Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/7178 E. 2021/6801 K. 02.12.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/7178
KARAR NO : 2021/6801
KARAR TARİHİ : 02.12.2021

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27.11.2019 tarih ve 2019/81 E. – 2019/733 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline geri çevrilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra iade edildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, davacı şirketin yetkilisinin yetkili ve ortağı olduğu dava dışı …Mersin Otelcilik Tur. Otm. Nak. ve İnş. Ltd. Şti. ile davalı … arasında otel malzeme ekipmanlarının alım satımı konusunda anlaşıldığını, buna göre 26.09.2011 tarihli teklif sipariş formunun hazırlandığını, davadışı şirketin satın aldığı malzemelere ilişkin, bu şirketin çek karnesi olmaması nedeniyle, davacı şirket tarafından, 8 adet olan ve toplamda 46.800.- TL bedelli olan çeklerin davalı şahsa avans, teminat amaçlı olarak teslim edildiğini, ancak malzemelerin davadışı şirkete teslim edilmediğini, bu nedenle çeklerin iadesi talebini içerir ihtarın gönderildiğini, ancak sonuç alınamadığını, çeklerin bedelsiz kaldığını belirterek, davalıya avans-teminat olarak teslim edilen 46.800.- TL bedelli 8 adet çekten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, asıl dava ile borçlu olmadığının tespiti talep edilen çeklerden, Türkiye İş Bankası Yenihal Mersin Şubesi’nin 104983 nolu hesabından keşide edilen 29.01.2012 keşide tarihli 3400424 seri nolu 5.000.- TL bedelli çeke dayalı takibin davalı şirket tarafından başlatıldığını, ancak davalı şirketin iyiniyetli hamil olmadığını, faktoring şirketi olması sebebiyle çekleri teslim alırken tevsik eden belgeleri de kontrol etmesinin gerektiğini, asıl dava dosyasında davalı şirketin taraf olmaması nedeniyle işbu davanın açıldığını belirterek, takibe konu 5.000.- TL bedelli çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır.
Birleşen davada davalı … Hiz. Tic. A.Ş vekili ise, davaya konu çekin, diğer davalı ciranta … tarafından aralarındaki factoring ve temlik sözleşmesi uyarınca davalı firmaya teslim edildiğini, çekin dayanağı olan faturaların da davalı şirkete teslim edildiğini, davacının çeklerin avans-teminat olarak verildiğine ilişkin bir belge sunmadığını, davacının diğer davalı ile ilgili def’ilerini temlik alan davalıya karşı ileri sürme imkanına sahip olmadığını belirterek davanın reddine ve %40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının asıl dava ve birleşen dava konusu çeklerin davalıya avans niteliğinde verildiğini yazılı delille ispatlayamadığı, bu nedenle davalı …’e karşı açılan davanın reddinin gerektiği, birleşen davaya konu çekin asıl davaya da konu edilmesi, birleşen davanın 6100 sayılı HMK döneminde açılmış olması nedeniyle birleşen davada davalı …’e karşı açılan davanın derdestlik nedeniyle reddine karar vermek gerektiği, birleşen davada, davalı … için de bedelsizlik def’i ileri sürülmüş ise de, bedelsizlik def’i mutlak def’ilerden olmayıp nispi def’i niteliğinde olduğundan çeke ciro yoluyla hamil olan iyi niyetli kişilere karşı ileri sürülemeyeceği, davacının çekin bedelsizliğini ispatlayamadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen dava dosyasında davalılara karşı açılan davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Karar, asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 9,80 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına, 02/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.