YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8533
KARAR NO : 2022/2280
KARAR TARİHİ : 23.03.2022
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6.HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Elazığ 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 20.10.2020 tarih ve 2020/45 E- 2020/157 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce verilen 30.09.2021 tarih ve 2021/1800 E- 2021/1275 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Elazığ 6. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan ve davacısı oldukları 2019/140 Esas sayılı rücuen alacak davasında, davalılardan Fırat Temizlik İnş. Turz. Üretim ve Paz. San. Tic. Ltd. Şti.’ne tebligat yapılamaması üzerine Elazığ 6. Asliye Hukuk Mahkemesince Elazığ Ticaret Sicil Müdürlüğünden şirketin son durumu ile ilgili bilgi istenildiğini, gelen cevabi yazıda davalı şirketin 6102 sayılı Kanunun geçici 7. maddesine istinaden 15/06/2015 tarihinde re’sen silindiğinin bildirdiğini, müvekkil idarenin davacısı olduğu Elazığ 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/140 Esas sayılı rücuen alacak davasında davalı Fırat Temizlik İnş. Turz. Üretim ve Paz. San. Tic. Ltd. Şti.’ne tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanabilmesi için Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7. maddesinin 15. fıkrası gereğince adı geçen şirketin yeniden ihyasına karar verilmesini, yargılama gideri ile ücreti vekaletin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, ihyası istenen şirketin asgari sermayesi 10.000,00 TL’nin altına olduğu için münfesih duruma düştüğünden müvekkili kurum tarafından kaydının re’sen silindiğini, re’sen terkin işleminin yasal mevzuata uygun olduğunu, davanın esasına ilişkin kararın mahkemenin takdirinde olduğunu, müvekkilinin bu davada yasadan kaynaklı yasal hasım gösterilmesi sebebiyle aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmemesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından terkin edilen şirket aleyhine 27/09/2019 tarihinde alacak davası açıldığı, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilecekleri, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, şirketin TTK’nın geçici 7. maddesine göre 15/06/2015 tarihinde re’sen terkin edildiği, TTK’nın geçici 7/4-a maddesi uyarınca, şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ihtar yollandığına dair tebligat parçasına rastlanmadığı, davalının da anılan belgeleri ibraz etmediği, bu durumda terkin işlemini TTK’nın geçici 7. maddesine uygun olarak yapmayan davalının yargılama giderlerinden sorumlu olacağı gerekçesiyle, davanın kabulüne Elaziğ Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı Fırat Temizlik İnşaat Turizm Üretim Pazarlama Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’nin TTK’nın geçici 7/15. maddesine göre, Elazığ 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/140 Esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına, TTK’nın 547/2. maddesine göre, Murat Ay’ın ek tasfiye memuru olarak atanmasına, kararın tescil ve ilanına karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, dava dışı şirketin daha önce başka bir dosyadaki yargılaması için ihya kararı verilmiş olduğunu, ilk derece mahkemesince yeni yargılama konusuna mahsus şirketin ihyası yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı müdürlük vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 23/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.