Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/8892 E. 2023/2510 K. 27.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8892
KARAR NO : 2023/2510
KARAR TARİHİ : 27.04.2023

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1577 Esas, 2021/1693 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/748 E., 2021/599 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı Yargıtayca duruşma istemli olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 25.04.2023 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının kuracağını söylediği işletmeye ortak olmak istediğini, davalının ise 500.000,00 TL sermayeye ihtiyaç duyduğunu söylediğini, müvekkilinin kurulacak işletmenin ortağı olmak istediğini, istediği parayı zaman içinde bulabileceğini, hatta güvence olarak bir kısım senet vereceğini davalıya bildirdiğini, bu çerçevede müvekkilinin davalıya toplam bedeli 140.000,00 TL olan 7 adet bono verdiğini, ayrıca ailesinin ve kendisinin tüm birikimi olan 244.000,00 TL’yi banka kanalıyla davalıya gönderdiğini, davalının büyük vaatlerle müvekkilinden para aldığı halde hiçbir girişimde bulunmadığını ileri sürerek davalıya ödediği 244.000,00 TL’nin davalıdan tahsilini, her biri 20.000,00 TL olan yedi adet senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile davacı arasında şifahi pazarlamacılık sözleşmesi yapıldığını, bunun whatsapp mesajları ile sabit olduğunu, 244.000,00 TL’nin müvekkili adına ve hesabına müşterilerin yaptıkları ödemeler olduğunu, bonoların teminat senedi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu davacının davalıya net ödemesinin 234.000,00 TL olduğu, bonoların kaydının olmadığı, ihtaratlı tebligata rağmen davacı tarafça ticari defterlerin ibraz edilmediği, davacı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılamadığı, gönderilen paraların 18 aylık süre içerisinde 3.000,00 TL ile 10.000,00 TL arasında muhtelif miktarlarda gönderilmiş olması ve whatsapp kayıtları nazara alındığında davacının kapı siparişi aldığı, davacının iş ortaklığı değil komisyon üzerine satış yapan kişi konumunda olduğu ve senetleri de bu nedenle vermiş olduğu gerekçesiyle davacı tarafça ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek whatsapp yazışmalarının mutlak delil olarak değerlendirilmemesi gerektiğini, konuşmalar arasında kesilen ve silinen mesajların olabileceğini, davalı şirket ile aralarında komisyon ilişkisi bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bonoların davacı tarafından davalı lehine düzenlendiği ve bonolarda malen kaydının bulunduğu, bonoların bedelsiz kaldığını veya teminat amacıyla verildiğini ispat külfetinin davacıda olduğu, davacı tarafça yemin deliline de dayanılmadığı, davacı tarafından davalının banka hesabına aralıklarla toplam 244.000,00 TL para havale edildiği, söz konusu paranın davalıya ortaklık ilişkisi nedeniyle gönderildiğinin banka dekontlarında yer aldığına dair bir iddianın ileri sürülmediği, buna ilişkin herhangi bir yazılı delilin dosyaya sunulmadığı, bu iddianın kesin ve yeterli kanıtlarla ispatlanamadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B.Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebeplerini tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınmadığı anlaşılan 179,90 TL temyiz ilam harcı ile 886,80 TL temyiz başvuru harcının HMK 339 uncu maddesi gereğince karar kesinleştiğinde adli yardımdan yararlanan temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.