Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/5088 E. 2021/5449 K. 13.09.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5088
KARAR NO : 2021/5449
KARAR TARİHİ : 13.09.2021

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 06.04.2016 gün ve 2015/338-2016/222 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi asıl ve ek karar yönünden davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Dosyanın incelenmesinde; davalı vekili tarafından verilen kararın adli yardım talepli olarak temyiz edildiği, mahkemece davalı vekiline eksik temyiz harç ve giderlerin yatırması için muhtıra çıkarıldığı, temyiz harç ve giderlerinin yatırılmadığı gerekçesiyle 16.12.2016 tarihinde temyiz talebinin reddine dair ek karar verildiği ve davalı vekili tarafından ek kararın temyiz edildiği, Dairemizin geri çevirme kararından sonra, tebliğ edilen muhtıraya istinaden yasal süresi içerisinde ek kararın temyizine ilişkin temyiz harçlarının davalı vekili tarafından yatırıldığı anlaşılmıştır.
1- Mahkemece, temyiz harç ve giderlerinin tebliğ edilen muhtıraya rağmen süresinde yatırılmadığından bahisle 16.12.2016 tarihli ek kararla davalı vekilinin temyiz başvurusunun reddine karar verilmiş ise de davalı vekilinin kararı temyiz ederken adli yardım talebinde bulunduğu, 6100 sayılı HMK’nın 336/3. maddesinde temyiz başvurusu sırasında adli yardım talebinin Yargıtay’a yapılacağı ve dolayısıyla adli yardım talebinin Yargıtay tarafından değerlendirileceği gözetilmediği ve ayrıca muhtıra tebliğ tarihinden önce UYAP üzerinden hakkında azilname ibraz edilen davalı vekiline muhtıra tebliğ edilmesine dair işlemin de hatalı olduğundan davalı vekilinin 16.12.2016 tarihli ek kararın temyizi isteminin kabulü ile ek kararın kaldırılarak davalı vekilinin asıl karara yönelik adli yardım talebinin incelenmesi gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin adli yardım talebi ile ilgili olarak yapılan incelemede; 6100 sayılı HMK’nın 334. maddesinde adli yardımdan yararlanabilecekler, gerçek şahıslar, kamuya yararlı dernek ve vakıflar olarak belirtilmiştir. Somut olayda hükmü temyiz eden davalının şirket olması nedeniyle anılan yasa hükmü uyarınca adli yardımdan yararlanması mümkün görülmediğinden davalı şirket vekilinin yapmış olduğu adli yardım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3- Davalı vekilinin kanun yoluna ilişkin adli yardım talebinin reddi nedeniyle, davalı vekiline işbu adli yardım talebinin reddi kararının tebliği, bu karara itiraz süresinin beklenmesi, itiraz edilmediği veya itirazı reddedildiği takdirde 6100 sayılı HMK’nın 366 maddesi atfı ile 344. maddesi uyarınca peşin temyiz harcının ve dosyanın Yargıtay’a sevk giderinin ikmali için gerekli işlemler yapılmak üzere dava dosyasının mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin kabulü ile 16.12.2016 tarihli ek kararın KALDIRILMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin kanun yoluna ilişkin adli yardım talebinin REDDİNE, Dairemizin bu kararına karşı tebliğden itibaren bir hafta içinde Yargıtay 12. Hukuk Dairesi nezdinde itiraz edilebileceğine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle dava dosyasının Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 13.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.