Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/7843 E. 2023/2251 K. 12.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/7843
KARAR NO : 2023/2251
KARAR TARİHİ : 12.04.2023

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/332 Esas, 2021/517 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Germencik Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/351 E., 2018/73 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin İtalya’da faaliyet gösteren Vivo Srl adlı şirketle 18.860 kg kuru incirin 73.472 Amerikan doları bedelle vesaik karşılığı satışı konusunda anlaşma yapıldığını, davalı bankanın vesaik mukabili ihracata aracılık ettiğini, alıcıya vesaik karşılığı teslim edilmek üzere kuru incirin 22.10.2014 tarihinde İzmir Limanında gemiye yüklendiğini, alıcı firmadan vesaik karşılığı ihraç ettiği malın bedelinin tahsil edilmesi için istenen tüm evrakların davalı bankaya 24.10.2014 tarihinde teslim edildiğini, 21.01.2015 tarihine kadar ihraç edilen malın bedelinin gönderilmediğini, davalı banka tarafından vesaikin DHL kargo firmasına teslim edildiğini, DHL firmasının da bu vesaiki İtalya’daki tahsil bankası yerine kim olduğu belli olmayan bir kişiye teslim ettiğini, vesaiki ele geçiren kişilerin mal bedelini yatırmadan gümrükten malı çektiğini, üstlendiği işi özenli bir şekilde yerine getirmeyen davalı banka nedeni ile müvekkilinin zarara uğradığını ileri sürerek 73.472,00 Amerikan dolarının 30.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıdan teslim alınan vesaiklerin Denizli Şubesi tarafından DHL kargo şirketine verilerek İtalya ofisine gönderildiğini, davacının bankaya verdiği talimatta vesaikin hangi kargo şirketi aracılığı ile İtalya’daki Banca Di Cerdito Cooperativo Sangro Tetina’ya gönderileceğine ilişkin açıklama bulunmadığını, “Tahsiller İçin Yeknesak Kurallar” gereği bankaların her hangi bir mesajın, mektubun veya belgenin gönderilmesi sırasında kaybolması veya gecikmesinden sorumlu olmayacağını, bankanın aval veya garanti vermedikçe herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, banka tarafından gerekli özenin gösterildiğini fakat kargo şirketinin talimata aykırı hareket ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının, davalı bankayı gönderi bankası olarak seçtiği ve yurt dışına gönderdiği incir bedelini tahsil etmek üzere görevlendirdiği, görevlendirmeyi yaparken vesaiki tahsil bankasına gönderilmesi için davalı olan gönderi bankasına teslim ettiği ve vesaik tahsil talimatında mal bedelinin Milletlerarası Ticaret Odası ( ICC) 522 “vesaik mukabili ödeme kuralları” çerçevesinde ve belirtilen talimatlar doğrultusunda tahsilinin sağlanmasını talep ettiği, davalı gönderi bankasının teslim aldığı vesaiki tahsil bankasına teslim etmek üzere DHL isimli taşıyıcı firmaya verdiği, DHL firmasının da aldığı vesaiki 29.10.2014 tarihinde Scarpato Antonio isimli kişiye teslim ettiği, özen yükümlülüğüne ilişkin hükümlerin emredici kural olup sözleşme ile ortadan kaldırılamayacağı gibi hafifletilmesinin de mümkün bulunmadığı, bu nedenle özen yükümlülüğü konusunda ICC 522 broşüründeki hükümlerin değil 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’ndaki hükümlerin uygulanması gerektiği, gönderinin muhatap tarafından verilen adrese teslim edilmesi halinde gönderi bankasının sorumluluğunun oluşmayacağı, gönderi bankasına teslim edilen evrağın tahsil bankası tarafından yanlış adrese teslim edilmesinde de gönderi bankasının kusurlu olduğunun kabulü gerekeceği, gönderi bankasının kendisine teslim edilen evrağı tahsil bankasına teslim edecek kişi – kurum veya kuruluşu özenle seçmek ve evrağın tahsil bankasına teslim edilmesi yükümlülüğünü özenle yerine getirmek zorunda olduğunu, evrakın İtalya’da bulunan tahsil bankası ile ilgisi saptanamayan bir kişiye teslim edildiği, bu durumda DHL firması gerekli özeni göstermediği ve zararın oluşmasına sebebiyet verdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 72.742,00 USD’nin 06.02.2015 tarihinden itibaren döviz cinsinden alacağa Devlet Bankalarınca fiilen uygulanan değişen orandaki bir yıllık mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin özen yükümlülüğünden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirdiğini, kargo şirketini seçim noktasında basiretli bir tacir gibi hareket ettiğini, seçilen kargo şirketinin dünya çapında en büyük global ağa sahip önde gelen bir şirket olduğunu, ayrıca mahkeme kararında bankanın hangi eylemi sebebiyle özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiği konusunda bir tespit bulunmadığını, kargo şirketinin hatasından müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile gönderi bankası olan davalının vesaikin ulaştırılması için seçtiği ihbar olunan DHL firmasının vesaiki dava dışı tahsil bankası yerine başka bir kişiye teslim etmesi sebebiyle davacının alacağından mahrum kaldığı, bu durumda gerekli dikkat ve özeni göstermeyen dava dışı DHL firmasının hatasından davalının da birlikte sorumlu olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkeme kararının kendi içinde çelişkili olduğunu, taraflar arasındaki ilişkiye uygulanması gereken sözleşme hükümlerinin ve ICC 522 hükümlerinin dikkate alınmadığını, davacının vesaik talimatında ICC 522 hükümlerinin uygulanmasını istediğini, buna göre müvekkili bankanın davaya konu vesaik gönderiminden ötürü hiç bir şekilde sorumlu tutulamayacağını, davalı bankanın üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, banka ile zarar arasında illiyet bağı bulunmadığını, müşterinin talimatında belirttiği İtalya’daki banka adı ve adresine gönderilmek üzere DHL kargo firmasına teslim edildiğini, DHL firmasının gönderiyi hiç bir şekilde beyan edilmeyen alakasız bir adrese ve ilgisiz kişiye teslim edildiğini, bankanın hatalı ve kusurlu bir iişlemi olmadığını, davacının vesaikin hangi kargo şirketi ile gönderileceğine ilişkin verilmiş bir talimat bulunmadığını, DHL firmasının açıkça usulsüz ve hatalı olan işlemi nedeniyle zarar oluşmasına sebebiyet verdiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vesaik belgesi ile amir tarafından ihraç edilen incir ürünün İtalya’daki gümrükten çekildiği halde bedelinin ödenmemiş olmasından dolayı davalı gönderi bankasının sorumlu olup olmadığı hususuna ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 116 ncı maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 116 ncı maddesi gereğince dava dışı kargo firması vesaik karşılığı yurt dışına mal satış işleminde davalı bankanın ifa yardımcısı olup davalı banka ticari ilişki içerisinde olduğu kişilere karşı yardımcı şahsın haksız ve hukuka aykırı davranış ve eyleminden doğan zararlardan tamamen sorumludur. Bu nedenle, davalı banka kendisinin talimatına rağmen kargo firmasının talimata aykırı olarak yurt dışında mal teslimini sağlayan vesaiki yanlış adrese teslim etmek suretiyle zarara sebebiyet vermiş olduğundan davanın kabulüne dair isabetli görülen kararın onanması gerekmiştir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.