Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/5678 E. 2023/401 K. 19.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5678
KARAR NO : 2023/401
KARAR TARİHİ : 19.01.2023

MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davalı şirket vekili, duruşmasız davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne, dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “FORM” ibaresini ilk olarak 1990 yılında marka olarak tescil ettirdiğini ve bu marka üzerinde büyük yatırımlar yaptığını, seri marka oluşturduğunu, davalı şirketin 2015/105834 sayılı ve “şekil+peyman Bahçeden Form Mix” ibareli marka başvurusuna müvekkilinin itirazının, davalı …’nun (TPMK) 2017-M-4575 sayılı YİDK kararı ile reddedildiğini, oysa davalının başvurusunun “FORM” ibaresini esas unsur olarak ihtiva ettiğinden tescilli “FORM” markalarıyla iltibas yaratma ihtimalinin kuvvetli olduğunu, taraf markalarının aynı tür mal ve hizmetlerde kullanılacağını, davalının markasındaki “PEYMAN” ibaresinin lider marka niteliğinde olması nedeniyle ayırt edicilik vasfını taşımadığını, yine davaya konu markada geçen “MIX” ibaresinin, genel ve yaygın kullanımda “karışım” anlamına geldiğini ve ayırt ediciliği zayıf bir ibare olduğunu, davacının “FORM” markasının tanınmış marka olduğunu ve bu markanın davacı ile özdeşleştiğini, müvekkilinin bu ibare üzerinde inhisari hakkının doğduğunu, buna dair emsal yargı kararları bulunduğunu, davalının tescil başvurusunun kötü niyetli olduğunu ve davacının markasının tanınmışlığından yararlanılmak istenildiğini ileri sürerek YİDK kararının iptalini ve diğer davalının markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı TPMK vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2.Diğer davalı şirket vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin marka başvurusu ile davacının davasına mesnet aldığı markaların benzerlik taşımadığını ve karıştırılma ihtimali bulunmadığını, davacının “peyman bahçeden fit mix” markasına karşı açtığı benzer bir davanın reddedildiğini, markaların unsurlarının birbirinden ayrılarak tek tek ele alınmasının doğru olmadığını, “form” ibaresi “zinde, sağlıklı” anlamlarına geldiğinden diyet ürünlerin birçoğunda herkesin kullanımına açık, nitelik bildiren, genel bir ibare olduğunu, tek bir şirketin tekeline verilemeyeceğini, müvekkilinin dava konusu edilen markasının asıl unsurunun “peyman” ibaresi olduğunu, bu markanın müvekkili ile özdeşleştiği, TPMK tarafından “tanınmış marka” olarak da kabul edildiğini, dava konusu markanın da tüketiciler tarafından müvekkiline ait seri marka olarak algılanacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalının “şekil+peyman Bahçeden Form Mix” ibareli marka başvurusu ile davacının “FORM” ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, taraf marka işaretleri benzemediğinden 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin (556 sayılı KHK) 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca iltibas oluşmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin dördüncü fıkrasında tanınmışlık iddiası açısından ise taraf marka işaretleri benzemediği gibi davalının marka başvurusunda, davacı tarafın tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği hususlarının kanıtlanamadığı, başvuru ibaresi üzerinde davacı tarafın ticaret unvanına bağlı sınai mülkiyet hakkı iddiası da kanıtlanamadığından 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin beşinci fıkrasındaki koşulların da oluşmadığı, başvurunun davalı tarafça kötü niyetli yapıldığının da kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkile ait “form” ibareli markalar ile davalı tarafından tescil ettirilen “peyman bahçeden form mix” ibareli markanın ayırt edilemeyecek kadar benzer olup iltibas oluşturduğunu, müvekkili şirkete ait “form” ibareli markaların tanınmış marka niteliğinde olduğunu ve tanınmış markalarda iltibas ihtimalinin diğerlerine göre daha yüksek bulunduğunu ileri sürerek mahkemenin kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece içinde gıda mühendisinin de bulunduğu bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda da açıklandığı üzere, başvuru kapsamında yer alan 29. ve 30. sınıf malların tamamıyla itiraza mesnet markaların kapsamında bulunan malların aynı olduğu, yine başvuru kapsamında yer alan 35/8. sınıftaki yiyecek ve içecek maddelerinin satımına özgülenmiş mağazacılık hizmetleri ile davacının itiraza dayanak markalarının kapsamındaki 29, 30 ve 32. sınıf mallar arasında da benzerlik bulunduğu, emtia benzerliğine ilişkin koşulun, bir kısım mal ve hizmetler yönünden somut olayda gerçekleştiği, başvuruda yer alan şekil unsurunun ayırt ediciliğe bir katkısı olmayıp “peyman bahçeden” ibaresi ise davalı başvurusunun çatı markası niteliğinde olduğu, “Mix” ibaresi de “karışım” anlamına gelip ayırt ediciliği zayıf bir ibare olduğu, dolayısıyla taraf markaları arasındaki benzerlik değerlendirilmesinin ortak “Form” asıl unsuru nazara alınarak yapılması gerektiği, “Form” ibaresinin her iki tarafa ait markada da asıl unsurlar arasında yer almış olması nedeniyle örtüşen ve ilişkilendirilebilecek ölçüde benzer olan mal ve hizmetler yönünden, markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca karıştırılma ihtimali meydana gelebileceğinin kabulü gerektiği, dosyada mevcut bilirkişi raporunda benzer kabul edilen mal ve hizmetler yönünden, taraf markaları arasında “Form” ibaresinin ortak asıl unsur olarak kullanılması nedeniyle 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu, 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin dördüncü fıkrası yönünden yapılan değerlendirmede ise yine mahkemece bu konuda görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davacının itirazına mesnet markasının tanınmış olduğu veya anılan madde koşullarının davacı yararına gerçekleştiğinin ispat edilemediği gerekçesiyle davacının istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı TPMK vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalının markasında şekil unsurunun da bulunduğunu, çatı marka yanında bahçeden form mix ibarelerinin yer aldığını, markaların benzer olmadığını belirterek bozma talep etmiştir.

2.Davalı şirket vekili temyiz dilekçesinde özetle; markanın esas ve tali unsurlarına ayrılarak, şekil unsuru dışlanarak karar verildiğini, markanın bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, peyman markasının tanınmış olduğunu ve dava konusu markanın önceki tescillere bağlı seri marka niteliğinde olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi anlamında benzerlik ve iltibas olup olmadığı, aynı KHK’nın 8 inci maddenin dördüncü fıkrası koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 556 sayılı KHK’nın 8 inci maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olup davalılar vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.