YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/3169
KARAR NO : 2022/7607
KARAR TARİHİ : 31.10.2022
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Alanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 21.05.2019 tarih ve 2018/237 E. – 2019/169 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce verilen 04.11.2020 tarih ve 2019/2174 E. – 2020/1381 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalıya Halkbankası havalesi ile 200.000,00 TL’yi dekontta yazılı “emanet para” ibaresi ile gönderdiklerini, emanet verilen paranın uzun bir süre davalı tarafından ödenmemesi sebebiyle başlatılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek Antalya 2. İcra Müdürlüğü’nün 2018/5233 sayılı dosyasında başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin davacı tarafından 01/08/2016 tarihinde Türkiye Halk Bankası … şubesinden davalı şirket Ceray İnş. Eml. Tur. İnş. Mal. Tic. San. Ltd. Şti. hesabına gönderilen 200.000,00 TL para borcu olduğu, davacının davalıya borç para verdiğinin banka dekontu ile sabit olduğu, davalı tarafça davacı tarafından verilen borca karşılık ödeme yapıldığının ve temerrüt olgusunun ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın asıl alacak yönünden kabulüne, faiz alacağına yapılan itirazın reddine, İİK 67/2 maddesi uyarınca borçlu haksız bulunduğundan davacı yararına kabul edilen kısım üzerinden %20 icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dava dilekçesinin davalı şirkete, davalının icra takibine itiraz dilekçesinde bildirdiği adresine tebliğe çıkartıldığı, ”tanınmıyor” şerhi ile bila tebliğ döndüğü, davalı şirketin ticaret sicil adresine TK’nın 35. maddesine göre dava dilekçesinin 27/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, buu durumda davalı şirkete çıkartılan dava dilekçesinin tebliğinin yasaya uygun olduğu, dosyada ıslah dilekçesi olmadığından, davalı vekilinin ıslah dilekçesinin kendisine tebliğ edilmediğine ilişkin istinaf başvurularının da yerinde olmadığı, dava dilekçesine ekli 01/08/2016 tarihli Halkbank İnternet Şubesine ait 200.000,00 TL bedelli dekonta göre, davacı Çataloğlu…. A.Ş. tarafından, davalı Ceray İnşaat…. Ltd. Şti.’ne ” emanet” verildiği şerhi düşüldüğü, kural olarak havalenin, bir ödeme vasıtası olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterdiği, aksini havaleyi gönderen tarafın ispat etmesi gerektiği, somut olayda davalının yargılamaya katılmadığı, cevap vermediği, ödünç alınan paranın geri ödendiğini ispat yükünün davalı üzerinde olduğu, davalı cevap dilekçesi sunmamış, yargılamaya katılmamış ise de davalının ilk derece mahkemesi kararından sonra da sunduğu istinaf dilekçesinde davacının kendisine ödünç para verme işlemine karşı çıkmadığı gibi ödünç verilen parayı 250.000,00 TL bedelli çekle ödediğini savunduğu, davalının ödünç verilen parayı davacıya ödediğini HMK’nın 200 ve devamı maddelerince yazılı delillerle ispatlamak zorunda olduğu, yargılama sırasında ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceği, davalı vekilinin ödeme savunmasına yönelik istinaf başvurusunun da yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacının davalıya banka havalesi ile gönderdiği borç paranın geri ödenmediği iddiasıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, davalı tarafça davacı tarafından verilen borca karşılık ödeme yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; davalı vekili, dava dosyasındaki tebligatların usulüne uygun olmadığını ve ödünç parayı davacıya ödediğini ileri sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuş olup bölge adliye mahkemesince, dava dilekçesinin tebliğinin usulune uygun olduğu, davalının ödeme savunmasını yazılı delillerle ispatlaması gerektiği, ayrıca yargılama sırasında ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatlar incelendiğinde, davalının…Mah. …Cad. Ceray Apartmanı 131/B adresine çıkarılan dava dilekçesine ilişkin tebligatın bila tebliği üzerine herhangi bir adres araştırması yapılmaksızın dava dilekçesi aynı adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre 27.09.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bilahare 31.10.2018 tarihinde mahkemece davalının adres bilgileri için ticaret sicil müdürlüğüne müzekkere yazılmış 16.11.2018 havale tarihli müzekkere cevabında davalının adresinin…Mah. 215 nolu sok. B/17 B-1 olduğu belirtilmiştir. 15.01.2019 tarihinde öninceleme duruşması yapılacağını bildirir evrak ve tensip zaptı da 12.11.2018 tarihinde TK 35’e göre davalının eski adresine tebliğ edilmiş,15.01.2019 tarihli öninceleme duruşma zaptı da 06.02.2019 tarihinde yine davalının eski adresine TK 35’e göre tebliğ edilmiştir. 12.03.2019 tarihli duruşma zaptında da, davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı belirtilmiş ise de, ticaret sicil müdürlüğünce davalının yeni adresi bildirildikten ve cevap dosyaya girdikten sonra ilki 06.02.2019 tarihinde tebliğ edilen öninceleme duruşma zaptının tebliğinden başlamak üzere devamındaki tebligatların usulüne uygun olmadığı anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunu esastan reddeden bölge adliye mahkemesi kararıın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 31/10/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.