Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2020/6652 E. 2021/4706 K. 02.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/6652
KARAR NO : 2021/4706
KARAR TARİHİ : 02.06.2021

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 01/07/2020 tarih ve 2018/603 – 2020/282 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında “genel kredi ve teminat sözleşmeleri” imzalandığını ve müvekkilinin bu sözleşmeler gereğince ticari krediler kullandığını, muhtelif tarih ve meblağlardaki kredilerin kullanımı sırasında kredi tahsis ve değerlendirme ücreti, eksper ücreti ve hesap işletim ücreti adı altında müvekkilinden tahsilatlar yapıldığını, bu hizmetlerin bankaya bir maliyetinin olmadığını ve alınan ücretlerin haksız olduğunu ileri sürerek, toplam 5.968,84 TL’nin tahsil tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı tarafından kullanılan ticari kredi için alınan ücretlerin yasal düzenlemelere uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına ve aldırılan 18.11.2019 tarihli rapora itibar edilerek; sözleşme ekinde taraflarca imzalı herhangi bir masraf, komisyon listesi bulunmadığı, davalı banka tarafından yapılan kesintilere ilişkin olarak önceden bilgilendirme yapıldığına ilişkin müşteri imzalı bir belge bulunmadığı, sözleşmenin imzalanması aşamasında miktar ve oranların sözleşmede yer almadığı gerekçesiyle ve bozma öncesi davacı tarafından sunulan 30.06.2016 tarihli harç tamamlama ve bedel arttırım dilekçesi ile talebini 5.968,84 TL ye arttırdığı da nazara alınarak, davanın kabulü ile 5.968,84 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı banka vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Dava, genel kredi ve teminat sözleşmesi nedeniyle yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ancak, Dairemizin 25.06.2018 tarihli ve 2016/13802 E., 2018/4732 K. sayılı ilamı ile “… davalı bankanın, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 144. maddesi kapsamında, Bakanlar Kurulu’nun 16.10.2006 tarih ve 2006/11188 sayılı kararına istinaden Merkez Bankası’nın 2006/1 sayılı Tebliği’nin 4. maddesi uyarınca, bankaların faiz dışında sağlayacakları diğer menfaatleri, masrafların nitelikleri ve sınırlarını serbestçe belirleyeceklerine ilişkin düzenlemelerin de dikkate alınıp, davalı banka tarafından yapılan kesintilere ilişkin olarak önceden bilgilendirme yapılıp yapılmadığı sözleşmenin imzalanması aşamasında miktar ve oranları sözleşmede yer alıp almadığı, davalı bankanın Merkez Bankası’na yapacağı kesinti oran ve miktarlarını bildirip bildirmediği hususları gözetilerek, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkemenin ilk kararı bozulmuştur.
Bu durumda, öncelikle davalı bankanın T.C. Merkez Bankası’na bu yönde bildirim yapıp yapmadığı araştırılarak bildirim yapmış ise bu miktarları geçmemek suretiyle kesinti yapabileceğinin kabul edilmesi, bildirilmemişse diğer bankalardan davacının kullandığı kredinin türü, tutarı, tarihi de belirtilerek emsal araştırması yapılıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 02/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.