YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/3418
KARAR NO : 2022/5647
KARAR TARİHİ : 08.09.2022
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23.01.2020 tarih ve 2018/489 E. – 2020/41 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin kullandığı krediyi erken kapattığını ve şirket hesabından ipotek fekki ücreti adı altında 26.050,00 TL tahsil edildiğini, müvekkilinin ipoteğin fekki ile ilgili herhangi bir ücret ödeme yükümlülüğü bulunmadığını, tahsil edilen 26.050,00 TL nin neye göre hesaplandığının belirtilmediğini, bu bedelin fahiş olduğunu, davalı bankanın herhangi bir hukuki dayanağı olmaksızın müvekkilinin onay ve bilgisi dışında para çekmesinin mümkün olamayacağını ileri sürerek, 26.050,00 TL’nin hesaptan çekim tarihi tarihi olan 10.02.2015 tarihinden işleyecek Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uygulamış olduğu en yüksek reeskont faizi tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tahsil edilen ipotek fek ücretinin taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olduğunu, sözleşmenin 8. sayfasına davacı tarafça metni daha evvel okunup bilgilendirildiğine dair kendi el yazısı ile yazı yazılıp imza atıldığını, 2006/1 sayılı Tebliğ’e uygun komisyon ve masraf listelerinin T.C. Merkez Bankasına bildirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda göre, davalı banka tarafından tahsil edilen fek ücretinin fahiş olduğunun bilirkişi raporunda belirtildiği, davalı bankanın ipotek fek ücreti adı altında herhangi bir ücret talep edebileceğine dair saklı tutmuş olduğu bir hakkı olmadığı ve ipoteğin fekki işleminin açık olarak fiyatlandırılmadığı da nazara alınarak davacı şirket hesabından tahsil edilen ipotek fek ücretinin usulsüz olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.334,62 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 08/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.