YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/4824
KARAR NO : 2023/3336
KARAR TARİHİ : 29.05.2023
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2018/2112 Esas, 2021/491 Karar
HÜKÜM : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2014/1556 E., 2018/53 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı kurumun açtığı ihalede 10.000 ton canlı kasaplık sığır ihalesine katılan müvekkil şirketin ihalenin 1, 2, 4 ve 6 ncı kısımlarını aldığını, müvekkil firmanın ilk 1, 2 ve 6 ncı kısımlara ilişkin teslimatı ihalede belirtilen sürede yaptığını, ancak 4 üncü kısma ilişkin 1.460 ton canlı hayvanın Adana, Diyarbakır ve Yozgat’a teslim işinin davalı kurumdan kaynaklanan nedenlerle geciktiğini, firma alacaklarından davalı kurum tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak 209.611,04 USD gecikme cezası kesildiğini, ayrıca teslimatlara ilişkin muayeneler ve ödemelerin sözleşmede belirlenen zamanlarda yapılmadığını, yasal olmayan şekilde kirlilik firesi adı altında standart olmayan oranda kesintiler yapıldığını belirterek şimdilik gecikme cezası olarak müvekkil şirketten kesilen 209.611,02 doların, kirlilik firesi olarak kesilen 68.988,27 doların, geç ödeme nedeniyle oluşan 124.000,00 dolar faiz alacaklarının ve teslim yerinin değiştirilmesi nedeniyle oluşan 57.938,00 TL olmak üzere toplam 402.599,29 dolar ve 57.938,00 TL’nin reeskont avans faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; gecikmenin müvekkilinden değil davacıdan kaynaklandığını, kesilen gecikme cezasının yerinde olduğunu, akreditif sözleşmesinde öngörülen belgeler tamamlandığında ödemenin isteğe bağlı olmadan yapılacağını, bu nedenle müvekkil kurumun ödemelerde geciktiği yönündeki iddianın doğru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4 üncü kısım ile ilgili gecikmenin davalı idareden kaynaklandığı, ödemelerin sözleşmede öngörülen sürede yapılmadığı, ancak akreditiflere ilişkin örnek usuller ve uygulamaya göre akreditif sözleşmesinin UCP 600 belgesine tabi olduğu, bu konuda tarafların açık kabulünün bulunduğu, bu usule göre davacı şirketin öngörülen bu belgeleri ibraz edememesi nedeniyle ödemelerin geciktiği, belgeler tamamlanmadığı halde davalı idarenin riski üstlenerek ödemeyi yaptığı, bu nedenle davacı şirketin gecikme faizi isteyemeyeceği, 8.158,72 kg değerin kirlilik firesi olarak kabul edilmesi gerektiği, bu halde fazla kesilen kirlilik firesi bedelinin 34.493,21 dolar olduğu, davalının teslim yerini belirleyebileceğine ilişkin sözleşme hükmü bulunduğu, buna göre teslim yerlerinin belirlendiği, davacının da buna itiraz etmediği, davacının teslim yerinin değiştirilmesi nedeniyle oluşan maliyetin tazmini için açtığı davanın yerinde olmadığı gerekçesiyle cezai şarta yönelik davanın kabulü ile 209.611,02 doların kirlilik firesi olarak yapılan kesintiye ilişkin talebin kısmen kabulüne 34.493,20 doların davalıdan tahsiline, dava tarihinden itibaren ödeme tarihine kadar Merkez Bankasının USD cinsinden bir yıl vadeli mevduata uyguladığı en yüksek faiz oranı üzerinden hesap edilecek faizi ile birlikte fiili ödeme günündeki TC Merkez Bankası efektif satış kuru üzerinden TL karşılığı ile davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine, davacı şirketin teslimat yerinin değiştirilmesi nedenine dayalı davasının ve geç ödeme nedeni ile oluşan faiz alacağına ilişkin davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kirlilik firesine ilişkin talebin kısmen kabulü kararının yerinde olmadığını, kirlilik firesi kesintisinin kağıt üzerinde yapılan işlemle iki katına çıkarılması, tutanaklardaki çelişkiler, her kombinanın farklı oranlar belirlemesi, diğer teslimlerde kirlilik firesinin uygulanmaması hususları değerlendirilerek bu kalem yönünden davanın tam kabulüne karar verilmesi gerektiğini, teslim yerinin değiştirilmesinin ekstra bir nakliye bedeline mal olduğunu, müvekkilinin ihaleye girerken verdiği teklifte şartnamede yazan teslim yerlerine göre teklif verdiğini, ihale sonrası bunun tek taraflı işlemle değiştirildiğini, nakliye farkına ilişkin taleplerin reddi kararının yerinde olmadığını, sözleşmede malın tesliminden sonra 2 gün içinde muayene kabul komisyon raporlarının düzenleneceği belirtilmişken bu sürenin çoğu teslimatta daha uzun bir süreyi bulduğunu, ödemelerin gecikmesinin davalı idarenin sözleşmeye aykırı davranışlarından kaynaklandığını, müvekkilinin gecikmiş günlere ilişkin faiz talebinin de yerinde olduğunu, mahkemece yargılama giderlerinin hatalı hesaplandığını belirterek davanın kabulünü istemiştir.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cezai şartın kabulüne dair kararın yerinde olmadığını, teslimdeki gecikmenin davacıdan kaynaklandığını, kirlilik firesine yönelik davanın kısmen kabulünün de doğru olmadığını, kirlilik firesinin geç tespitinde müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; her iki taraf da istinaf yoluna başvurmasına ve esastan ret kararı verilmesine rağmen istinaf mahkemesince harçtan sadece kendisinin sorumlu tutulduğunu belirtmiş, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrarlayarak kararın bozulmasını istemiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrarlayarak kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalının gecikme cezası ve kirlilik firesi uygulamasının yerinde olup olmadığı, davacının geç teslim nedeniyle cezai şart alacağının bulunup bulunmadığı, teslim yerinin değiştirilmesinden kaynaklanan maliyetin talep edilip edilemeyeceği hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.