Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2020/8279 E. 2022/1412 K. 02.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/8279
KARAR NO : 2022/1412
KARAR TARİHİ : 02.03.2022

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Amasya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23.09.2020 tarih ve 2018/208 E. – 2020/177 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı … İdaresince 24 parti 57/1 no.lu bölme için çıkılan açık artırmalı dikili ağaç satış ihalesinin davalı üzerinde kaldığını, davalı ile sözleşme imzalandığını, davalının şözleşme şartlarına aykırı hareket etmesi nedeniyle kesin teminatı irat kaydedilerek, satışı yapılmayan emvaller için 21.613,29 TL, satış tarihi olan 18/04/2012’den kesimin durduğu 08/01/2013 tarihine kadar geçen 265 gün için şartnamenin 35. maddesi gereği bölmeden çıkma tarihinin geciken her günü için ihale tutarının %0,2’si (binde ikisi) oranında 26.717,72 TL olmak üzere toplam 48.331,01 TL ceza kesildiğini, kesilen cezanın ödememesi nedeniyle girişilen icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 57/1 nolu bölme için ihalenin 752,400 m3 üzerinden yapıldığı halde satışı yapılan 422,786 m3 emvalden başka üretimi yapılacak emval kalmadığını, bu durumun İdare tarafından tespit edildiğini, şartnamenin 36. maddesinde “Alıcı, ihaleden almış olduğu dikili ağaçların üretiminden sonra, elde edilen ürünlerin azlığından şikayet ederek hiçbir hak talebinde bulunamaz” denilmekte ise de, bu hükmün idareye, ihaleye çıkan miktardan az emval olduğu İdarece tespit edilen 57/1 no.lu bölme ile ilgili olarak davalı firmadan haksız talepte bulunma hakkını vermediğini, zira yine 36. maddenin devamı hükümlerde “…satış dosyasında görülen deneme ağacı ve verim yüzdesi tespit tutanağı sadece bilgi amaçlıdır.” denildiğini, davalı idarenin, bilgi amaçlı tespit tutanağına istinaden ihaleye çıkarmış olduğu kesim alanları ile ilgili olarak emvalin belirtilenden az çıkması durumunda, alıcıyı bu sebeple hiçbir talepte bulunmama yükümlülüğü altına sokarken, yine kendi kusuru ile eksik tespit ettiği dava konusu bölme ile ilgili olarak ihale alıcısından haksız talepte bulunmasının hiçbir hukuk normu ile bağdaşmadığını, kesilen cezanın da haksız ve fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalının, Amasya 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3404 Esas sayılı takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile 23.314,97 TL alacak (21.613,29 TL asıl alacak ve 1.701,68 TL işlemiş faiz toplamı) ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına ve bu miktar üzerinden 4.322,66 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verildiği bu miktarın emval bedeli olarak talep edilen 21.613,29 TL ‘ye ilişkin olduğu ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/5090 2016/10431 E-K sayılı bozma ilamından da anlaşılacağı üzere davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilerek kesinleştiği anlaşılmakla, emval bedeline ve bu bedel üzerinden hesaplanarak hükmedilen icra inkar tazminatına ilişkin talep yönünden karar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, icra takibinde belirtilen ve talep edilen gecikme cezası alacağı yönünden talebin kısmen kabulü ile, Amasya 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3404 Esas sayılı takibine yapmış olduğu itirazın bu kısım yönünden de ayrıca kısmen iptali ile 9.779,54 TL asıl alacak ve 769,97 TL işlemiş faiz toplamı olan 10.549,51 TL (08/05/2012-13/08/2012 tarihler arasında hesaplanan 97 günlük gecikme cezası bedeli olarak) ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınmadığı anlaşılan 80,70 TL temyiz ilam harcı ile 397,80 TL temyiz başvuru harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 02/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.