YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/113
KARAR NO : 2022/1848
KARAR TARİHİ : 14.03.2022
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 05.10.2020 tarih ve 2019/665 E. – 2020/497 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya muhtelif elektrik malzemeleri sattığını, davalının borcunu ödememesi üzerine toplam 8.948,99 TL alacağın tahsili için yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının icra takibinde dayandığı 11.02.2011 tarihli 8.948,63 TL bedelli fatura içeriğindeki malların müvekkiline teslim edilmediğini ileri sürerek itirazın iptaline, %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/12/2013 tarihli ve 2011/190-2013/554 sayılı davanın kabulüne dair kararının davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 26/03/2014 tarihli ve 2014/2780-2014/5865 sayılı ilamıyla bozulmuş, mahkemece dosyanın 2014/632 esasına kaydedilerek yapılan yargılamasında 01/12/2014 tarihli ve 2014/700 sayılı karar ile önceki kararında ısrar edilmiş, davalının kararı temyizi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 07/09/2019 tarihli ve 2017/19-919 – 2019/886 sayılı ilamı ile yerel mahkemece verilen direnme kararının doğru olmadığı belirtilerek direnme kararı bozulmuştur.
Mahkemece, özel Daire ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan deliller, tüm dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın İİK’nın 67. maddesi gereğince açılan itirazın iptali davası olup takibe sıkı sıkıya bağlı olduğu, davaya konu icra takibinde davacı alacaklının 11.02.2011 tarihli 8.948,63 TL bedelli faturaya dayanması sebebiyle anılan fatura nedeniyle alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiği, bilirkişi raporunda anılan faturanın davacının ticari defter ve kayıtlarında yer almadığının belirtildiği bu hali ile davacının icra takibine konu edilen fatura nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu ispatlayamadığı, davacının icra takibi yapmakta haksız olsa da kötü niyetli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın ve davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.