Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1275 E. 2023/4866 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1275
KARAR NO : 2023/4866
KARAR TARİHİ : 12.09.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/790 Esas, 2021/1668 Karar
HÜKÜM : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/45 E., 2017/181 K.

Taraflar arasındaki markanın hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin kurulduğu 1990 yılından bu yana özellikle briket kömürü alanında gerçekleştirdiği satışlar ile sektörde aranan ve bilinen bir şirket haline geldiğini, davacının faaliyetleri ile ilgili Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde 04, 16 ve 35. sınıflarda, 2012/97643 numaralı “FIREHEX BBQ CHARCOAL” markasını tescil ettirdiğini, davacının markasının esas unsurunun “FIREHEX” ibaresi olduğunu, tanınmış marka niteliğini haiz olduğunu, tanınmışlığından istifade etmek isteyen davalı firmanın 04. sınıfta yer alan emtialarda 2013/17373 nolu “FIREX” markasını tescil ettirdiğini, davalının “FIREX” markasını briket kömürü emtiasında ve www.firexkomur.com isimli internet sitesinde kullandığını, müvekkilinin esas unsuru “FIREHEX” olan markası ile davalının “FIREX” markasının ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu ve aralarında iltibas ihtimali bulunduğunu, “FIREHEX” markasının tüketiciler nezdinde tanınmış marka haline geldiğinin kabulü halinde markanın 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 8 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca da reddedilmesi gerektiğini ileri sürerek, 2013/17373 nolu “FIREX” markasının tüm emtialar bakımından hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin briket kömür sektöründe hatırı sayılır bir geçmişe ve ciddi bir üne sahip olduğunu, davacı tarafın müvekkili firmadan sonra faaliyete başladığını ve her iki firma arasında rekabet bulunduğunu, her iki markanın Türkçede ateş anlamına gelen “FİRE” kelimesinden türediğini, “FIREX” ibaresinin marka tescil başvurusundan önce tescilsiz olarak kullanılan bir marka olduğunu ve bunu bilen davacı firmanın “FIREX” ibaresi yerine “FIREHEX” ibaresini tescil ettirdiğini, her ne kadar davacı tarafından “FIREHEX” ibaresinin tanınmış marka olduğu iddia edilmişse de bu hususun ispat edilmesi gerektiğini, dava konusu markaların birbirinden tamamen farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile toplanan deliller ve aldırılan bilirkişi raporuna göre davacı markasının tanınmış marka olduğuna dair dosyaya yansıyan bir delil olmadığı, yine davalı tarafın da “Firex” ibaresini davacının marka tescilinden daha önce tescilsiz olarak kullandığına ve öncelik hakları bulunduğuna dair iddialarını ispata yarar delil sunmadığı, davacının markasının esas unsuru olan “Firehex” ile davalının markasının esas unsuru olan “Firex” ibarelerinin yazılış ve okunuşları itibariyle görsel ve işitsel olarak iltibas yaratacak derecede benzer oldukları, davalının tescilli olduğu “Katı yakıtlar (odun dahil), sıvı ve gaz yakıtlar ile bunların kimyasal olmayan katkıları, aydınlanma amaçlı mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları (vakslar), parafinler” emtialarının davacının markasının tescilli olduğu “bu sınıfa dahil ”briketler” emtiası ile benzer ve ilişkili olduğu, zira briketin sözlük anlamının “linyit ve kömür tozundan basınçla elde edilen yakacak” olduğu, bu durumda davacının markası ile davalının markasının bu emtialar yönünden karıştırılma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı adına tescilli 2013/17373 numaralı “FIREX” markasının tescilli olduğu 4. sınıftaki “katı yakıtlar (odun dahil), sıvı ve gaz yakıtlar ile bunların kimyasal olmayan katkıları, aydınlanma amaçlı mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları (vakslar), parafinler” emtiaları bakımından kısmen hükümsüzlüğüne ve sicilden kısmen terkinine, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacın markasının 2012 yılında, davalı markasının 2013 yılının hemen başında tescil edildiğini, dava tarihinin ise 10.02.2016 olduğunu, işbu davanın, müvekkilinin marka tescilinden 3 yıl sonra açıldığını, kötüniyet iddiası olmadığı gibi, böyle bir durumun da olmadığını, davacının FIREX ibaresi yerine FIREHEX ibaresini markalaştırma sebebinin, davacının ve davalının tescilden önce FIREX markasını tescilsiz olarak ticari maksatla kullanmış olmasından kaynaklandığını, davacının kendi markasının tanınmış olduğunu ispatlayamadığı, dava konusu markalarda kullanılan yazı karakterleri, renk kombinasyonları ve sair özelliklerin farklı olduğunu, “Fire” kelimesinin İngilizce menşeli bir kelime olup, “ateş, yangın” gibi anlamlara gelen ve genel kullanımda olan son derece alelade bir kelime olduğunu, söz konusu kelimenin bir kişi/kurumun özel kullanımına hasredilemeyeceğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı markası “fayrex”, davacının markası ise “fayrhex” şeklinde telaffuz edileceğinden işitsel benzerlik olduğu tespitine yer verildiğini, bu tespitin hatalı olduğunu, “fire” kelimesinin telaffuzu orijinal filinde “fayr” olsa da, bulunduğumuz ülke itibariyle İngilizce bilen insan sayısının son derece az olduğu ve söz konusu kelimenin genel itibariyle yazıldığı gibi okunacağının kabulü gerektiği, davalının dava konusu markayı 2011 yılından bu yana kullandığını, bu markaya ilişkin Endonezya’dan ithalat yaptığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraf markalarının esas unsuru olan ”fire” ibaresinin ingilizce bir kelime olup dilimizde ”ateş” anlamına geldiği, telaffuzunun ise ”fayr” olarak yapıldığı, davalı markasında ”fire” ibaresinin sonuna getirilen ”hex” ibresinin markaya bir ayırt edicilik katmadığı, markaların esaslı unsurunun ”fire” ibaresi olduğu, davacı markası “Firehex” ile davalı markası “Firex” ibarelerinin görsel ve işitsel olarak iltibas yaratacak derecede benzer oldukları, davalının tescilli olduğu “Katı yakıtlar (odun dahil), sıvı ve gaz yakıtlar ile bunların kimyasal olmayan katkıları, aydınlanma amaçlı mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları (vakslar), parafinler” emtialarının davacının markasının tescilli olduğu “bu sınıfa dahil briketler” emtiası ile benzer ve ilişkili olduğu, davalının markasını davacı tescilinden önce kullandığına yönelik ispata yarar kesin bir delilin bulunmadığı, aksi yöndeki davalı iddialarının yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 370 ve 371 inci maddeleri, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin (556 sayılı KHK) 8 inci maddesinin dördüncü fıkrası.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.