Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2022/1191 E. 2023/4630 K. 05.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1191
KARAR NO : 2023/4630
KARAR TARİHİ : 05.09.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/393 Esas, 2021/1522 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/102 E., 2019/579 K.

Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 1985 yılından itibaren farklı tarihlerde 18 ayrı “ustam” esas veya münhasır unsurlu markayı tescil ettirdiğini, ilgili markalardan birinin tanınmış marka olduğunu, davalının “ustavita” ibareli marka tescil başvurusunun, müvekkilinin markaları ile iltibas oluşturduğunu, çekişme konusu markaların ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, davacı markasının yanına “vita” ibaresinin eklenmesinin, dava konusu marka başvurusuna belirgin bir farklılık katmadığını, dava konusu marka başvurusunun 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) 6 ncı maddesinin beşinci fıkrası anlamında da reddedilmesinin gerektiğini, davaya konu marka başvurusunun tescili durumunda davalı şirketin haksız kazanç elde edeceğini, davalı şirketin kötü niyetli olduğunu, buna rağmen müvekkili tarafından yapılan itirazın davalı kurum tarafından reddedildiğini ileri sürerek, dava konusu YİDK kararının iptaline ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı Tavita Gıda Kafeterya Tarım Ürünleri Tur. Taş. San. ve Tic. Ltd. Şti., davaya cevap vermemiştir.

2.Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK) vekili cevap dilekçesinde; müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu marka başvurusu ile davacının mesnet markaları arasında, emtia benzerliği tespit edilmesine rağmen işaret benzerliği koşulunun oluşmadığı, taraf markaları arasında birbirine gönderme/hatırlatma/çağrıştırma yapma yeteneğinin bulunmadığı ve firmalar arasında bir illiyet bağının kurulamayacağı, 6769 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesinin beşinci fıkrasının uygulama koşullarının oluşmadığı, dava konusu marka başvurusunun kötü niyetli olduğuna dair kanıtın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ”ustam” esas unsuru benzerinin, davalı tarafça da asıl unsur olarak kullanıldığını, dava konusu markaya eklenen ”vita” ibaresinin herhangi bir ayırt edicilik kazandırmadığını, ”vita” ibaresinin tali unsur olduğunu, dava konusu markada da dikkat çeken ibarenin, esasen markanın başında bulunan ”USTA” ibaresi olduğunu, davaya konu marka başvurusunun, müvekkiline ait “USTAM” markası ile iltibas teşkil ettiğinin son derece açık bulunduğunu, somut olayda haksız rekabetin de söz konusu olduğunu, haksız rekabete hazırlık amacıyla yapılan marka başvurusunun iyi niyetli olduğundan söz edilemeyeceğini, bu durumun aksini ispat etmenin de marka başvurusunu yapan davalı şahsa düştüğünü, davalı tarafın da bu ispatı sağlayamadığını ileri sürerek kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve tarafların marka olarak kullanmak istedikleri ibarelerin renk, şekil, kelime unsurları ve kelimelerin konumlandırılması gibi özellikleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde, genel görünüm itibariyle benzer bulunmadıkları, dolayısıyla bir kısım emtia yönünden taraf markaları arasında benzerlik bulunsa da somut uyuşmazlıkta 6769 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının uygulama koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.6769 sayılı Kanun’ un geçici 6 ncı maddesinin birinci ve beşinci fıkraları.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.