YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/3034
KARAR NO : 2022/8332
KARAR TARİHİ : 24.11.2022
MAHKEMESİ :BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02.12.2020 tarih ve 2018/280 E- 2020/743 K. sayılı kararın davalı şirket vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nce verilen 22.02.2021 tarih ve 2021/169 E- 2021/357 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 22.11.2022 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirkette %50 pay sabihi olduğunu, diğer %50 oranında pay sahibinin ise şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olan şirket müdürü davalı … olduğunu, davalı ortağın 5 yıl süre ile müdür olarak görevlendirildiğini ve şirket hesaplarında usulsüzlükler yaptığını, şirketi ve şahsını zarara uğrattığını ileri sürerek, haklı sebebe dayanarak ortaklıktan çıkma talebinin kabulü ile ortaklıktan çıkma kararı verilmesini, tespit edildiğinde arttırılmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 1.000.-TL ayrılmak akçesinin ihtar tarihinden itibaren reeskont faiziyle tarafına ödenmesini, tespit edildiğinde arttırılmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak üzere şirket kuruluşundan itibaren hak kazandığı 1.000.-TL kâr payının ihtar tarihinden itibaren yürütülecek reeskont faiziyle birlikte tarafına ödenmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı … vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı şirket yanıt dilekçesi sunmamıştır.
İlk derece Mahkemesince, davanın HMK 114/1-d, 115/2 gereği pasif husumet yokluğu sebebiyle usulden reddine, davacının kar payına yönelik talebinin reddine, davacıya davalı şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesine, 783.110,29 TL ayrılma akçesinin davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, bu karara karşı davalı şirket vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesi’nce verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi’nce esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı şirket vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 8.400,00 TL duruşma vekalet ücretinin
davalılardan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 40.120,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı Şirket’ten alınmasına, 24/11/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.