YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1254
KARAR NO : 2023/4692
KARAR TARİHİ : 06.09.2023
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/1679 Esas, 2021/1873 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2016/1057 E., 2019/594 K.
Taraflar arasındaki haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin İspanya merkezli bir şirket olduğunu, kendi tasarladığı hava tahliye motorları, fanlar ve vantilatörler gibi ürünleri tüketicilerle buluşturduğunu, söz konusu tasarımların bir kısmının dünyanın farklı ülkelerinde koruma altında olduğunu, ancak hâlihazırda Türkiye’de tescilli herhangi bir tasarımı bulunmadığını, buna karşın müvekkil şirketin ürettiği özgün tasarımların uzun yıllardan bu yana Türkiye’de satıldığını, müvekkili şirket tarafından tasarlanıp Türkiye’de pazara sunulan sunulan “Mıxvent-td 160, 250, 350” kodlu havalandırma fanlarının davalı tarafından aynısının üretilip pazarlandığını, davalı tarafın söz konusu kullanımının Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/542 Değişik İş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, davalının sattığı ürünlerin ayniyet derecesinde benzer olduğunu, davalının, müvekkiline ait olan tescilsiz ürünü müvekkilinden izin almaksızın kullanmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu ve haksız rekabet teşkil ettiğini, tescilsiz tasarımların haksız rekabet hükümleri ile korunmasının gerektiğini ileri sürerek davalının eylemlerinin müvekkili şirket aleyhine haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, men’ine ve ref’ine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının tasarımlarının farklı ülkelerde tesciline dair belgeleri dosyaya sunması gerektiğini, davacı tarafın ürünlerinin bilinen ve tanınan ürünlerden olmadığını, davaya konu ürünler arasında ayniyet derecesinde benzerlik bulunmadığını, davacı tarafın davasına delil olarak Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/ 542 D.İş sayılı dosyasını gösterdiğini, ancak daha önce kendilerinin talebi üzerine yapılan ve iki ürün arasında benzerlik bulunmadığını tespit eden Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/365 D.İş dosyasından hiç bahsetmediğini, Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/365 D.İş sayılı dosyası ile her iki ürünün gerek teknik, gerekse görsel (tasarım) bakımından benzer olmadığının açıkça belirlendiğini ve rapor edildiğini, her iki ürünün benzer olduğu farzedilse dahi bu durumn haksız rekabete konu teşkil etmeyeceğini, iki ürünün kullanım amacı ve kullanım yerlerinin aynı olduğunu, bu ürünlerin kullanıldıkları yerlere uygun olarak silindir şeklinde dizayn edilmeleri gerektiğini, aynı alanda kullanılan çoğu ürünlerin benzer olup, ayırt edici özelliklerinin markaları olduğunu, müvekkilinin hiçbir şekilde davacının ürünü ile benzerlik yaratarak davacının yatırım ve emeğinden faydalanmadığını, bir endüstriyel tasarımın haksız rekabete konu olması için tasarımın yeni ve dünyanın herhangi bir yerinde daha önce kamuya sunulmamış olması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının tescilsiz tasarımı olduğunu iddia ettiği ürünlerin piyasada anonim hale gelmiş yaygın olarak kullanılan ürünler olduğu, bu nedenle davalı tarafından pazarlanmasının haksız rekabet olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının ürünleri ile müvekkilinin ürünlerinin aynı olduğu ve karışıklığa yol açacak nitelikte bulunduğunun hem bilirkişi raporlarıyla hem de mahkeme kararı ile sabit olduğunu, müvekkiline ait ürünlerin anonimleştiğinin kabul edilmesinin mümkün olmadığını, internette bulunan bir kısım ürünlerden yola çıkılarak tasarımın anonim hale geldiğinin kabul edilmesinin mümkün olmadığını, bilirkişi raporunda da müvekkile ait ürünlerin anonim olduğuna dair net tespit bulunmadığı halde mahkemece davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, ayrıca mahkemece anonimlik tespitine dayanak kabul ettiği bir çok fan ürününün dava konusu fan ürünü ile bir ilgisinin bulunmadığını, bilirkişi raporundaki tespitin aksine müvekkilinin dava konusu fan üretimiyle tüketici nezdinde bilinir hale geldiğini belirterek kararın kaldırılması ile davanın kabulünü istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunda davacının ve davalının ürünleri arasında çok yakın derecede bir benzerlik olduğu belirtilmekte ise de davaya konu ürün şeklinin özellikle davacı … firması ile özdeşleştiğine ve bu şekilde tanındığına dair bir neden görülmemiş, dünyada farklı firmalarca üretilen bir ürün olması nedeniyle davaya konu ürün formunun havalandırma sektöründe sıkça kullanılan harcı alem bir form haline geldiği, bu nedenle davaya konu ürün formu ile ilgili davacının hak sahibi olmadığı, davalının ürünlerinde işletmesine ilişkin ayırt edici unsurlara da yer verdiği anlaşıldığından bahse konu ürünlerin davalı tarafından pazarlanmasının haksız rekabet olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu ile ilgili olarak müvekili şirketin fikri emeğinin görmezden gelindiğini, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda hatalı tespitler yapıldığını, varsayıma dayalı olarak sonuca ulaşıldığını, dava konusu tasarımın müvekkili ile özdeşleştiğini, harcı alem tespitinin dayanaksız olduğunu, internette benzeri bulunan ürünlerin bir kısmının zaten müvekkilinin distrübütörlerine ait olduğunu, diğer ürünlerin taklit ürünler olabileceğini, davalının ürünlerinde markasını kullanmasının davalının tasarımları izinsiz kullanmasını meşrulaştırmayacağını, ürünlerin benzer olması dolayısıyla tüketici nezdinde karışıklığa yol açacağını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu ürünün davacı tarafından tasarlandığı ve dünyanın farklı yerlerinde koruma altına alındığı belirtilen havalandırma fanlarının, davalı tarafından piyasaya sunulan havalandırma fanları ile iltibasa neden olup olmadığı, davalının ürünleri nedeniyle haksız rekabet oluşup oluşmadığı hususuna ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 55 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.