Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2021/378 E. 2022/4385 K. 02.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/378
KARAR NO : 2022/4385
KARAR TARİHİ : 02.06.2022

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Alanya 5. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 18.06.2019 tarih ve 2018/73 E. – 2019/122 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce verilen 23.10.2020 tarih ve 2019/2090 E. – 2020/1299 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, davalı şirketin %65 hissesinin davacı …’a, %30 hissesinin davalı …’a %5 hissesinin ise davalı …’e ait olduğunu, davacı şirketin faaliyet konuları ile ilgili Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın tebliği ile 01/01/2019 tarihine kadar A ve B grubu yetkili müessese olarak faaliyette bulunmak üzere 01/07/2019 tarihine kadar tebliğde öngörülen şartları yerine getirmesi gerektiğini, bu yükümlülüklerin yerine getirilmesi için en fazla 90 gün ek süre verileceğini bu sürede başvurmayanların faaliyet izinlerinin iptal edileceğinin bildirildiğini, davalılara bu durumun sözlü olarak ve ihtarname ile bildirilmesine rağmen tebliğde belirtilen hususları yerine getirmediklerini, 24/12/2018 tarihinde olağan genel kurul yapılacağı ilan edilmesine rağmen davalıların bu genel kurula da katılmadıklarını, davalı şirket ortaklarının şirketin faaliyet izninin iptaline yol açarak şirketin mahvına sebep olmaya çalıştıklarını ileri sürerek davalıların davacı şirket ortaklığından çıkarılmalarına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalılar vekili, davanın sermayenin en az onda birini ve halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden payların sahiplerinin şirketin feshi istemi ile dava açabileceklerini, davacı sıfatının azınlık pay sahiplerine ait olduğunu, şirket ve çoğunluk pay sahibi davacının bu davayı açamayacaklarını, yasada davacı pay sahiplerinin çıkarma istemi ile dava açabileceklerine ilişkin düzenleme bulunmadığını savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, TTK’nın 638. maddesinin limited şirketlere ilişkin düzenleme olduğu, anonim şirketler hakkında uygulanamayacağı, TTK’nın 208’nci maddesinde düzenlenen ve haklı nedenlerin bulunması halinde hakim şirkete azlığın haklarını satın alma hakkı veren düzenlemenin, anonim şirketlerde haklı nedenle ortaklıktan çıkarma talebine kanuni dayanak yapılamayacağı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda da anomim şirketlerde ortaklığın haklı nedenle son bulmasına ilişkin hüküm bulunmadığı davacıların davayı açmakta aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş, hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin isitinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 02/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.