Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/4825 E. 2023/719 K. 08.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/4825
KARAR NO : 2023/719
KARAR TARİHİ : 08.02.2023

MAHKEMESİ : …Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
HÜKÜM : Esastan ret

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 07.02.2023 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av…. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Antalya’da davalı aleyhine başlattığı icra takibinde, davalının Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek itiraz ettiğini, müvekkilinin davalının yetkiye itirazını kabul ederek dosyanın Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmesini istediğini, artık yetkili hale gelen Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2014/7400 E. sayılı dosyası üzerinden gönderilen ödeme emrine karşı yeniden yetkiye itiraz edildiğini, bu kapsamda öncelikle davalının yetkiye itirazının iptalini istediklerini, müvekkilinin davalı şirketin…Şubesi adresine mal ihraç ettiğini, cari hesap ekstresindeki tüm malların borçlu şirkete satıldığını, teslimin gerçekleştiğini, ancak davalı borçlunun borcunu ödemediğini, müvekkilinin alacağının fatura, irsaliye, ticari kayıtlar, defterlerle sabit olduğunu, müvekkilinin halen davalıdan 731.815,14 USD mal ve işçilik hizmeti bedeli alacağının bulunduğunu, takibe konu faturaların tarafların defter ve kayıtlarına işlendiğini, alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek davalının ikinci yetki itirazının reddini, davalının Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2014/7400 E. sayılı dosyasına itirazının asıl alacak olan 1.565.572,13 TL üzerinden iptalini, takip talebindeki faiz oranında faizi ile birlikte takibin devamını, (davanın kısmen reddine mahal vermemek için işlemiş faizin dava konusu edilmediğini) icra inkar tazminatının tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını, Ankara İcra Müdürlüğünün yetkisine sehven itiraz edildiğini, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, müvekkilinin davacıdan mal ve hizmet talep etmediğini, basiretli davranmayan davacının müvekkiline bilgi vermeden malı doğrudan ihraç ettiğini, davalı şirketin davacı hakkında bir kaydının bulunmadığını, davacının, müvekkilinin taşeronluk hizmeti aldığı kişilere malzeme vermesi halinde bu firmaların muhatap alınması gerektiğini savunarak davanın reddini, kötü niyet tazminatının tahsilini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, davalının akdi ilişkiyi inkar ettiği, akdi ilişkinin varlığının ve faturalarda geçen mal ve hizmetlerin davalıya verilip teslim edildiğine yönelik ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, davalı defter ve kayıtlarında taraflar arasında ticari ilişkiye rastlanmadığı, davacının akdi ilişkinin varlığını, malların ve hizmetin davalı tarafa verilip teslim edildiğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın ve davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının…Şubesi’ne müvekkilinin faturalara konu malları ihraç ettiğini, buna ilişkin fatura ve ihracata dair gümrük beyannamelerinin sunulduğunu, gümrüğün yazısında “göndericinin davacı şirket olduğu 4 adet beyannameye ulaşıldığı, bu beyannamelerde belirtilen eşyaların yurtdışı edilerek fiili ihracatın gerçekleştirildiği, beyannamelerin kapatıldığı, alıcının ise davalı olduğunun” belirtildiğini, gümrük beyannameleri göz ardı edilerek arada sözleşme olmadığından bahisle alıcının kim olduğunun tespit edilemediği şeklinde rapor tutan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, davacının ticari defterlerine göre sonuca gidilebileceğini, Erbil Başkonsolosluğu’na müzekkere yazılıp teslim evraklarının orada olduğu bildirildiğinden istenilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin yargılamayı usul kurallarına uygun yaptığı, kamu düzenine aykırılığın bulunmadığı, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verildiği, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında ihraç edilen ürünlerin davalıya teslim edildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; gümrük beyannamelerine göre malların davalıya teslim edildiğini, davalının kötü niyetle defterlerine işlemediğini, gümrüğün yazısına göre de davacının gönderici olarak gösterildiği 4 adet beyannameye ulaşıldığını, fiili ihracatın gerçekleştiğini, beyannamelerin kapatıldığını, tüm beyannamelerde davalının…Şubesi’nin alıcı şeklinde gösterildiğini, bilirkişi raporunda alacaklarının belirlendiğini, davacı defterlerinin delil olacağını, Erbil Başkonsolosluğu’na müzekkere yazılması taleplerinin kabulü gerektiği hâlde reddinin, haklı davanın ispatını zora soktuğunu, teslim evraklarının anılan birimde bulunduklarını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının gönderdiğini ileri sürdüğü malların davalı tarafından teslim alınıp alınmadığı, davacının mal ve hizmet alacağının bulunup bulunmadığı, davacının alacak iddiasını ispatlayıp ispatlamadığı, delillerin toplanıp toplanmadığı hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67 nci maddesi.

3. Değerlendirme
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup davacı düzenlediği faturalar karşılığında davalının Kuzey Irak’taki şubesine mal ihraç ettiğini, teslimin de gerçekleştiğini ileri sürmüş, dava dilekçesinde gümrük teslim kayıtlarına delil olarak dayanmıştır. Bunun yanında fatura ve Mardin Gümrük Müdürlüğü’nce düzenlenen Gümrük beyannamelerini de sunmuş, teslim kayıtlarının ilgili gümrükten istenilmesini talep etmiştir. Mahkemece taraf defterleri incelenmiş, dava konusu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı defterlerinde ise bu faturalara yer verilmediği tespit edilmiştir. Bu durumda Mahkemece diplomatik yollardan yazışma yapılarak ilgili yurt dışı gümrüklerinden dava konusu faturalara konu olup Türkiye gümrük birimlerinden çıkışı bulunan emtianın alıcısına teslim edilip edilmediği, teslim edilmişse kime teslim edildiği araştırılıp uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulmasını gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Takdir olunan 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.