Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/4228 E. 2022/6027 K. 19.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/4228
KARAR NO : 2022/6027
KARAR TARİHİ : 19.09.2022

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 25.02.2021 tarih ve 2019/68 E. – 2021/332 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili, asıl davada, müvekkili şirketin İngiltere’deki müşterisine ihraç ettiği malların taşıma işinin davalı tarafından yapıldığını, davalının malları müvekkili şirketin Denizli’deki fabrikasından yüklediğini, taşıma işinde kullanılan aracın Hollanda’da kaza yaptığını, kaza nedeniyle 596 koli malın büyük bir kısmının zarar gördüğünü, bu malların ıslandığını ve eksildiğini, çeşit kırılması tabir edilen nedenle malın değerinin azaldığını, satış imkanının kalmadığını, malları satın alan müvekkilinin müşterisinin 12.375,96 GBP (İngiliz Sterlini) zarar beyan ederek bu kısım bedeli müvekkiline ödemediğini, davalı şirketin taşıma esnasında meydana gelen zararın tamamından sorumlu olduğunu ileri sürerek, bu zarardan davalı şirkete olan toplam 13.000,00 TL navlun bedeli düşüldükten sonra kalan 17.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davanın ise reddini istemiştir.
Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili, birleşen davada, davalı şirketin müvekkiline olan navlun ücreti borcunu ödemediğini, bu nedenle 17.457,68 TL asıl alacak üzerinden başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalının itirazının iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiş, asıl davada ise dava konusu malların alıcısına tam ve eksiksiz olarak teslim edildiğini savunarak asıl davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, alınan bilirkişi raporunda asıl davada davacı Karyağdı Tekstil deri San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı … Uluslararası Nakliyat ve Ticaret A.Ş. ‘den 16.903,31 TL tazminat alacağı olduğu, birleştirilen karşı davada Gökbora Uluslararası Nakliyat ve Ticaret A.Ş.’ nin Karyağdı Tekstil Deri San. ve Tic. Ltd. Şti.’den 16.738,92 TL navlun alacağı olduğu, takas mahsup işlemi sonucu asıl dava davacısının davalı … Uluslararası Nakliyat ve Ticaret A.Ş.’den 164,39 TL alacağı olduğunun tespit edildiği, taşınan malların 518 adedinin sağlam, 78 adedinin ise hasarlı ve çalınmış olduğu konusunda davacı ile davalı şirket arasında uyuşmazlık bulunmadığı, dava konusu uyuşmazlığın CMR Konvansiyon hükümlerine tabi olduğu, davalı taşıyıcıdan CMR 17/II madde hükmünde sayılan kurtuluş sebeplerinden hiçbirini ispatlayamadığı, ziya sonucu meydana gelen zarardan CMR hükmüne göre davalının sorumlu olduğu dosyadaki belgelere göre gerçek zararın 16.903,11 TL olduğu ve CMR 23/3 maddesi hükümlerine göre zararın taşıyıcıların “üst sorumluluk sınırının” altında kaldığı, gerçek zarar üzerinden tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu doğrultusunda bozma ilamı gereği hasarlı ve çalıntı kolilere ilişkin indirim yapıldığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile 164,39 TL nin 28/09/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 164,39 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen davada ise davalı alacağı 16.738,92 TL’nin davacı alacağından takas/mahsup edilmesi nedeniyle davalı alacağının kalmadığı gerekçesiyle birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 102,10 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davacı-birleşen davada davalıdan alınmasına, 19/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.