YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/7891
KARAR NO : 2023/2108
KARAR TARİHİ : 05.04.2023
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2018/2087 Esas, 2020/282 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/214 E., 2018/160 K.
Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü
davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “AURORA HOME+şekil” ibare ve biçimli 23, 24, 25 ve 26.sınıf ürünleri içeren 1999/13170 ve “AURORA HOME+şekil” ibareli 23, 24, 25 ve 26.sınıf ürünleri içeren 1999/13168 sayılı markaların sahibi olduğunu, markaların “kumaştan yapılmış duvar kaplamaları” ürünlerini de içerdiğini davalının 03.06.2014 tarihinde “AURORA TEXTILE” ibareli, 16.sınıftaki “Books containing samples of wallcoverings=Duvar kaplama örnekleri içeren kitaplar” ürünlerini içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2014/93873 kod numarası verilen başvurunun Resmî Marka Bülteni’nde ilân olunduğunu, bunun üzerine iltibas vakıa ve hukuki sebebine dayanarak başvurunun reddi istemi ile itirazda bulunduklarını, itirazlarının önce Markalar Dairesi ve nihai olarak YİDK tarafından 2015/M-11818 sayılı kararla reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, başvurunun tescilinin müvekkilinin markaları ile iltibasa sebebiyet vereceğini ileri sürerek YİDK kararının iptali ile davalı adına tescil edilen markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK) vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2.Diğer davalı cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının markalarının “AURORA HOME+şekil” ve “AURORA HOME+şekil” ibareli, davalının marka tescil başvurusunun konusu olan işaretin de “AURORA TEXTILE” ibareli olduğu, her iki işaretin asıl ve ayırt edici unsurları itibarıyla görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama alıcıları iltibasa düşürebilecek derecede benzer bulundukları, ancak başvuru konusu işaretin kapsamında yer alan 16. sınıftaki “Books containing samples of wallcoverings=Duvar kaplama örnekleri içeren kitaplar” ürünlerinin davacı markalarının kapsamında bulunmadığı, davacı vekili, müvekkili markalarının kapsamında bulunan “kumaştan yapılmış duvar kaplamaları” ürünleriyle başvuru kapsamındaki 16. sınıftaki “Books containing samples of wallcoverings=Duvar kaplama örnekleri içeren kitaplar” ürünlerinin aynı türden olduğunu, zira müvekkilinin de üretip sattığı ürünler için broşürler basacağını ifade etse de, her iki ürün grubunun dağıtım kanallarının farklı olduğu, her iki ürün grubunun kullanım yöntemleri, hedeflediği halk kesimlerinin farklı bulunduğu, doğrudan birbirlerini tamamlama veya birbiri yerine ikame edilebilme niteliği de bulunmadığı, benzer veya aynı tür sayılmalarının mümkün olmadığı, davacı vekilinin, iltibas vakıası yanında ayrıca tanınmışlık vakıasına da dayanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişiler tarafından hazırlanan bilirkişi raporuna itibar edilmeden verilen kararın, emsal nitelikteki kararlarına aykırılık teşkil ettiğini, hakimin bir kez bilirkişiye gittikten sonra bundan dönerek uyuşmazlığın çözümünün hakimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki ve mesleki bilgi ile çözümleneceğinin kabul edilemeyeceğini, mahkemenin belirlemesinin aksine, dava konusu marka kapsamında kalan, “Duvar kaplaması örneklerini içeren kitaplar” emtiası ile müvekkilinin markalarında yer alan “kumaştan mamul duvar kaplamaları” emtiaları arasında sıkı bir ilişki bulunduğunu, markaların karıştırılma ihtimalinde, tüketici algısı önemli olup, birebir AURORA ibarelerini içeren ilişkili malları gördüklerinde, bu iki markanın aynı işletmeye ait zannetmelerinin kaçınılmaz olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerle kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin (556 sayılı KHK) 8 inci maddesi, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) geçici 1 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.