YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8858
KARAR NO : 2023/2899
KARAR TARİHİ : 11.05.2023
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1500 Esas, 2021/1331 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/1210 E., 2020/579 K.
Taraflar arasındaki tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı asıl tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı asıl tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili bankanın, 20.07.2006 tarihli kredi sözleşmesi, bu sözleşme ile ilgili 20.07.2006 tarihli garanti sözleşmesi ve 03.08.2009 tarihli sözleşme nedeniyle davalının asıl borçlu dava dışı Mert İnşaat Yapı Malzemeleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye kefaleti nedeniyle kredi borcundan, faizinden ve gecikme cezasından kaynaklanan toplam 128.455,62 USD ve yatırılmış devlet resmi 1,40 AZN alacaklı olduğunu, davacı tarafından asıl borçlu ve davalı aleyhine Azerbaycan Cumhuriyeti Bakü Şehri Bingedi İlçe Mahkemesinde alacak davası açıldığını davanın Mahkemece kabul edildiğini, Mahkemenin vermiş olduğu kararın 04.07.2014 tarihinde kesinleştiğini, borcun ilama rağmen halen ödenmediğini, davalı aleyhine icra takibi yapılabilmesi için bu kararın tenfizi talebinde bulunma zaruretinin doğduğunu ileri sürerek Azerbaycan Cumhuriyeti Bakü Şehri Bingedi İlçe Mahkemesinin vermiş olduğu 03.06.2014 tarihli ve 2(001)–4065/2014 sayılı kararının tenfizine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı asıl cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tenfize konu yabancı Mahkeme kararının kamu düzenine aykırı olmadığı, Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti arasında ilâmların tenfizini mümkün kılan 14.01.2004 tarih ve 5066 sayılı Kanunla onaylanmış uluslararası bir anlaşmanın mevcut olduğu, ilamın Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verildiği, hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bir yönünün bulunmadığı, davalının tenfizi istenilen davada vekil ile temsil edildiği, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un (5718 sayılı Kanun) 54 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan tenfiz koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı asıl istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı asıl istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafa borca mahsuben vermiş olduğu taşınmazların değerinin düşük gösterildiğini, savunma hakkının kısıtlandığını, tenfizi istenen kararın hukuka aykırı olarak verildiğini, İlk Derece Mahkemece tenfiz istemine konu olan kararın kamu düzenine aykırı olup olmadığının araştırılmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyet arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli İşbirliği Anlaşması nedeniyle mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin karşılıklılık esasının bulunduğu, tenfizi istenen Mahkeme kararının 04.07.2014 tarihinde kesinleştiği, ilam konusunun münhasıran Türk mahkemelerinin yetkisine girmediği, Azerbaycan mahkemesindeki yargılamasında davalının avukat ile temsil edildiği, hükmün Türk kamu düzenine aykırılık taşımadığı anlaşılmış olduğu gerekçesiyle davalı asılın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı asıl temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı asıl, istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu kararın tenfiz şartları taşıyıp taşımadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 5718 sayılı Kanun’un 50 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı asıl tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.