YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1311
KARAR NO : 2023/4687
KARAR TARİHİ : 06.09.2023
MAHKEMESİ :Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/284 Esas, 2021/1351 Karar
HÜKÜM :Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/74 E., 2019/570 K.
Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali, tasarım hükümsüzlüğü ve terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin tescilli POP KEK esas unsurlu çok sayıda tanınmış markası ile kek ve ambalaj tasarımı bulunduğunu, davalı şirketin 2018/02243 numaralı kek tasarım başvurusunda bulunduğunu ve müvekkili tarafından bu başvuruya itiraz edildiğini, itirazın YİDK tarafından haksız şekilde nihai olarak reddedildiğini, davalı şirket tarafından tescil ettirilmek istenen tasarımın yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını haiz olmadığını, söz konusu tasarımın başka şirketler tarafından da kullanıldığını, bu nedenle yeni olmadığını, dava konusu tasarımın müvekkiline ait marka ve tasarımlarla büyük benzerlik taşıdığını ileri sürerek YİDK’in 2018/T-1101 sayılı kararının iptali ile 2018/02243-1 ve 2 sıra sayılı tasarım başvurusunun tescili halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1-Davalı Şimşek Bisküvi ve Gıda Sanayi A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; müvekkiline ait tasarımın yeni ve ayırt edici niteliği haiz olduğunu, itiraza gerekçe gösterilen marka ve tasarımlar ile dava konusu tasarımlar arasında büyük farklılıkların bulunduğunu, bilgilenmiş kullanıcının almak istediği ürünü benzer ürünlerle karıştırmayacağını, dava konusu tasarımların seçenek özgürlüğünün dar olduğu bir alana ilişkin olduğunu, davalının kötü niyetinden söz edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2-Davalı TPMK vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının itirazına mesnet gösterdiği markaları ile 3. kişiler adına tescilli markaların dava konusu tasarımdan farklı olduğu, yine davacının itirazına mesnet gösterdiği kek tasarımları ve ambalaj tasarımlarında yer alan ürün görsellerinin dava konusu tasarımdan bilgilenmiş kullanıcı gözünde farklı olduğu, itiraza mesnet kek kalıp tasarımlarının ise bu kalıplardan çıkacak ürünlerin uygulama ve ardıl işlemler açısından farklılaşabileceği üzerinden tahmine dayalı bir değerlendirmenin bir yöntem olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının gerekçesiz olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda iş bu dava konusu üründeki tüketicinin nihai tüketici olduğu belirlenmesine rağmen incelemenin bilgilenmiş kullanıcı üzerinden yapılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılmış olan tespitlerin aksine davalı şirket adına tescil başvurusu yapılan tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmayıp müvekkilinin marka ve tasarımlarıyla benzer olduğunu, seçenek özgürlüğü de dikkate alındığı takdirde tescil edilecek bunca kek şekli varken birçok firma tarafından kullanılan kek şeklinin tescil ettirilmeye çalışılmasının hem kötüniyetli hem de hukuka aykırı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu tasarımda yer alan eliptik şeklin teknik bir zorunluluk olduğu ve davalı şirketin seçnek özgürlüğünün çok fazla olmadığı değerlendirilmesine yer verilmiş ise de bu tespitlerin haksız bulunduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamında alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporunda davacının itiraza mesnet gösterdiği kendi markaları ile üçüncü kişiler adına tescilli markaların, tasarımların dava konusu tasarımdan bilgilenmiş kullanıcı gözünde farklı olduğunun belirlendiği, mesnet gösterilen kek kalıp tasarımlarının da bu kalıplardan çıkacak ürünlerin uygulama ve ardıl işlemler açısından farklılaşabileceği, bu nedenle tahmine dayalı bir değerlendirmenin doğru olmadığının belirtildiği, bu tespitleri içeren bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliğine haiz olmadığını, bilgilenmiş kullanıcının kimlerden oluştuğunun doğru tespit edilmediğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali, tasarım hükümsüzlüğü ve terkini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) 55 ve 56 ncı maddeler.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.