğundan Mahkemenin dava şartı yokluğu nedeni ile verdiği usulden red kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çeklere dayalı yapılan takipler nedeniyle borçlu olunmadığının istemine ilişkin olup, davacının öncelikle adli yardım talebinin yerinde olup olmadığı hususu uyuşmazlık konusudur.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve davacı vekilinin gider avansını 6100 sayılı Kanun’un 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi gereğince verilen kesin süre içerisinde yatırılmamasına göre usul ve yasaya uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.