YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8715
KARAR NO : 2023/2832
KARAR TARİHİ : 09.05.2023
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/148 Esas, 2021/1154 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/150 E., 2019/99 K.
BİRLEŞEN DAVA : Ankara 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/86 E.
Taraflar arasındaki Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili asıl ve birleşen davalara ilişkin dava dilekçesinde; müvekkili tarafından 01.04.2015 tarihinde 2015/01541 başvuru numarasıyla “Çok Koltuklu Yük Merkezlemeli Bisikletli Dönme Dolap” başlıklı bir tasarım başvurusu gerçekleştirildiğini, TPMK YİDK’in 14.03.2016 tarih 2016/T-108 sayılı kararı ile yeni ve ayırt edici olmadığı gerekçesiyle tasarım tescil işlemlerinin iptaline karar verildiğini, oysa müvekkili başvurusunun iptaline gerekçe gösterilen “JPS50161335” sayılı buluşun direksiyonunun “C” şeklinde olduğunu ve herhangi bir alt tabla barındırmadığını, yine tekerleklerin iç lastik özelliğinde olduğunu ve jant telleri bulunmadığını, müvekkili tasarımının ise alt tarafında dairesel şeklinde bir alt tabla direksiyon “V” şeklinde ve uç kısımlarında kolçak bulunduğunu, ayrıca müvekkili tasarımında herhangi bir jant sistemi bulunmamakla beraber tekerleklerin dolgu teker şeklinde ve görünümünde olduğunu, müvekkilinin tasarımı ile redde gerekçe tasarım arasında bariz görsel farklılıkların bulunduğunu ileri sürerek davaya konu YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın dava konusu ettiği tasarımın yenilik vasfını haiz olmadığını, uzun yıllar önce piyasaya arz edildiğini, bizzat davacı tarafın dahi Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/488 E. sayılı dosyasındaki dava dilekçesinde söz konusu tasarımı başvurudan önce piyasaya sunduğunu ikrar ederek, yenilik vasfının olmadığını kendi beyanı ile ispat ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu tasarımlar arasındaki belirtilen farklılıkların, tasarımların ortak noktalarının fazlalığı da göz önünde bulundurulduğunda, tescili talep edilen 2015/01541 sayılı tasarımın, iptale gerekçe olarak gösterilen JP50161335 sayılı patent belgesinde yer alan tasarım karşısında yeni ve ayırt edici olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; ayırt edicilik değerlendirilmesi yapılırken 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin (554 sayılı KHK) 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca tasarımcının ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun da dikkate alınmasının gerektiğini, somut uyuşmazlıkta davacının geniş bir seçenek özgürlüğüne sahip olduğu halde, davacı tasarımının JP50-161335 sayılı patent belgesine konu ürün ile benzer nitelikte bulunduğunu, davacı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
2. Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarının bulunmadığını, sektörde çok uzun yıllardır hemen hemen tüm firmalarca satışa arz edildiğini, çok uzun yıllar öncesinde kamuya sunulduğunu, müvekkili tarafından da 2014 yılında Bursa Nilüfer Belediyesine ve İstanbul’daki bazı belediyelere satışının gerçekleştirildiğini, davacı tarafından da bire bir aynısının 2015/02306 numaralı faydalı model belgesi ile adına tescil ettirildiğini, davacının kendi tasarımını 15-18 Mayıs 2014 tarihinde KTO Turyap Kent Fuarında ve 26-30 Kasım 2014 tarihinde 15. Uluslararası Müsiad Fuarında sergilediğini iddia ederik müvekkili aleyhine Bursa 3. AHM.’nin 2015/488 E. sayılı dosyası üzerinden dava açtığını, bu durumda davacı tasarımının yeni sayılamayacağını, davacının tasarımının yeni olmadığını bilmesine rağmen, kötü niyetle tescil ettirdiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Davalı şirket vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davaya konu YİDK kararının isabetli olup olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 554 sayılı KHK’nin 5 inci, 6 ncı ve 7 nci maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz eden davalılara yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.