Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1230 E. 2023/4879 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1230
KARAR NO : 2023/4879
KARAR TARİHİ : 12.09.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/280 Esas, 2021/1360 Karar
HÜKÜM : Başvurunun kabulü ile davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/19 E., 2019/491 K.

Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin yetkilisi Burak Kan’ın 2011 yılından beri “GURUKAFA” ibaresini tescilsiz olarak kullanıcı ismi ile sosyal medyada kullandığını, başta yemek tecrübeleri olmakla birlikte birçok tecrübesini sosyal medyada bu kullanıcı ismi ile paylaştığını, davalı şirket tarafından 05.01.2018 tarihli “Gurukafa” ibareli markanın 35, 41 ve 43 üncü nice sınıflarında adına tescili istemiyle başvuruda bulunulduğunu, davacının 35 ve 43 üncü nice sınıfları için yaptığı itirazın Türk Patent Marka Dairesi Başkanlığı (MDB) tarafından reddedildiğini, bu karara yapılan itirazın ise TPMK YİDK tarafından 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) altıncı maddesi uyarınca kısmen reddedildiğini, yalnızca 43 üncü nice sınıfının birinci alt sınıfındaki “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” bakımından itirazın kabulü ile başvurunun reddine karar verildiğini, 41 inci sınıf bakımından ise Türk Patent MDB ret kararının kesinleşmesi nedeniyle bu hizmetler bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, ancak yapılan marka başvurusunun kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin “GURUKAFA” ibareli markası ile 2011 yılından itibaren faaliyet göstermekte olduğunu, tüketici nezdinde belli bir tanınmışlık seviyesine ulaştığını, müvekkilinin söz konusu markaya ve markanın içerdiği şekil ibaresine, eskiye dayalı kullanım sayesinde ayırt edicilik kazandırdığını, “GURUKAFA” ibaresini içeren davacı kullanımlarının hem 35 hem de 43 üncü sınıfta yer alan hizmetleri kapsadığını, müvekkilinin reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetlerine ilişkin danışmanlık sağladığını ve eğitim hizmeti verdiğini ileri sürerek TPMK YİDK tarafından verilen 10.11.2018 tarih ve 2018-M-9600 sayılı, 35 inci nice sınıfı ve 43 üncü nice sınıflarının 2, 3 ve 4 üncü alt sınıfları yönünden itirazlarının reddine dair verilen kararının iptalini ve 2018/00857 numaralı marka başvurusu hakkındaki tescil işlemlerinin tüm sınıflar yönünden reddini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı TPMK vekili cevap dilekçesinde; davacının başvuru kapsamında bırakılan hizmetler bakımından SMK’nın 6/3 maddesine dayalı öncelik hakkı bulunmadığını Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “Gurukafa” ibareli tanıtıcı işaretin ilgili tüketici kitlesi nezdinde belirli bir bilinirlik seviyesine ulaştığı, buna bağlı olarak şirket yetkilisinin davaya mesnet işarete ekonomik bir değer kazandırdığı ve bu sebeplerle kullanım sonucu ayırt edicilik kazandığı yönünde görüş oluşturulduğu, davaya mesnet davacı markasının faaliyet alanlarının, nice sınıflandırması kapsamında, 35 ve 43 üncü hizmet sınıflarında olduğu, dava konusu 2018/00857 sayılı ve “Gurukafa” ibareli marka, marka nice sınıflandırmasına göre 35 ve 43 üncü sınıftaki mal ve/veya hizmetlerin tümü yönünden tescil edilmek için başvuruya konu edildiği, tarafların kullanım teşkil eden faaliyet alanlarının aynı hizmet sınıflarında olduğu, dava konusu marka ile davacı tarafa ait eskiye dayalı kullanımı olan GURUKAFA esas unsurlu marka arasında görsel, işitsel ve kavramsal bakımdan karıştırılma ihtimali bulunduğu, bu nedenle Kurum kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, TPMK YİDK’in 2018/M-9600 sayılı kararının kabul edilen tüm mal ve hizmetler yönünden iptaline, tescil edilen tüm mal ve hizmetler yönünden davaya konu markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı TPMK vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı TPMK vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kurum kararının usul ve yasaya uyygun olduğunu savunarak kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafın “Guru Kafa” ibareli kullanımları, dava konusu “Gurukafa” ibareli marka başvurusundan önce olsa da uyuşmazlık konusu 35 inci sınıfın 1, 2, 3, 4 ve 5 inci alt sınıflarına (1’den 34. sınıfa kadar olan tüm sınıflarda yer alan mallara özgülenmiş mağazacılık hizmetleri) ve 43 inci sınıfın 2, 3 ve 4 üncü sınıfta yer alan hizmetlere ilişkin bulunmadığı gibi davacının bu kullanımları uyuşmazlık konusu hizmetlerle benzer hizmetlere ilişkin de olmadığı, her ne kadar mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda; davacı kullanımlarının dava konusu başvuru kapsamında bırakılan hizmetlerle aynı ve benzer olduğu, davacı kullanımlarının gerçekleştiği sosyal medya hesaplarında dava dışı kişilere ait bazı marka ve tanııtımlarının yapılmasının reklamcılık faaliyeti olduğu, reklamlarına yer verilen markaların tanınmış olması ve bu marka sahiplerinin ulusal havayolu şirketi, elektronik odaklı şirket, ototomiv firması, fotoğraf ve gözlük şirketi, teknik resim ve teknik çizim materyalleri üreten şirket olması sebebiyle davacı faaliyetlerinin uyuşmazlık konusu 35 inci sınıf kapsamındaki hizmetleri de kapsadığı bildirilmişse de davacı tarafın dava konusu ibareyi kullandığı sosyal medya hesaplarında, ücreti karşılığında dava dışı kişilere ait markaların tanıtımına ve reklamlarına yer verilmesi reklamcılık faaliyeti olarak kabul edilemeyeceği gibi reklamlarına yer verilen marka sahiplerinin çeşitli sektörlerde faaliyet göstermesi ve bu markaların tanınmış olması da davacının dava konusu ibareyi uyuşmazlık konusu 35 inci sınıfta yer alan hizmetler yönünden markasal olarak kullandığı anlamına gelmeyeceği, davacının bu nedenle dava konusu ibare üzerinde uyuşmazlık konusu olan hizmetler bakımından 6769 sayılı Kanun’un altıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca öncelik hakkı bulunmadığı, YİDK kararının iptali istemi yönünden açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde bulunmayan gerekçeyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı, her ne kadar dava konusu marka tescil edilmemesine rağmen mahkemece dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmişse de istinaf edenin sıfatına göre hükümsüzlük davası yönünden Dairemizce herhangi bir değerlendirme yapılmadığı ve aynı şekilde hüküm kurulduğu gerekçesiyle davalı Türk Patent vekili istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının iptali istemli davanın reddine, tescil edilen tüm mal ve hizmetler yönünden davaya konu markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı şirketin dava konusu marka başvurusunun marka tescil belge harcı yatırılmaması nedeniyle müddete düştüğünü, dolayısıyla dava konusu YİDK kararının da hüküm ifade etmediğini, dosya hakkında davanın konusuz kaldığını savunarak kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi, 6769 sayılı Kanun’un altıncı maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.