Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/9000 E. 2023/3349 K. 30.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/9000
KARAR NO : 2023/3349
KARAR TARİHİ : 30.05.2023

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/2252 E., 2021/1507 K.
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
(Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2018/147 E., 2019/183 K.

Taraflar arasındaki marka hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin “Cenk” ana unsurlu 22 adet markanın yaratıcısı ve sahibi olduğunu, bu markalarla 1982’den bu yana eşarp ve yazma ürettiğini, sektöründe lider konumunda olduğunu, tüm kesimlerden tüketicinin cazibe noktası ve yüksek satış potansiyeline sahip olduğunu, ayrıca müvekkilinin tanınmış “Örenbayan” ve “Altınbaşak” markalarının da tescilli sahibi olduğunu, davalının ise bu sektörde kendi yaptığı ya da fason olarak ürettirdiği ürünlerin toptan ve perakende satışını yaptığını, müvekkilinin markalarını taklit ettiğini, bu konuda daha önce kendisi hakkında birçok yasal işlem yapıldığını, taklit markaların iptal edildiğini ve benzer marka başvurularının reddedildiğini, şikayetler üzerine yapılan ceza soruşturmaları neticesinde arama ve el koyma kararı ile birçok satışa hazır ürün yakalandığını, soruşturmalar aşamasında yapılan bilirkişi incelemeleri ile ürünlerin taklit olduğunun tespit edildiğini, soruşturmalar sonucu davalar açıldığını ve davalı hakkında cezalar verildiğini, davalı adına tescilli bir başka markasının da mahkeme kararı ile hükümsüz kılınarak sicildin terkinine karar verildiğini, davalının müvekkilinin markalarına çok benzer olan marka başvurularının da benzerlik gerekçesiyle reddedildiğini, bahsedilen ceza ve hukuk dosyaları ve reddedilen marka başvurularının da gösterdiği gibi davalının müvekkilinin markaları taklidini alışkanlık haline getirdiğini, davalının müvekkil markasının tanınırlığından faydalandığını ve kötü niyetli olduğunu, davalı adına tescilli olan “CEVK” markasının müvekkil şirketin “CENK” markası ile benzer olduğunu, bu nedenle “CEVK” markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkiline ait markanın davacının markası ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığını, davacının iddia etmiş olduğu hususları kabul etmediğini, davacı şirketin kötü niyetli olduğunu, davacı şirketin rakip şirketlerin markalaşmasını engellemeye çalışıp sektörde lider olmaya çalıştığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraf markaların aynı sektörde kullanıldığı, markalar arasında gerek görünüş ve gerekse sessel olarak 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin (556 sayılı KHK) 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’ nun (6769 sayılı Kanun) 6 ncı ve 25 inci maddesinin (b) bendi anlamında karıştırılma tehlikesi bulunduğu, ortalama algıya sahip tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik söz konusu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı adına tescilli 2017/40763 tescil numaralı “CEVK” markasının hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; “CEVK” markası için yapılan başvuruya yapılan ilan neticesinde itiraz gelmeyerek markanın müvekkili adına kayıt ve tescilinin yapıldığını, mahkemece bu husus üzerinde durulmadan hüküm kurulduğunu, davacının markasının “Cenk Dilekçi” olduğunu, davacı taraf adına bu marka dışında da markalar olup, bizzat davacı tarafın gerçek ve asıl markası olan “Cenk Dilekçi” markasını koruyabilmek için alınmış bir marka olduğunu, davacı tarafın yaklaşık 25 adet markayı daha adına tescil ettirerek piyasada haksız rekabete yol açtığını, davacı tarafından tescil ettirdiği bu markalarla piyasada ürün üretilmediğini, bu nedenle gerekli incelemenin “CEVK” markası ile “Cenk Dilekçi” markalar arasında yapılması gerektiğini, iki markanın yazım karakterlerinin farklı olduğunu, bu sektörün ortalama müşterisi olan ayırt etme gücü olan bir kişinin yazım karakterleri farklı olan bu markaları ayırt edememesinin mümkün olmadığını, ilgili markalara ve şekillerine bakıldığında, markaların farklı markalar olduklarının açıkça anlaşıldığını, şekillerin ise birbirlerine hiç benzemediğini, bu nedenle yerel mahkemece verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile marka başvurusunun reddini gerektiren sebeplerin varlığı halinde markanın hükümsüzlüğünün talep edilmesinin mümkün olduğu, dava konusu taraf markaları arasında ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğunun Dairece usul ve yasaya uygun görülen bilirkişi raporu ile belirlenmiş olduğu, Mahkemece davanın kabulü ile davalı adına tescil edilmiş olan markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle temyiz başvurusunda bulunmakla ayrıca yargılama sırasında taleplerinin hiçbirinin değerlendirilmeden ve araştırılmadan eksik ve hatalı şekilde hüküm kurulduğunu belirterek kararın bozulması istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraf markaları arasında benzerlik olduğu iddiası ile açılan marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 556 sayılı KHK’ nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi.

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.